Tansu Kalafatoğlu Pazar 11:11 Paylaş Pazar 11:11 Mısır medeniyet tarihi. Fark etmiyoruz ama müziklerimizin bir kısmı mısır’dan. “Mısırlılar alınmıyormuş” cümlesine üzüldüm. Bir memleket kendini bu hale nasıl getirir.. biz de bu yönde gidiyoruz. Gelir dağılımı kötüleştikçe memleket mısır gibi oluyor. bu arada dil konusunu ne yaptınız? Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Pazar 11:13 Yazar Paylaş Pazar 11:13 ▶️ Kahire - Hurgada 3. Gün Sabah otelde kahvaltımızı yaptıktan sonra tur otobüsüne binip Kahire'nin farklı noktalarına gittik. Bir parfüm dükkanında yapılan sunumların ardından isteyen parfüm aldı. Eski Mısır'dan kalan uygulamalardan biri parfüm işi. Eski Mısırlılar bu konuda gerçekten etkileyici işler yapmışlar. Çeşitli bitkilerden elde edilen bir çok koku mevcut. Bunların nasıl yapıldığı falan anlatıldı. Günümüzde aralarında ünlü markaların da bulunduğu parfüm üreticilerinin çoğu Mısır'dan gönderilen esanslar ile parfüm üretimi yapıyormuş. Bu seanslar alkol ile karıştırılarak parfüm haline geliyormuş. Ayrıca sağlık alanında kullanılan birçok ürün de mevcut. Eski Mısır'ın tıp alanında dönemine göre çok ileride olduğu söyleniyor. Zaten mumyalama işlemlerinden dolayı da bu konuda ciddi bilgi birikimi elde etmişler. Ardından Kahire'nin Heliapolis adı verilen ve çoğunlukla devlet kurumlarının olduğu yeri gördük. Buralarda çok da anlatılacak birşey yok. Kahire, New Cairo yani Yeni Kahire adı verilen bir bölgeye doğru genişlemekteymiş. Orası daha modern yapıların olduğu ve elit kesmin oturduğu bölgeymiş. Fakat ne kadar yeni de olsa bence eski görünüyordu. Kahire'nin bütün binaları rüzgarla gelen kumlarla kum rengine bürünmüş durumda. Zaten herhangi bir yenileme çabası da yok insanlarda. Kahire genel olarak fotoğraflarda gördüğümüz turistik yerler haricinde keşmekeşin hakim olduğu bir şehir. Şehrin görünmeyen yüzü çok karanlık. Her yer çöp içinde, bütün yapılar eski, trafik felç durumda, gürültü had safhada. Hava kirliliğinden dolayı şehir gri görünüyor. Maske takmadan gezildiği takdirde bir müddet sonra hava kirliliği inanılmaz derecede rahatsız ediyor. Ciddi manada hissediyorsunuz. Astımı falan olanlar için orada gezmek iyi olmayabilir. İnsanlar her anlamda çok rezil durumdalar. İnsanların aylık geliri ortalama 70 USD civarındaymış. Turist olduğunuzu gören herkes birşeyler satmaya çalışıyor veya para istiyor. Sizin için birşeyler yapıp para vermenizi bekliyor. Mesela fotoğrafınızı çekebileceğini söyleyen kişiler sizden para isteyecektir. Fakat herhangi bir temasları söz konusu değil ve çok sakin insanlar. Seslerini asla yükseltmiyorlar. Hizmet aldığınız yerlerde size karşı inanılmaz nazik davranıyorlar. Daha önce rehberimiz hırsızlık vakalarının çok yaşanmadığını söyledi. Hatta hırsızlığın Avrupa'da daha fazla olduğunu söyledi. Ben de izlediğim videolarda Avrupa ülkelerinde özellikle Londra'da insanların selfie çekerken elinizden telefonu falan aldığını duymuştum. Biz 2 gün gezebildik