Murat Sahın 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Selamlar, Can sıkıcı bir durumdan bahsetmek istiyorum ama öncelikle belirtmem gerek, hayvan düşmanı değilim, aksine hayvanları severim. Bahsedeceğim şeyler üzücü ve moralleri alt üst edecek cinsten, bunu da baştan belirtmek isterim. Ülkede çok ciddi bir sokak hayvanı problemi olduğu hepimizce bilinen bir gerçek. Barınaklar işlevsiz, belediyeler yetersiz. Özellikle bazı bölgeler için bu durum kanayan yara olmuş durumda. Ankara'nın Keçiören ilçesinin bir bölümü Bağlum. Burada bu problem çok ciddi boyutlara ulaşmıştı zaten. Son olay durumun vahametini gözler önüne seriyor. 9 yaşında bir çocuk okula giderken köpeklerin saldırısında ağır yaralandı. Bunu zaten bilmeyen yok. Sosyal medyada hassas içerik uyarısı arkasına gizlenen çocuğun bacaklarının fotoğrafını hepimiz görmüşüzdür. Mesele buradan sonra başlıyor çünkü fotoğraftaki iki küçük ağır yaralı bacak çocuğun vücudunda en sağlam kalmış bölge. Çok ciddi yumuşak doku kaybı olduğu, bunun yüzünde, kulaklarında, başında, kollarında ve sırtında çok ciddi oranda olduğu, akciğerlerinde bile doku kaybı olduğu yönünde ciddi yerel haberler var. Çocuk ölmedi ama muhtemelen ölmekten beter oldu kısacası. Buradan yola çıkarken beni taşlamadan önce herkesin kendini önce çocuğun sonra da çocuğun ailesinin yerine koymasını isterim. Sonra yine taşlarsınız. Bu anlattığım vahşetin sebebi bizleriz. Nasıl mı? Hayvanseverlik adı altında yapıyoruz bunu. Açıklayayım; binamızın ön cephesindeki duvarda bina girişinin yanında bir girinti var. Giriş kattan sonra binada çıkma olduğu için üzeri kapalı. Zemin toprak ama çok ot olur, sonbaharda otlar kurur ve kimse ellemediği için orası zemini saman gibi ot kaplı, yağmur ve rüzgar almayan korunaklı bir alan oluşturur. Burada irice kahverengi bir köpek yatardı. Sokak köpeği. Biz ona seslenmezdik o bize. Hayvan kuru ve dondurucu olmayan bir yer bulmuş, gitmiyor. Gitsin diye de uğraşan yok çünkü havlamaz, hırlamaz. Kafasını bile kaldırmaz. Sonra birileri buraya mama kabı ve mama koymaya başlayınca işin rengi değişti. 1 yıl kadar kimseye ses etmeyen hayvan orada beslenmeye de başlayınca bölgeci oluverdi. Gelip gidene hırlamaya başladı. Başka köpekler doluştu derken polis emeklisi, gece bekçiliği yapan komşum sabah iş çıkışı eve gelirken bina girişinin içinde karşılaştık, terlemiş, oysa hava soğuk. Evden çıkarken köpek havlamaları duydum ama hep bir yerlerde köpekler havladığı için ciddiye almamıştım. Sordum, bina girişindeki köpekler saldırmış, binaya zor atmış kendini. Çıkma dışarı, aşırı agresifler ve sürü halindeler. Bekle dedi. İşe yetişmem gerek, arabama ulaşabilmek için yanlarından geçmem lazım. Kapıyı aralıyorum "hırrrr", bekliyorum, tekrara aralıyorum "hırrrrr". İş arkadaşımı aradım, arabayla köpekleri ürküttü, öyle çıkabildim binadan. Çetenin alfası bizim kahverengi köpek. Her gün yanından geçip arabama bindiğim, yattığı alan iyice korunaklı olsun diye arabamı park ederken onun yatabileceği kadar geniş ama rüzgarı kesecek kadar yakın şekilde olsun diye uğraştığım köpek. Sonra birini binanın önünde köpeğe mama koyarken gördüm. Ne yapıyorsunuz diye sordum, besleme dedi. Nerede oturuyorsunuz? İki bina arkada. Neden kendi binanızın önünde besleme yapmıyorsunuz? Bina sakinleri korkuyor. Hangi hakla benim binamın bahçesinde köpek besliyorsunuz? Sonra bunlar