İçeriğe Yönlendir

Küçük Çocuğu Tekme Yumruk Dövmek


Muhammet Ali Deli

Recommended Posts

Hacı Şenyurt

Bu öğretmen musveddesinin okulu mokulu belli mi? Eğer öyleyse bu yanına gidelim. Bir şey deneyeceğim. [emoji109]

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Erdem Doğan

Sevmeyerek yapılan bir mesleğin sonucu.. Ailede ve sonrasında alınan eğitimin ne kadar işe yaradığı ortada.. Çocuklara tahammülün, sabrın yoksa neden öğretmen oldun? Asıl amacın çobanlık yapıp, saatini doldurmak ve paranı almak mı, yoksa yeni nesiller yetiştirmek mi? Bunu nasıl öğretmen yaptılar? Saçma sapan sınavları geçebilen herkese aynı ünvan verilmemeli.. Öğretmenliğe özel değil, doktor da olabilir poliste. Severek yapıyor olsa işini, böyle olmazdı diye düşünüyorum. Umarım kat kat fazlasını yaşarsın..

Yorum bağlantısı
Fırat Önal

İlkokul öğretmenim olan Aysel öğretmenimi sevmem neticesinde küçüklükten itibaren öğretmen olmak istedim. Şükür 16 yıllık öğretmenim.

 

Ülkemizde kaç kişi sevdiği mesleği yapabiliyor ki? Şartlar ne gerektiriyorsa o mesleğe yöneliyor. Karadeniz atasözünün dediği gibi, " sevdiğini alamıyosan aldığını seveceksin."

 

Çok sinirlendiğim durum genelde olmuyor, birkaç kez oldu sadece. O zamanlarda da bahçeye çıkıp 10 dakika hava aldım rahatladım. Daha bugün sabah velim geldi okula. Dünkü nöbetçi öğretmen benim sınıftan bir çocuğa aşırı şekilde bağırmış ve sınıfa girmesi için ittirmiş. Çocuk öğretmenim ben kapımızı kapatıyordum yaramazlık yapmıyordum dedi.  Bugün okula gelmek istememiş. Öğretmen arkadaşla bu konuda muhatap olmamak için müdür beye yönlendirdim , öğrencimle konuştum. 

 

 

Ortaokul ve lise öğretmenliği farklı bir boyut ve uzmanlık gerektiriyor bence. Ben yapamazdım. Öğretmen arkadaşlardan çok farklı durumlar dinledim. Çok terbiyesiz çocuklar var. Biraz da biz anne ve babalarda sıkıntı var.

 

Ama ne olursa olsun şiddet olmamalı. Ne fiziki be sözlü şiddet olmamalı. Çünkü çocuk üzerinde olumlu etkisi olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir olumsuz davranış şiddetle ortadan kalkmaz.  Lisede yatılı okuldayken yemeğini bizim masamızda yiyip bizimle sohbet eden hocalarımla bağımı hiç koparmadım. Ama sürekli asık suratlı, hakaret eden , döven hocalarımızla hiç görüşmedim. Memlekette görünce yolumu değiştirdim.

 

 

 

  • Beğen 6
Yorum bağlantısı
Muhittin Kaplan
(düzenlendi)

Ben şikayetci olmazdım. Sonrasını bilemiyorum.

tarihinde Muhittin Kaplan tarafından düzenlendi
  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Yılmaz Er

Bu olayın savunulacak bir tarafı yok maalesef. Söz öğretmenlerden açılmışken iki kelam söylemek, içimi dökmek istedim.

Toplum olarak maalesef ne öğretmen ne de sade vatandaş olarak çocuk yetiştirmeyi bilmiyoruz. Şımarık, laftan anlamayan, doğru ile yanlışı ayırt edemeyen, yalanı dolanı marifet sanan çocuklar yetiştiriyoruz. Kurallara uymak yerine kuralları çiğnemeyi marifet sana bir toplumuz. Görgünün olmadığı, nezaketin olmadığı bir toplumuz.

Çocuğu sınıf kapısını kırdığı için velinin birini çağırdık. kameralı kanıt var. Lakin veli öyle bir savunma yapıyor ki aklım almadı. Ya bir kere de çocuğun yanlışlarını savunmak yerine gerekeni yapsak belki bu görüntüleri görmeyeceğiz. Bunu yaptığımızda çocuk doğruyu yanlışı ayırt eder ona göre düzene girer. Büyüyüp öğretmen olduğunda bu görüntüdeki şahıs gibi davranmaz.