ancak daha fazla gezmek isterdim. Her ne kadar bizden en az 50 yıl geride olsalarda ben gayet memnun kaldım. Kahire'de öğle saatlerinde ayrılarak 450 km güneydeki Hurgada kentine doğru yola çıktık. Hurgada Mısır'ın güneyinde bulunan yaklaşık 250 bin nüfuslu bir tatil şehri. Kahire'nin zenginlerinin genellikle yazlık sahibi oldukları ve tatil yapmaya geldikleri bir şehir. Buranın tatil şehri olmasının yanı sıra Luksor gibi Mısır'ın diğer gizemli yerlerini görebilmek için konaklayabileceğiniz bir şehir. Buradan günübirlik turlar ile Luksor'a gidebilirsiniz. Bundan bahsedeceğim. Mısır'ın şehirlerarası yolları genel olarak iyi. Yollarda güvenlik had safhada. Ayrıca 15 kişinin üzerinde yolcu taşıyan araçlara polis veriliyor. Öndeki 2 koltuk daima bir polis için boş bırakılıyor. Yeni yapılan bu yollar paralı. ⬇️ Bu bomboş arazideki yol kenarında tek başına plastik sandalyeye oturmuş polis gördüm öylece bekliyordu. Nil nehri kenarında suyun ulaşabildiği araziler dışında tüm ülke resimde gördüğünüz şekilde gri bir çöl ile kaplı. Sadece Nil Nehri kenarında hayat var. Bunun dışında Kızıldeniz kenarındaki tatil şehirleri mevcut. Yaklaşık 5 saatlik bir yolculuğun ardından otelimize yerleştik. Kızıldeniz manzaralı 5 yıldızlı bir oteldi. Bunun gibi herşey dahil oteller çok ucuz. Hurgada'da deniz tatili yapabilirsiniz. Mısır bu mevsimde bile deniz tatilinin yapıldığı bir ülke. Hava sıcaklığı Kahire'de 21 derece falandı. Hurgada'da ise 25 derece civarındaydı. Hurgada'ya varınca yemek yiyip dinlenmeye çekildik. Çünkü yaklaşık 240 km mesafedeki Luksor turuna katılacaktık. Tur sabaha karşı 4'te başladığı için uyumamız gerekiyordu. ⏸️ 8 1 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Pazar 11:22 Yazar Paylaş Pazar 11:22 Çağrı Alaf yazdı: Soluksuz okudum konuyu, babamın küçükken elime tutuşturduğu harikalar ansiklopedisinde aklıma kazınan manzaralar bir bir tekrar canlanıverdi. Sizin de elinize sağlık şahane yazmışsınız abi. Gitmeyi düşünüyordum ancak bu dolandırıcılardan ve yerel halktan çekiniyordum, siz kazasız belasız atlatmışsınız, bu biraz cesaret verdi. Lisede benim lakabım Keops'tu Mısır'ın yeri bende başkadır. Geçmişe tanıklık etmek bambaşka bir his, hele ki bu kadar ilgi çekici emanetler bırakmış bir medeniyeti ziyaret ediyorsan. Eyvallah kardeşim. Hiç korkma ilk fırsatta git. Biz 2 çocukla gittik. Sağolsun çocuklar da çok yardımcı oldu bize hiç üzmediler. Biri 2 buçuk yaşında düşün artık. Şu pozu bile verdi. 😊 İnsanları sanıldığı gibi değil aksine çok cana yakın. Hizmet aldığın yerlerde inanılmaz bir saygı var. Herkes gülüyor. Sadece maddi açıdan zor durumda oldukları için sürekli birşey satmaya çalışan ve maddi beklenti içinde olan insanlar var. Onları da bir şekilde uzaklaştırıyorsun kendinden. Sonuçta bizde Türküz. Zaten Türklerin pazarlıklarını iyi biliyorlar. 