burayı bölge ilan edip saldırıyor bize? Bir şey olmaz, kocaman adam köpekten mi korkuyorsun? Mama kaplarını toplayıp çöpe attım, tekrarında mahkemelik olacağımızı da söyledim. Bağırıp çağırıp gitti.,, Yönetici ile görüştüm, otları biçtirdim. Zemini bellettirdim. Binanın çatı oluk giderlerinden birini orayı ıslatacak şekilde ayarladım. Köpek falan yok artık. Aradan az zaman geçti, binanın çaprazında çöp konteynerlerinin olduğu yere dadandılar. Çöp aracağız, "hırrrr". Çöpçüler çöp boşaltacak "hırrrr" 3-4 gün çöpler alınamayınca sokak doldu çöple. Belediye, zabıta falan derken hoop, yine kaplar mamalar çöpe. Bitti mi? Hayır. Mahalledeki çocuk parkında besleme yapmaya başladılar. Bunu yapanların bazıları bizim mahallede bile oturmuyor. Çocuklar oyun oynarken birden çığlıklar, sonra elinde taşla küfürler ederek köpek kovalayan ebeveynler. Tartıştım bir kaç tanesi ile. Diyorum ki burası çocukların oyun alanı. Park burası. Siz köpek besliyorsunuz, milletin çocuğuna saldırıyorlar. Az yukarda (500 metre) belediyenin bu iş için ayırdığı yeşil alan var. Orada belediye mama kapları koymuş, kulübeler yapmış. Gidin orada yapın beslemenizi. Ne hakkınız var babanızın malı gibi çocukların parkını köpeklerle doldurmaya? Cevap yok. Şikayet, belediye, zabıta falan derken yine mamalar ve kaplar çöpe. Köpekler doğaları gereği bölgecidirler. Bölgesini koruyor hayvan, nerede besleniyorsa bölgesi orası. Köpeğin suçu yok aslında, onu olur olmaz her yerde besleyenlerin suçu var. Sokaklar güvenli olmalı arkadaş. Tamam, köpeklere işkence edilmesin tabiki, patileri kesilmesin, kuyruğuna teneke bağlanmasın, tecavüz edilmesin. Her canlının yaşamaya hakkı var. Ancak bu iş bir güvenlik sorunu olmaya başladı ciddi manada. Ay hayvanlardan ne istiyorsunuz diye duyar kasanlardan da nefret ediyorum çünkü gidip otobüs duraklarında, parklarda, başkalarının oturduğu binaların önlerinde besleme yapıyorlar ama ne hikmetse kimse kendi binasının önünde sokak köpeklerini beslemiyor. Sokaklarda yürünebilmeli korkmadan ama kaldırımlar köpek dolu. İlk başta demiştim, barınaklar işlevsiz. Belediyeler kısırlaştırma konusunda yetersiz. Saldırgan köpek için belediyeye müracaat ettik, gelip köpeği alıp aşılarını yapıp kulağına küpe takıp getirip aldıkları sokağa bıraktılar. E iyi de bu hayvan saldırgan dedik, kanun böyle dediler. Sabahları arabaya giderken ve akşamları arabadan inerken çocukları arabadan indirmeden çevre kontrolü yapıyorum çünkü yapmak zorunda hissediyorum bir anlık dalgınlık ile çocuklara köpek saldırır mı diye. Buradan da rica ediyorum, kendimiz güvenlikli sitelerde oturuyor, işe araçlarımızla gidiyor olsak bile, birileri, birilerinin çocukları o sokaklarda yürümek zorunda. Çok köpek beslemek istiyorsak bu kriteri göz önünde bulunduralım. Hemen her ilçe belediyesinin bu iş için belirlediği alanlar olmalı. Yoksa talep edelim ama başka insanların evinin önü sokak köpeği besleme alanı değildir. 24 2 Yorum bağlantısı