Öğretmenlik yapmıyoruz. Çobanlık yapıyoruz. Maalesef iyi çobanlarımız varken kötü çobanlarımız da az değil..

İşin özeti... Öğretmenlerimiz, velilerimiz, çocuklarımız... Hepimiz sorunluyuz. Tıpkı ülkedeki diğer her şey ve herkes gibi sorunluyuz.




  • Beğen 5
Yorum bağlantısı
Fikri Keleş

Bu video beni de deliye çevirdi herkesin aklındaki benimde aklıma geliyor.

Ama bizim okulda da vardı buna benzer biri.dovmeye başlayınca elinde kalıyorduk,ilk okulda da aynı.okul sevmeme sebebi oluyorlar 

Yorum bağlantısı
Furkan Avcı

 

Ben ilkoluda kendi sınıf öğretmenimden hiç dayak yemedim, hatta sınıfımızdaki hiç kimse yemedi. O kadar iyiydiki severek okula giderdik (Nuran Özen 1987-1991 Elazığ/Maden Atatürk İlkokulu)
Arada ufak tefek şaplak, ele sopa, komple sıra dayağı yediğimiz olmuştu (hiçbiri nefretle vurulan değildi, belli ceza olsun diyeymiş), ama dönüp bakıyorum, hepsini hak etmiştik (yaramazlık yaptığımız zamanlardı )

Ama orta 3 de Maden'den Elazığ'a gitmek zorunda kaldık, okula açıldıktan 1 ay sonra gittiğim için çok mutsuz olmuştum. Bu da yetmezmiş gibi bir tane Türkçe hocası adı Ökkeş ti galiba (Elazığ Nahit ERGENE İlköğretim okulu 1994) adam gerçekten ama gerçekten hiç sebepsiz beni azarlamış, birde yanına çağırıp karnıma yumruk atmıştı. Rahmetli babama söyledim tabi, babam okula gidip müdür yardımcısı ile konuşmuş. 1-2 gün sonra derste yine beni azarlayıp, birde gidip babana söylemişsin gibi bir laf etmez mi bütün sınıfın önünde. Yine babama söyledim, babam peki demek öyle diyip konuyu kapattı, ne olduğundan haberim yok, hoca bir daha bana kötü davranmadı. Tahminim babam buldu bir gece vakti, dövmedi ama tehdit etti bir şekilde.

 

Şimdi ben olsam diye büyük bir laf etmek istemiyorum, inşallah hiç bir zaman bu velinin konumunda olmam.

 

  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Muhammet Ali Deli
Furkan Avcı yazdı:

sebepsiz dayak yemedim

Sebepsiz dayak yemenin psikolojisini bilemezsiniz. O yüzden gülücüklerle mesaj yazabiliyorsunuz..

 

Aslında dayak yemenin haklı sebebi de yoktur kanımca. Aa beni dövdü ama haklıydı mevzuu yanlış. 

 

Dayak insanoğlunun ilkelliğidir. (Arada ilkel olsam da ilkellere karşı mecbur yapıyorum bunu, ama bu gerçek)

 

Ortaçağ İngiltere'si gibi bir ülkede yaşadığımız için dayak bize normal geliyor. Haklı yere haksız yere yedim ayrımı yapabiliyoruz maalesef... 

 

Ben çok dayak yedim babamdan, hiçbir suçum yokken. Yıllardır tedavi gördüm o saçma psikolojiyi atabilmek için. 

 

İnsanların en büyük sorunu ne biliyor musunuz? Çocuklukta yaşadıkları. 

 

Çünkü gelecekteki psikolojik durumunu direkt olarak çocukluk psikolojisi belirliyor. 

 

Bazıları aşmak için mücadele ediyor bazıları edemiyor. Maddi yönü ayrı manevi yönü ayrı psikolojik sorunların. 

 

Bu olaya tepkinin asıl sebebi bir "çocuğun" hunharca dövülmesi. İnanın o çocuk hayatı boyunca unutmayacak o anı. Her zaman aklının bir yerinde olacak. Sizin gibi gülerek hatırlamayacak eminim..