😊 Tansu Kalafatoğlu yazdı: Mısır medeniyet tarihi. Fark etmiyoruz ama müziklerimizin bir kısmı mısır’dan. “Mısırlılar alınmıyormuş” cümlesine üzüldüm. Bir memleket kendini bu hale nasıl getirir.. biz de bu yönde gidiyoruz. Gelir dağılımı kötüleştikçe memleket mısır gibi oluyor. bu arada dil konusunu ne yaptınız? Mısır'ı tarihini gördükçe şu anki yaşantılarına çok üzülüyorsun. Ben çok acıdım insanlara ve söylemesi ayıp bol bol bahşiş dağıttım. Hizmet aldığım zaman fazla para verdim hep. Zaten ucuz memleket çok etkilemiyor. Adamlar MÖ 700lerden itibaren hep işgal altında olmuşlar kendilerini yönetememişlerki. Turistik yerlerin çoğunda İngilizce konuşuyor herkes. Bilmeyen de google translate kullanarak konuşuyor. Birkaç uberci ile bu şekilde muhabbet ettik. Piramitlerin Orda yaşlı bir deveci var adam öyle bir İngilizce konuşuyor ki bizim yıllarca aldığımız eğitim hak getire. 5 Yorum bağlantısı
Alpay Sumer Pazar 11:31 Paylaş Pazar 11:31 Eyüp Çetin yazdı: Müziği de ekleyince tam bir belgesel oldu Alpay. 😁. 😊 Okurken müzik kafada otomatik calıyor 1 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur Pazar 11:46 Paylaş Pazar 11:46 Sfenks altındaki oda henüz açılmadı sanırım Yorum bağlantısı
Tansu Kalafatoğlu Pazar 12:24 Paylaş Pazar 12:24 Çağlar Bayur yazdı: Sfenks altındaki oda henüz açılmadı sanırım bizim bildiğimiz açılmadı. Milyonların fakir olduğu memlekette o odalara sudan’dan bile tünel kazarak ulaşmışlardır Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Pazar 14:22 Yazar Paylaş Pazar 14:22 Çağlar Bayur yazdı: Sfenks altındaki oda henüz açılmadı sanırım Açık değil zaten çok önemli gibi de durmuyor. Bu arada Sfenks'in yüzündeki parçalanmanın putperestlik karşıtı dindar kişiler yüzünden olduğu düşünülüyor. Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur Pazar 15:36 Paylaş Pazar 15:36 önemlidir bence zira firavunlar yokken de orada olması lazım üstündeki sel iizleri tarihe bakınca firavun öncesini işaret ediyor Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Pazar 19:53 Yazar Paylaş Pazar 19:53 ▶️ Luksor 4. Gün 1. Kısım 4. Güne çok erken başladık. Luksor'a gidecektik. Burası Mısır ruhunu yaşayabileceğiniz en önemli 2. turistik bölge. Daha önce Eski Mısır krallıklarına başkentlik yapan Teb şehri buradadır. Piramitlerin olduğu yer Memphis olarak geçer. Daha önce bahsettiğim gibi bu tur için kişi başı 185 USD istediler fakat bir arkadaşımın aracılığı ile bulduğum Türkçe rehberli turu 200 USD vererek satın aldım. Eğer gitmeyi düşünen olursa ilgili kişinin numarasını veririm siz de daha uyguna Türkçe turlara katılabilirsiniz. Orda yapılabilecek her türlü etkinliği uygun fiyata ayarlayabilirsiniz. Toyota'nın vip tarzı araçları ile bizim gibi bir aile ile birlikte gidecektik. Saat 04.00'da aracımız bizi aldı. Gideceğimiz yol yaklaşık 240 km olmasına rağmen bu kadar erken yola koyulmamızın sebebi ülkedeki güvenlik koşulları. Yolda çok fazla kontrol noktası mevcut ve bazı yerlerde araçlar dakikalarca bekliyor. Hatta bazı yollarda tur otobüslerini konvoy yapıp öyle gönderiyorlar. Bu nedenle bizim oraya varışımız hemen hemen 5 