Sani Gerşon 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Değinmek istediğim bi kaç nokta var. 1- Çocuğun fotoğraflarını neyse ki görmedim. Ancak haberi okuyunca çok fena üzüldüm. Acil şifalar dilerim. Hayatında maalesef ki çok büyük bir travma olarak kalacak. 2- Hayvan severlik ile ortalığı ayağa kaldırmak arasında severler arasında maalesef ince bi çizgi var. Ben bir hayvan severim. Mümkünse her canlıyı sevmeye çalışıyorum. Kimsenin de onlara göz göre zarar vermesine müsaade etmem. 3- Sokak köpeklerinin tek sebebi maalesef ki belediyelerin yetersizliği ve ilgisizliği. Barınak çözüm değil. Hiç barınağa gittiniz mi bilmiyorum ama kürekle kafasına vurularak öldürülen canı da görmüşünüzdür. Barınaklar asla bir sevgi yuvası değil, oradaki canlılar için çok acı verici bir son duraktır. 4- Yapılması gereken, şiddetli bir biçimde kısırlaştırma. Kısırlaştırma yapılırsa bölgecilik de gidiyor, saldırganlık da. Ancak biz kısırlaştırma yerine "öldürmeyi" tercih eden bir zihniyette olduğumuzdan bir çok insan belediyeyi bile aramaya çekiniyor. 5- Kısırlaştırma da özelleştirilmeli bence. Yani tüm veterinerlere bütçe verilmeli, veterinerler onlara getirilen tüm sahipsiz hayvanları kısırlaştırmalı. 6- Sizin içinizde şiddet olmadığını yazınızdan çok net anlayabiliyorum. Endişelerinizi daha iyi anlatamazdınız bence. Ancak çözüm maalesef ki halktan değil, yönetimden geçiyor... Son olarak, Avrupa, Amerika vs görmüş biri mesela sokaklarda neredeyse hiç hayvan olmadığını görür. Ancak kimse bilmez ki oradaki barınaklarda her canlının ömrü bellidir. 3-5 ayda sahiplenilmezse, hayvanlar öldürülür. O yüzden böyle bir örnek gelirse, önceden bilinçlenmiş olalım. 6 Yorum bağlantısı
Metin Uzunoğlu 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Bu mamaların içeriğinde neler var acaba? 2 Yorum bağlantısı
Mehmet Cihat 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Sonuna kadar katılıyorum, hayvan düşmanı değilim hatta bir gün kısmet olursa golden cinsi bir köpeğim olmasını da çok isterim ama sokakta köpekten dolayı benim çocuğum korkarak yürüyecek, benim aklım her gün çocuğumda kalacaksa orada bir durup düşünmek lazım. O kadar çoğaldılar aynı zamanda irileştiler ki buradakiler çocuklar evin önünde oynayamaz oldu bazen beni bile ürkütüyorlar. Kontrolsüz çoğalmalarının ve her köşe başında beslenmelerinin önüne geçmek gerek bencede. Yıllar önce amcamın bir köpeği vardı sessiz sakin her gün peşimizde dolanırdı bir gün nereden bulduysa bir küçükbaş hayvanın kellesini getirmiş kaldığı yere. Önünden geçirtmiyor kimseyi beni tanıdığı halde öyle bir kovalamıştı ki o gün bugündür itten çekinirim 3 1 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Medeni ülkede sokak köpeği olmaz. Bu kadar nettir, tartışmasızdır. Sağlık ve güvenlik sorunudur. Köpekten başka da pek saldırgan hayvan yoktur hele kaçanı kovalayan yere düşünce üstüne çullanan ısıran yoktur. 14 Yorum bağlantısı
İlkay Başaran 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Bir insanın hayatı sokak köpeğinin insiyatifinde olamaz olmamalı. Alman kurdundan kangala kadar birçok köpeğim oldu evimiz bahçeliydi hiç de başıboş salmadım. Bizim sitenin etrafına da mama bırakan insanlar var ve artık sabahları büyük oğlumu otobüs durağına araba ile bırakıp geliyorum. 8 10 köpeğin arasından geçmek zorunda kalıyor yoksa. Burası serengeti değil. Böyle sevgi olmaz. 14 Yorum bağlantısı
Oğuzhan Güdek 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Tamda bu konuyu veteriner bir arkadaşımla tartışıyorduk abi, o bile dediğin her şeyi tasdikliyor. Bilinçsiz yapılan iyilik başkasına zulüm oluyorsa bir anlamı yok, her konuda bilinçlenmek gerek. 2 Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Metin Uzunoğlu yazdı: Bu mamaların içeriğinde neler var acaba? Mamanın içeriği bir yana köpek iyi besleniyorsa saldırganlaşıyor. Babam yıllarca çobanlık yapmış, çoban köpeğini çok besleyince kendi koyunuma saldırırdı der. Tamam aç kalmasın ama aşırı besleme, hele ki çiğ etle besleme çok tehlikeli. 3 Yorum bağlantısı