 

Beni bu hayatta hiç kimse dövemedi mesela babamdan başka. Şu anki aklımla saçma bulduğum ama 10-15 sene evvel çocuk aklımla haklı bulduğum bir neden vardı. Babaya el kalkmaz. Şu anki aklımla tillahını tanımam. Kan alırım adamdan. 

 

Bu psikoloji normal mi? Değil. 

 

Farkındayım ben de. 

 

Ama ne kadar para harcarsan harca ne kadar iyi doktora gidersen git çocukluk travmanı aşamıyorsun bazen. 

 

Bendeki en iyi şey çocuğa kadına kim olursa olsun sahip çıkmak. Ama sahtekara çıkarcıya gevşeğe ne pahasına olursa olsun dik durmak. En azından bu açıdan içim rahat. 

 

Üstte de dediğim gibi, dayak olayının güzellemesi yapılamaz! 

 

İki yetişkin erkek kavga eder vardır sebebi der geçebilirsin de, 

 

Çocuğu dans ederek yumruklamanın bahanesi olamaz, bence .

 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Furkan Avcı
Muhammet Ali Deli yazdı:

Sebepsiz dayak yemenin psikolojisini bilemezsiniz. O yüzden gülücüklerle mesaj yazabiliyorsunuz..

 

Belkide babam hayatta değildir ve olsaydı da sebepli sebepsiz dayağını yeseydim diye düşüdüğümdendir diye gülücüklerim, yoksa güzelleme değil... Haklısınız gülücükleri kaldırayım en azından böyle bir konuda... Hatta o kısmı komple sildim,yeri değil. 

Ayrıca sebepsiz yere yediğim dayağı da anlattım yukarıda, psikilojisi kötü. Senin adına üzüldüm, zor hem de çok zor :( 

 

  • Teşekkür 1
Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk

1947 de bakın Amerikan eğitim bakanlığı öğretmenleri eğitmek için ne yapmış. Şiddet sadece dayak da değil. düşünmek lazım. tamamını izleyin iki ayrı senaryo oynanıyor.

 

 

 

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
H.Cenk Bayrakçı

Yazdım yazdım sildim. Kabahati ne olursa olsun karşındaki çocuk. Olmaz, olamaz. Çok şey yazacağım da… Neyse. 

Yorum bağlantısı
Haluk Şentürk

inanın bu görüntüler biz öğretmenleri daha derinden  etkiliyor. mesleğimizin  yüz karaları. aciz insanlar. benim meslek anlayışım şöyle "kendi çocuğunun öğretmeni nasıl olsun istiyorsan öyle öğretmen ol". güçlünün güçsüzü ezmesi ,baskılaması, nefes aldırmaması insanı çileden çıkarıyor.  benzer olaylar diğer meslek gruplarında da  ve tüm ülkede yaşanıyor . toplum olarak şiddeti  bir ifade biçimi  ve çözüm yöntemi olmaktan çıkarmak gerek ama giderek daha da zorlaştığını ifade etmek zorundayım. 

  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Oktay Göktaş
Valla direk arabayla üstünden geçerim.
Benim çocuklarım 15 yaşında,  bu güne kadar sadece bir kez oğluma bir tokat vurdum. 10 yıl geçti üstünden hala aklıma geldikçe üzülürüm, kendime kızarım. 
Gözümüzden sakınıyoruz. Onları büyütene kadar saat başı alarm kurup üstlerini örttük. 15 yaşına geldiler hala onlar uyumadan uyumuyoruz. Yeri geliyor omzumuzda uyutuyoruz. 
Bu olayın sebebi ne olursa olsun, tepkisi bu olamaz. Öğretmenlikle alakası olmayan bir kişi bu. 
İnsan sevmeyen, çocuk sevmeyen, doğayı çiçeği sevmeyen öğretmen olmasın. 
Tokat boşa çıkınca olduğu yerde döndü, o tokat çocuğun yüzüne patlasa çenesi kırılırdı. 
 
Allah o kadından razı olsun. Yoksa öldürürdü o çocuğu.. Çocuğu götürüyorlar, daha arkasından gidiyor. 
Muhtemelen yediği haltın farkına vardı ve senin yüzünden başıma neler gelecek diye tekrar hırslandı. 
 