saati buldu. Nitekim bu uzun yolculuğun ardından Luksor'a vardık ve ilk durağımız Karnak Tapınağı oldu. ⬇️ Burası MÖ 1300lü yıllarda Firavun III. Tutmose tarafından yapılmaya başlanmış ve her gelen firavun yeni yapılar eklemiş ve bu şekilde genişlemiş. Buradaki eserlerde bulunan yazılar her kral döneminde eskisi silinerek yeniden yazılmış. Tapınakta en fazla katkısı bulunan Firavun II. Ramses olmuştur. Bizim Hititlerle savaşa tutuşan ve sonrasında dünyanın ilk barış antlaşması olan Kadeş Barış Antlaşması'nı imzalayan firavun. Hatta tapınağın bir kısmına hiyerogliflerle bu savaşı ve anlaşmayı yazdırmış. ⬇️ Karnak Tapınağı'nın en can alıcı kısımlarından biri 25 metrelik de sütunların olduğu alan. Tek parça halinde yerleştirilmiş 134 sütun var. Daha önce üstü kapalıymış tabi. ⬇️ Bu sütunların olduğu alana sadece firavun ve rahipler girebiliyor. Halk tapınağın sadece belli bir kısmına kadar girebiliyor. Tapınağın arka kısmında Nil taşkınları ile oluşmuş bir havuz var ve burada günahlardan arınma amacıyla rahipler ve firavunlar yüzüyorlar. Aynı zamanda tanrıları eğlendirmek amacıyla sık sık cümbüş yapılıyor. O zamanlar da insanların ruhani duyguları istismar ediliyormuş diyebilir miyiz yorum sizin?! 🤔 Tapınağın giriş kısmında bir sunak var ve halk buraya kadar gelip adaklarını sunuyorlar. Burada devasa bir II. Ramses heykeli mevcut. Zaten bu tapınaktaki bütün eserler çoğunlukla ona ait. Bu heykelden itibaren halk içeri giremiyor. ⬇️ Meşhur koç başlı sfenksler. ⬇️ Tapınağın isminin herhangi özel bir anlamı yok. Burada bulunan yerleşim yerinin adını almış. Karnak köyünün üzerinde yer almaktaymış. Karnak Tapınağı gezimizi tadı damağımızda kalarak 12.00'da sonlandırdık. Çünkü gezilecek daha çok yer vardı ve 17.00'da mesai bitiyordu. Turistik bölgelerdeki bu durumu hiç anlayamıyorum. Çok erken kapanıyor. Gezmesi güzeldi ancak yeterince fotoğraf ve video çekemediğimi düşüyorum. Buradaki gezimizin ardından öğle yemeğimizden önce papirüse yapımını görmek için papirüs atölyesine gittik. Papirüs bitkisinden nasıl papirüs elde edildiğini rehberimiz detaylıca anlattı. Hiyeroglif yazısını yazabilen yaşlı bir adama isteyen aldığı papirüse ismini falan yazdırdı. ⬇️ Öğle yemeğini Nil manzaralı bir restoranda yedik. Mısır'ı hayat kaynağı Nil büyük hayranlık uyandırdı bende. ⏸️ 7 1 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Pazar 21:21 Yazar Paylaş Pazar 21:21 Çağlar Bayur yazdı: önemlidir bence zira firavunlar yokken de orada olması lazım üstündeki sel iizleri tarihe bakınca firavun öncesini işaret ediyor Mısır'ın tarih öncesi dönemlerine ait olduğunu iddia edenler de varmış ancak konuyla ilgili uzmanların çoğu yaklaşık olarak piramitlerle aynı dönemde yapıldığı - yani MÖ 2500-2400 yılları civarı-- konusunda hemfikirmiş. Yapılış amacıyla ilgili Piramitleri korumak olduğu fikri yaygın. Bu arada Çağlar abi sen bu Sfenksle baya ilgilisin. Niye acaba?! 😊 1 Yorum bağlantısı