Önder Özcan 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Hayvanları severim, her canlıyı severim. Halen evimde beslediğim köpeğim var. Yan binada, sokağın başındaki binada oturup, aldığı veya hayvanlar için evde hazırladığı mamaları bizim apartmanın önünde, bahçesinde kedi ve köpeklere veren veya döküp giden insanlar (çoklukla kadın) var. Kardeşim neden bizim evin önünde besliyorsun? E hayvanlar burda. E çağır, pisi pisi de veya deme mamayı kendi kapına koy hayvan orada da geziyo? Yok. En ufak bir şey dediğinde hayvan düşmanı oluyorsun. Sanki milyonlarca yıldır sokak hayvanlarının neslinin tükenmesini sen önledin. Beslemezsen soyları kuruyacak. Böyle de hallere giriyorlar. Ay beslemezsek ölürler. Ölmezler. Sen gene besle tabi ki, ama elalemin apartman girişine, hayvanlara iyilik yapıyormuşcasına evinde kalmış pilavı dökme. Yediğin tavukların yağlı deri ve kemiklerini getirip benim binamın girişindeki yer karolarının üzerine ATMA. Orda üreyen mikrobu bakteriyi gözardı etme. Kedilere bayat ekmekleri atıyo, hem de camdan aşşağı. Ne bu şimdi? 7 Yorum bağlantısı
Fikri Keleş 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Son 1 yılımı yazmışsın yukarıda. 1 köpek yol kenarında besleniyor,gelen gidene dalıyor.Bizim burda treyler kamyonlar son gaz geçer.Biri köpekten urkse yola düşecek.Kaldırım yok kadar ince. Defalarca yazdım belediyeye,muhtara herkese ama.nafile. Her sabah elime sopa alıp durağa iniyorum orda sopayı saklayıp akşam eve dönüyorum. Şimdi bizim bahçede baktığımız köpeğimiz de var(bağlı durur)ama ona yanaşan ve orda duran başka kopekler oluyor ki hemen hepsi kangal vs Kısırlaştırma çare değil çünkü sokağa atma devam ediyor.3 5 ay bak sıkılınca bırak bi yere. Son olarak yeni düşen köpek ortama insanlara alışana kadar da ayrıca hırçın oluyor. 2 Yorum bağlantısı
Evren Erakçora 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 İlkay Başaran yazdı: Bir insanın hayatı sokak köpeğinin insiyatifinde olamaz olmamalı. Alman kurdundan kangala kadar birçok köpeğim oldu evimiz bahçeliydi hiç de başıboş salmadım. Bizim sitenin etrafına da mama bırakan insanlar var ve artık sabahları büyük oğlumu otobüs durağına araba ile bırakıp geliyorum. 8 10 köpeğin arasından geçmek zorunda kalıyor yoksa. Burası serengeti değil. Böyle sevgi olmaz. Yazlık yerler daha beter. Yazın sahiplenip kışın bırakan çok. 2 Yorum bağlantısı
İlkay Başaran 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Evren Erakçora yazdı: Yazlık yerler daha beter. Yazın sahiplenip kışın bırakan çok. Doğal seleksiyonu da engelliyoruz insanlar olarak. Kediler mesela. Normalde 3 ayına ulaşmadan ölecek olan yavrular yaşıyor erişkin oluyor. (Kedi evleri, heryerde mamalar) Fena şekilde kedi nüfusu da yüksek. Hastalık riski de var bu kalabalığın. Çok seviyorum kedileri ama 2 sene önce aynı günde eşime ve küçük oğluma kedi saldırdı. Kuduz tedavisi aldılar. Ya kuduz olsa çocuk korkup saklasa? Allah kimseye yaşatmasın. 3 Yorum bağlantısı