 
 
 
 
 

Abi, hislerime tercüman olmuşun. Çocuğu kurtaran bayan öğretmenin yerinde olsam heralde kafayı vurduğum gibi indirirdim bu haysiyet yoksununu. İşin kötüsü, haklıyken haksız duruma da düşerdim fakat şu videoyu gördükten sonra başka bir şey düşünemiyorum. Kafayı gömdüğüm gibi yere sermek dışında. Sen bunu küçücük ve savunmasız bir çocuğa nasıl yaparsın?
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Sermet Gündoğdu

Son dönemlerde  onu bunu yalamakla ,saçma sapan mülakatlarla binlerce kişinin hakkını yiyerek bir yere gelen insanlardan ne bekliyorsunuz ki ?Bir mesleği layıkıyla yapabilecek gençler sokaklarda , alakası,bilgisi ilgisi olmayanlar maaş alıyorlar . Yazdıklarımın videodaki yaratık içinde geçerli olduğunu düşünüyorum, odun marifeti ile rehabilite edilir,çiçek gibi olur 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur

vesile ile bu görüntülerindeki yaratığın öğretmen olması ile bir ilgisi yok, bunun mayası bozuk, tüm öğretmenlerimizi ben tenzih ederim en azından şahsen.

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Oktay Göktaş
Öncelikle çocuğumuza geçmiş olsun. Haddim olmayarak 21 sene görev  yapan öğretmen olarak :
 öğretmen  demek kriz anında olayı şiddete başvurmadan çözebilendir. Öğretmen her şeye rağmen çocuğu sınıfta tutabilendir. Görünen o ki çocuk bir şey yapmış (ki ne yaparsa yapsın)öğretmen de misliyle mukabele etmiş.  elbette ki cezasını bulacak bulmalı.  Baştan beri mesajları okudum. Özeleştiri olarak. Kabul edin lütfen. O öğretmen toplumumuzun  aynası.  Hepimiz adamın içinden geçmişiz. İşte bir olayda karşıdakinin  içinden geçmen gerektiğinde içinden gecmemektir ÖGRETMENLİK.  Ama mevzu çocuk olunca bu ülkede akan sular durur hepimiz için.. Sordum kendime benimde çocuğum var  aynı durumda kalsa veli olarak ne yapardım diye ... Cevap bulamadım..Allah hepimizi iyi  insanlarla karşılaştırsın.

Kıymetli hocam doğrusunu söylüyorsunuz elbette lakin konu savunmasız küçücük bir çocuk olunca kimse kendini tutamıyor. Evet şiddete şiddetle karşılık vermek yanlış ama içimiz soğumayacak başka türlü…
  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek

Evet herkes öğretmenin içinden geçmiş.. linç etmiş ama yaptığı yanlış güçler eşitsizliği var. 

Bir çocuk öyle dövülmez.

Buna da eşit davranmamak gerekir.. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
O.Yücel Çetin
(düzenlendi)

Türk toplumu tam bir şiddet toplumudur,  herkes gücünün yettiğince bir şekilde birilerine veya kendinden zayıf gördüklerine şiddet uygulamaktadır. Akşam haberlere bakacak olursanız bunu çok iyi anlarsınız,  gruplar halinde kavga eden insanlar, hemen silaha davranma hatta kendi halinde sakince duran trafik levhaları bile kurşunların hedefi olabilmektedir. Vaka artık sosyolojik değil travmatik ve klinik bana göre...

 

Allah'tan bu olayda kamera var olay ortaya çıkmış daha önceden benzer olaylar varsa bununla birlikte onlar da ortaya çıkacaktır. Öğretmenin çocuk üzerinde anne baba gibi tedip ve terbiye hakkı vardır ancak bunu aşırıya kaçan şiddetle yapmaması gerekir. Bazen yerinde yenen bir tokat bin nasihatten evladır ama ölçülü olmak gerekir. Burada ben tokat atmasını geçtim asla doğru değil mazur görmüyorum ama elini yumruk yaparak çocuğa tekraren vurması çok can sıkıcı ve sinir bozucu sen öğretmen olarak çocuğu böyle şiddetle terbiye etmeye kalkarsan halimiz harap ondan sonra bu çocuk da her işi şiddetle çözmeye kalkar.