Recep Demirci Pazartesi 08:45 Paylaş Pazartesi 08:45 İyi gezmeler. Çok güzel seyahat olmuş. En çok Nil nehrini merak ediyorum. 1 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur Pazartesi 18:47 Paylaş Pazartesi 18:47 Eyüp Çetin yazdı: sen bu Sfenksle baya ilgilisin. Niye acaba? sade onunla değil, uzaaaak ve yakın tarih merakım kabardı, benim tarih notlarım berbattı zar zor geçerdim, sözelden hiç haz etmem, şimdi onu telafi ediyorum , bir de soy ağacında mısır çıktı bizde, kan çekiyor dur mesela çin piaramitlerine ordaki otorite kimseyi sokmuyor hiçbir bilgi de vermiyor, kendisi gördü ve kapıları mühürledi, toplum hazır değil, amerikada dünyadaki piramitlerin toplamında fazla var lakin halka turizme incelemeye açmadı. taş deyip geçmemeli, mesela şu an onsuz yaşayamadığımz her bilgiyi orada depoladığımızı sandığımız bir cep telefonunu 10000 sene sonra yerde bulan ne yapar acaba.... benzer bir sahne filmde kullanıldı Yorum bağlantısı
Coşku Mert Salı 06:26 Paylaş Salı 06:26 yazınızı keyifle okudum. ilgimi çekince youtube daki mısır vloglarını biraz izledimde. piramitlerin yakınlarındaki yerleşim merkezinin hali nedir öyle... her yer çöp, sıvasız döküntü binalar. karman çorman bir düzen... sanki buraya gelmeyin diye özel çaba sarf ediyor yetkililer. halbuki ülkenin kaderini değiştirecek değerde turizm potansiyeli var, ne var biraz çeki düzen verseniz 1 1 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur Salı 08:49 Paylaş Salı 08:49 Coşku Mert yazdı: karman çorman bir düzen... bazen karmaşa da bir düzendir. Yorum bağlantısı
Coşku Mert Salı 09:24 Paylaş Salı 09:24 Çağlar Bayur yazdı: bazen karmaşa da bir düzendir. en büyük serserilik efendiliktir gibi bişey mi bu 2 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Salı 20:25 Yazar Paylaş Salı 20:25 ▶️ Luksor 4. Gün 2. Kısım Öğleden sonraki hedefimiz Hatşepsut Tapınağı ile Krallar Vadisi'ydi. Nil üzerinden karşıya yani batı tarafına geçmemiz gerekiyordu. Burada ilginç bir detayı aktarmak istiyorum. Eski Mısırlılar için doğu yaşamı, batı ise ölümü simgeliyor. Tabi bu inanç ana tanrıları olan Güneş Tanrısı 'Ra' nın hareketleri etrafında şekilleniyor. Bu yüzden Mısır Nekropolleri Nil'in batı yakasında, ibadethaneleri ise doğu yakasında bulunuyor. Biz de Batı tarafında bulunan Kraliçe Hatşepsut ve bir dönem kralların mezarlarını inşa ettirdikleri Krallar Vadisi'ne doğru gitmek üzere kısa bir tekne turu yaptık. Hedefimiz resimde görünen dağların arasında bulunan Krallar Vadisi'ydi. ⬇️ Mısır'da beni en çok etkileyen şey Nil Nehri oldu. Mısır'ın can damarı. Koca bir ülkeyi besliyor. Onun olmadığı yerler kurak bir çöl. Nil'den ülkenin değişik yerlerine açılan kanallar kurak yerlere hayat veriyor. Biraz maliyetli fakat Mısır'da yapılan en güzel seyahat resimde görülen nehir gemileriyle yapılan turlar. Daha popüler olan klasik Mısır turlarının aksine güneyde bulunan Aswan ve daha da güneydeki Abu Simbel'i görme imkanı sağlıyor. İmkanı olanın bunu yapmasını tavsiye ederim. ⬇️ Nil nehrindeki