Erhan Doruk 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Hayvanları seviyorum ama sokaklara yemek bırakılıp beslenmesine karşıyım. Belediye ve devlet bakım yuvaları yapmalı. Beslemek isteyen orada beslesin, yardım yetsin. Köpekler tek başına tehlikesiz olsa da grup halinde içgüdüleri ile saldırgan olabiliyorlar. Ankara da batıkent te , eryamanda geçtiğimiz yıllarda ölümlü vakalar oldu. Başkente yakışmıyor. 3 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 bu hayvanların ömrü en fazla 12-13 sene, sokak şartlarında 6-7 sene. Sağlam bir kısırlaştırma programı olsa sayıları mevcut 2 milyondan (2021 tahmini) 20-30 binlere düşürülebilir. Tolere edilebilir. Sürü olmayınca zaten hem üreme azalır hem de saldırı azalır. sadece aşı paraları ile karşılaştırılsa bile mali açıdan kısırlaştırma uzun vadede avantajlı. Belki de aşı lobisi bunu engelliyor. Yorum bağlantısı
Nihat Palolu 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Bizim buralar kedi ve köpekten geçilmiyor. Köpekler insanlara saldırmıyor ama heryer leş gibi bastığın yere dikkat etmen gerekiyor. Esnaflar kaldırıma sattığı ürünleri diziyor. Kedi köpek gelip üzerine işiyor. 1 Yorum bağlantısı
Ahmet Hasan Şendağ 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 O kadar köpeği kısırlaştırmaya ne vakit ne para yeter. Çözüm belli 1 Yorum bağlantısı
Ali Darbaz 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Köpekleri sokaklardan kim toplatma vaadi ederse son belediye seçiminde iyi prim kasar. 2 Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 (düzenlendi) Hiç düşünmeye gerek yok, tamamı toplanır, barınakların alacağı kadarı kısırlaştırılır, fazlası uyutulur, bir dahada bu duruma düşülmez, bu işi bir kez yapmak zorundasınız, ondan sonrada kontrol altında tutacaksınız, hayvan besleyenler çip vs. ile izlenecekki zaten başladı, sokağa atana ağır cezalar vereceksiniz, kayıtsız hayvan besleyene 2 katı ağır ceza vereceksiniz. kusura bakmayın, hayvanlarda kendi yaşam alanını korur, bizde koruruz, hayvanları tabiki severiz ama iş kontrolden çıkarsa tedbir gerekir, başı boş hayvan sayısı öyle 3-4 de değilki bakasın... 12 Aralık 2023 tarihinde Ali Cihangiroğlu tarafından düzenlendi 5 Yorum bağlantısı
Koray Demir 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Sokağın her yerini kalitesiz katkı maddeli mamayla döşeyenler o hayvanı çamurlu bir günde ihtiyaç halinde evinden bir adım içeri dahi sokmaz. Yorum bağlantısı
Servet Aydın 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 Hayızdan nifastan kesileni uyutmak lazım ki dengesiz hayvan popülasyonu azalsın 1 Yorum bağlantısı
Umut Taşlı 12 Aralık 2023 Paylaş 12 Aralık 2023 mahalle, ilçe, il diye bölgelere ayrılıp bakanlıklar, belediyeler, kaldırım mühendisleri odası muhtarlar, barınaklar, özel veterinerler vs kim varsa sorumluluğun paylaşılması ve ona göre adımlar atılması lazım. kısırlaştırma işi atla deve değil ama beklendikçe 1-2-3 diye artmıyor sorunun çapı, 1-10-100 diye artıyor tabiri caizse. kaç yıldır bahçede, depoda kediler var ve üçü hariç hepsi kısır şu an, biri küçük zaten. sayıları 10, popülasyon tamamen kontrollü, yabancı hayvana da denk gelmiyorum pek. başlarda aynı anda iki kedi doğum yapınca bile sayıları iki katını geçmişti bir seferde. bakanlık-belediye uyumu olmazsa olmaz bir konu bu ama hesap sorulamayacak kadar aşırı yetkili birinin, seçimde çıkıp ülkenin başkenti dahil her yerin seçmenini ''topal ördek'' diye tehdit ettiği noktada, bu tip geri kalmışlıklar da kaçınılmaz olur. konya'da kürekle vura vura köpek öldüreni korur gibi tahliye edip tutuksuz yargılayan, topladığı köpekleri ''düşman'' partili belediyenin sınırlarındaki köylere atan kafayla hiçbir yere varılmaz. bu kafayı değiştirmemiz lazım. 3 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 13 Aralık 2023 Paylaş 13 Aralık 2023 Ahmet Hasan Şendağ yazdı: O kadar köpeği kısırlaştırmaya ne vakit ne para yeter. Çözüm belli Her sene lale dikenler düşünecek Ahmet Hasan Şendağ yazdı: O kadar köpeği kısırlaştırmaya ne vakit ne para yeter. Çözüm belli Her sene lale dikenler düşünecek hekim bi arkadaş hesapladı aşı masrafı devlete daha fazla ısırma nedeniyle kuduz. 1 Yorum bağlantısı
Talha Bilgi 13 Aralık 2023 Paylaş 13 Aralık 2023 Mehmet Göktürk yazdı: Medeni ülkede sokak köpeği olmaz. Bu kadar nettir, tartışmasızdır. NOKTA Yorum bağlantısı
Murat Sahın 13 Aralık 2023 Yazar Paylaş 13 Aralık 2023 Ben çözümü öncelikle sahiplenme kısmında aramamız gerektiğini düşünüyorum. Bakıyorum sokaktaki hayvanlara, bir çoğu saf ırk ya da saf ırkların melezleri. Düşük bel alman kurdu gördüm geçen, labrador gördüm. Bu şekilde çok ırk var. Bunlar birilerinin yavruyken çok beğenip satın aldığı, hayvan büyüdüğünde nasıl bir sorumluluk aldığını anlayıp sokağa terk ettiği hayvanlar çoğunlukla. En azından başlangıçta böyle. Bunun için öncelikle köpek üretimi denetlenmeli. Her isteyen istediği gibi köpek üretememeli. Sonra sahiplenenler için bir kontrol mekanizması oluşmalı. Bu çiple olur, kimlikle olur, bilemiyorum ama bir yolu bulunmalı. Kayıtlı olmalı yani. Al, 3 ay bak, büyüyünce at sokağa şeklinde olmamalı. İkinci konu kısırlaştırma. Sokak köpekleri çoğu zaman yılda 2 kez ve ve her seferinde 6'dan fazla yavruluyor. Bu mevcutta 10 olan problemin bir yıl içinde 100'ü aşması anlamına geliyor. Bunun önüne geçilmeli. Burada bunun yapılması için harcanacak zaman ve para için ben vergi ödüyorum. Gerisi belediyenin problemi. İstendikten sonra kaynak bulunur. Her şeye buluyorlar o kaynağı. Üçüncü ve son konu, özellikle saldırgan olması sebebi ile şikayet edilen hayvanların uyutulması gerek. Sürüleşip bu şekilde risk oluşturanların da uyutulması gerek. İlk mesajımda anlattığım hadisede, muhakkak olayın yaşandığı alanı gören kamera vs. vardır, yoksa da bölgede hakim sürü bellidir. Derhal o sürünün uyutulması gerekiyor mesela. Çünkü bu saldırıyı bir kez gerçekleştiren bir sürü bunu tekrarlayabilir ve tekrarlayacaktır. Sosyal medyada çok garibime giden; 9 yaşında çocuğun orada ne işi var? sorusu. Köpeklerin suçu değilmiş falan filan. Neredeyse çocuğu suçlu çıkartacaklar. Peki yanında annesi olsaydı mesela, sonuç ne kadar değişirdi? Anne oğul hastanede tedavi görüyor olma ihtimalleri neydi? Arkadaş, aynı yerde işe giden, işten gelen 50-55 kg'lik bir kadın da olabilir saldırıya uğrayan. Sürü saldırısında kendini koruyabilecek kişi sayısı çok değil. Düştüğünüz anda iş bitiyor zaten. Garip milletiz. Cidden garip. Bayılıyoruz her şeyin mokunu çıkartmaya... 2 Yorum bağlantısı