kısa yolculuğumuzun ardından karşıya geçip bizi bekleyen araçlarımızla Hatşepsut Tapınağı'na doğru yola çıktık. Yolda iki devasa heykelin orada durup rehberimize kulak verdik. Bu heykellere Yunanlıların Mısır'da hakim olduğu dönemde onların keşfetmesi nedeniyle Memnon Heykelleri adı verilmiş. Beş dönümlük bir arazi üzerinde bulunmuş ve bu alanda halen kazı çalışmaları devam ediyormuş. Halen yeni eserlerin ortaya çıktığını öğrendik. Mısır Tarihi yirmi yıl sonra belki farklı yazılacak. ⬇️ Nihayet Mısır'ın en heyecan verici köşelerinden biri olan Firavun Hatşepsut Tapınağı'na vardık. Bu arada firavun dediğim bu Hatşepsut kadın! Ve Eski Mısır tarihindeki tek kadın firavun. Hem de sadece erkeklerin firavun olabildiği bir dönemde firavun olmuş. Bunu erkek kılığına girerek yapmış. Hatta sahte bir sakal takıyormuş. Kimse anlamadı mı bilmiyorum ama onun döneminde Mısır'ın refah içinde olduğu söyleniyor. Yaptırdığı mabet de çok ilgi çekici. Bilet alınan yerden tapınağa kadar yaklaşık 300 metrelik bir yol var fazla ücret öderseniz golf arabalarıyla gidiliyor. Yoksa yürünüyor Video çektiğim için oradan aldım, fotoğraf iyi değil idare edin artık. 😊 ⬇️ Birçok firavunun olduğu gibi Hatşepsut'un çok sayıda Sfenksi mevcut. Yüzü onun kendi yüzü ve sakallı olarak tasvir edilmiş. ⬇️ Tapınağın içinde Hatşepsut'un sık sık kaldığı ve kendini Amon'a adadığı oda var. Arkasında da öldükten sonra mezarına giden geçitin olduğu söyleniyor. ⬇️ Tapınağın ilginç kısımlarından biri de tarihteki ilk takasın anlatıldığı hiyerogliflerin yer aldığı duvar. Burada video çektim ve fotoğraf videodan alındı bu yüzden bir kısmı görünüyor. ⬇️ Buradan ayrıldıktan sonra en fazla merak ettiğim yerlerden biri olan Krallar Vadisi'ne doğru yola çıktık. Zaten tapınağın arkasındaki dağın diğer tarafında yer alıyor. Oraya girişte de bilet alınan yerden biraz yürüyüş yapabilirsiniz yahut golf arabalarını tercih edebilirsiniz. Kapanma saati yaklaştığı için biz golf arabasını tercih ettik. Çünkü adamlar mesai bitince turist murist dinlemiyor yallah diyorlar. ⬇️ Krallar Vadisi Mısır'ın son hanedanlarının olduğu Yeni Krallık döneminde tercih edilen bir mezar kompleksi. Alışılagelmiş Mısır mezarlarından farklıydı. Daha önce yapılan Mastabalar ve ardından yapılan Piramitlerden sonra bu şekilde yapılmasının sebebi mezar soyguncularından korunmaktı. Çünkü devasa mezarlar ne kadar sağlam yapıda olursa olsun hırsızları engelleyemedi. Zaten bas bas bağırıyor içimde hazine var diye. 😊 Bu nedenle Yeni Krallık firavunları bu vadiyi yeni mezar kompleksi olarak seçtiler ve tepelerin altlarına mezarlarını inşa ettirdiler. Burayı seçmelerinin nedenlerinden biri de vadinin oradaki bir tepenin piramite benzemesi deniliyor. Peki hırsızları engelleyebildi mi? Tutankamon hariç hayır! İşte Tutankamon'u bu kadar meşhur eden şey burada keşfedilen mezarında bütün hazinesiyle birlikte arkeolog Carter'in önünde durmasıydı. Aldığınız biletle buradaki mezarların üç tanesine giriş yapılabiliyor ve zaten üç tanesi açıktı. Tam hatırlayamadım ama sanırım III., IV. ve IX. Ramses'in mezarlarını gördük. Her mezar girişinde bir görevli var ve biletinizi delgeç ile deliyor. 