Doğan Arşiray 13 Aralık 2023 Paylaş 13 Aralık 2023 Servet Aydın yazdı: Hayızdan nifastan kesileni uyutmak lazım ki dengesiz hayvan popülasyonu azalsın zaten gerçek bir kurt olsa sürüsü öyle yapacaktı. hasta zayıf uyumsuz bireyi öldürüp yiyecekti. ama köpek binlerce yıl önce evcilleştirilmiş ve kullanılmış bir tür. aptalı hiç çekilmez kedi gibi değil. doğası gereği daha kirli ve kendini temizleme anlamında kediden çok geride bir evcil hayvan. sokaklara düşen gariban köpekler iyi beslenip doğal yola telef olmaları engellendiğinde inanılmaz çabuk şekilde ürüyorlar. çünkü doğaları bu. bir batımda 10 köpek doğduğunda normalde 1 yada 2 si yaşayabilecekken hepsi birden yaşarsa logaritmik olarak artan bir sürü oluyor. sürü mantığında da bölgeyi korumak var çünkü kaynakalara erişim burada mümkün. ben tüm hayvanlara bayılırım, ama yukarıdaki durumu eskiden iş yerimizin olduğu oto sanayiinde fark etmiştim. baktıkça, uğraştıkça, elimdeki ardımdaki ne varsa köpeklerin kısırlaştırılmasına aşısına mamasına gidiyordu. tabi hepsi kısırlaştırılamadığı için sürekli sayı artıyordu. en sonunda taşınmamız gerektiğinde en düşkün en geçimsiz 4 köpeği toplayıp yeni iş yerine getirdim. tabi tüm sürü dağılmıştır bende sonra, çünkü sürdürülebilir değildi. şimdi oto sanayiinin bozkır ortamı yerine bunu insanların yaşadığı, çocukların oynadığı bir yere taşısak bunun sürdürülemez olduğu çok belli. 40 tane orta ve iri boy sağlıklı canavar gibi köpek. ben hariç kimse aralarına giremiyordu hayal edin. bir kişi için en güvenli ortam. ama mahallenin yarısı oradan geçemez öyle saçma birşey. ne yazıkki ülkenin dinamikleri, modern insanın geçmiş travmaları vs gibi sosyolojik ve psikolojik değişkenlerden ötürü, bazı insanlar kendi ic,çsel acılarını eksikliklerini yada takıntılarını köpekleri besleyerek, bunu bir rutin halinde, bir ritüel hatta gelir kapısı yaparak ki bu en kötüsü bence, sürekli şekilde gerçekleştiriyorlar. adeta birer bağımlı gibi hayatlarını köpeklere adıyorlar. özellikle gördüğüm belli yaşı geçen kadınlarda bu durum var. hatta benim aktif olarak köpek tedavi ettirdiğim ameliyat ettirdiğim ksıırlaştırttığım ve beslediğim dönemde benimle kavga etmeye kalkan böyle beslemeci teyzeler olmuştu ki tam bir saçmalık. çözüme gelirsek, deveye sormuşlar neden boynun eğri demişki nerem doğru... kesin kurallarla belli şekilde işlemesi gereken trafikte kırmızıda rahatlıkla geçen ve bunu sonucunda sürekli şekilde ceza almayan bir kitle var. mentaliteyi detaylandımaya da gerek yok. bunu kestini düşünün. örnek bol çünkü. belediyenin yapması gereken ama nedense yapmadığı, vahşi uyumsuz köpekleri toplamak ve kontrol altında tutmak, zararsız ama sağlıklı erkek köpekleri tamamen kısırlaştırmak ki bu çok basit ve hemen bırakılabiliyor ama dişi köpek çok daha masraflı, yada bunu yaptırmaya gönüllülere teknik imkanlarla destek olmaktır. sokak köpeklerinin ortalama ömrü 6 7 sene kadar. ev köpeği ise 10 16 sene arası yaşıyor. zaten tüm köpeklerin 0 yaşında olmadığını düşünecek olursak 2 3 sene içinde eksilme ve kontrollü bir polülasyona sahip olmak mümkün olurdu. yapılması gerekeni yapmazlarsa bu sefer mahalleli, özellikle köpeği sevmeyen, alışkın olmayan, korkan vsvsvs kendi çözümünü üretir ve öncelikle çocuklarda travma yaratacak güzel de olmayan sonuçlar ortaya çıkar. AYRICA köpek satışının engellenmesi de şart. birsürü cins köpek telef oluyor bu yüzden. benim evde ki köpeğim sokağa atılmış safkan bir golden retreiver mesela. 8 aylıkken aldım 2011 yılında. para verip de bulamazsın o görünüşte olanını. ama gerçek bu. iş yerinde de 3 yaşında bir safkan alman çoban köpeği sahiplendim 3 ay önce. kim neden bir sürü para veripte alır sonra bakmaz anlamıyorum. 2 Yorum bağlantısı
Recommended Posts