😊 ⬇️ Üç mezara da girdik. Mezarlara derine doğru resimde görülen şekilde uzun bir koridordan geçerek iniliyor. Duvarlarda firavunları ve yaptıklarını anlatan hiyeroglifler mevcut. Bunun haricinde Tutankamon'un mumyasının da sergilendiği mezarı görmek isterseniz ekstra 12 USD daha veriliyor bilet alırken belirtiyorsunuz. Biz girmedik yeterince mumya gördük müzede. Rüya gibi olan Luksor turunun ardından 4-5 saatlik yolculuğun ardından otelimize döndük. İnanın daha fazla gezsem uykuyu seven biri olarak hiç zor gelmezdi. 18 saattir geziyorduk. Bu arada aşağıdaki arabalardan da Mısır'da çok var. Klimalı yazınca ilgimi çekti. 😁 ⏸️ 7 1 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Çarşamba 08:26 Yazar Paylaş Çarşamba 08:26 Çağlar Bayur yazdı: bir de soy ağacında mısır çıktı bizde, kan çekiyor dur Mısır'daki dededen miras falan kalmış olabilir iyi araştır. 😊 1 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin Çarşamba 08:41 Yazar Paylaş Çarşamba 08:41 Coşku Mert yazdı: yazınızı keyifle okudum. ilgimi çekince youtube daki mısır vloglarını biraz izledimde. piramitlerin yakınlarındaki yerleşim merkezinin hali nedir öyle... her yer çöp, sıvasız döküntü binalar. karman çorman bir düzen... sanki buraya gelmeyin diye özel çaba sarf ediyor yetkililer. halbuki ülkenin kaderini değiştirecek değerde turizm potansiyeli var, ne var biraz çeki düzen verseniz Eyvallah üstad. Gitmeden önce bende çok video izledim. Maalesef Ortadoğu toplumları böyle. Daha önce de bahsettiğim gibi Kahire'de Piramitleri görmek şahane ancak şehrin karanlık tarafını görmek istemezsin. İnanılmaz derecede kaos hakim. Pis, kuralsız, insanlar rezil yaşıyor. 1 Yorum bağlantısı
Tamer Topaç 21 saat önce Paylaş 21 saat önce Bu çok düşündüm ancak, gidemedim. Ne kadar belgesel var ise izlemekle yetiniyorum. Güzel bir tecrübe olmuş. 1 Yorum bağlantısı
Eyüp Çetin 8 saat önce Yazar Paylaş 8 saat önce Tamer Topaç yazdı: Bu çok düşündüm ancak, gidemedim. Ne kadar belgesel var ise izlemekle yetiniyorum. Güzel bir tecrübe olmuş. Gitmeden önce bende çok belgesel izliyordum ve en çok görmek istediğim ülkeydi Mısır. Son zamanlarda gezginlerin sürekli seyahat etmesi ve önermeleri dikkatimi çekti. Malum bu tarz ülkelerde istikrar sık sık bozuluyor. Hazır durum düzelmişken gidelim dedim. Yarın ne olacağını kestiremiyoruz. Bir iç savaş çıkar gidilecek durumu kalmaz belli mi olur. Bence imkanı olan için tam zamanı. Öneriyorum. İnşallah son bölümü ve sonuç kısmını da en kısa sürede yazacağım. 😊 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur 7 saat önce Paylaş 7 saat önce Tamer Topaç yazdı: Bu çok düşündüm ancak, gidemedim. Ne kadar belgesel var ise izlemekle yetiniyorum. Güzel bir tecrübe olmuş. VR gözlük candır, uçaklar kapatılsın Yorum bağlantısı
Recommended Posts