 

Ülkemizin en büyük hastalıklarından birisi de hemen her olayı sonuçlar üzerinden sadece kınama ile geçiştirme olayıdır, mesela kadın cinayetleri buna en güzel örnektir hemen her olayda maktule rahmet katile lanet faslı ile mevzu biter oysa mesele çok derindir asla sebepler ve şiddeti doğuran faktörler uzun uzadıya konuşulmaz nerede hata yapılıyor, sistemin aksayan yanları eğitim sistemi, yargı sistemi yeterli mi veya daha işlevsel hale gelebilir mi bunlara kafa yormak çok işimize gelmez. Bu olay da her yönüyle irdelenmelidir. Öğretmen tutuklansın, açığa alınsın hemen işine son verilsin tamam bunlar zaten olması gereken yasal şeyler ama olayın sosyolojik boyutunun bundan çok daha fazla irdelenmesi gerektiğini düşünüyorum. İnsanlar neden şiddete başvuruyor, bir öğretmeni böyle bir şiddete götüren şey nedir bunu çözmek lazım. Bazen hastanede, markette, orada burada öyle insanlara rastlıyorum saygısız, kaba, aklınca bitirim en küçük mevzuya emanetle dalabilecek kapasitede ve kaybedecek hiçbir şeyi olmayan zavallı tipler işte en çok bunlardan korkuyorum birileri adına çünkü birilerine şiddet uygulamak bunlar için övünç meselesi...

tarihinde Osman Yücel Çetin tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Murat Sahın

Eski bir öğretmen olarak şunu belirtmeliyim, öğretmen atamalarında kesinlikle detaylı psikiyatrik analiz yapılmalı adaylara. Ülkenin gelecegini emanet ediyorsun, havalimanına temizlikçi alırken bile arşiv soruşturması geçiriyor, öğretmen KPSS'de matematik çözebiliyorsa hayırlı olsun. Böyle olmamalı. Hatta bu psikiyatrik analiz belirli aralıklarla tekrarlanmalıdır. 

 

Benim öğretmen olmayı tercih etme sebebim olan Mutlu hocam vardı. Benim için idarede müdür yardımcısını tehdit ettiğine bizzat şahidim. O da öğretmen bu da öğretmen...

Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek

Doktora saldıran hastalar tutuklanıyor.  
Öğrenci öğretmene saldırsa o da tutuklanırdı. 
Tersi olunca tutuklanmıyor. 
Konu görevi başında olmaksa. 
Öğrenci de görevi başındaydı.  

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Fatih Sarıkaya

ALLAH kimsenin başına vermesin. Elem bir durum. O an ne olur bilinmez. Bu adama mukabilinde cevap vermek işi başka boyutlara taşır. Ya o ya sana kadar gidebilir. Sinirlerimize hakim olmamız lazım. Bakacak bebelerimiz var. Biz içeri girince halleri nice olacak. Düşünmeden hareket eden adamın işi ahmaklıktır. Kuytuda kıstırıp kafasını yarmak elbetde zor değil. Değermi bu embesile birde o yönden bakmak lazım. Yalnız bunu kısırlaştırmak devletin öncelikli görevi olmalı.

  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Çağrı Alaf

Rencide edici ve zarar verici şekilde öğrenci ile temasa karşıyım. İlkokulda önce öğretmenimin evine gider kahvaltımı yapar sonra okula arabası ile okula giderdim. Okulda ödevimi yapmadım diye elime cetvel ile vururdu fiskeden hallice can yakardı yakmazdı ardından tenefüse çıkardık alırdı koltuğunun arasına bizleri sıra sıra herkesle sarılır tüm okulun bahçesini arşınlardık devasa meşe ağaçlarının altında hikaye dinlerdik. Eğer adı dayak olacaksa bizde de dayak vardı ama bilemiyorum dayak var dayak var fotoğrafta gerçekten zarar vermeye yönelik hareketler gördüm çok sakıncalı. 

Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu
(düzenlendi)

Öğretmenlik ile ilgili bir ilave daha yapmak isterim, Öğretmenlik dediğim gibi özel bir şeydir, daha önce yazdığımı düzelteyim, meslek demek istemiyorum, meslek olarak görmüyorum, kendini adamaktır idealdir hayat amacıdır gibi birşey, normal bir meslek değil yani, bu sebeble hayat ne şartlar getirir tarzı bir yaklaşımı kabul etmiyorum, yani mecbur kaldım Öğretmen oldum, iş bulamadım buna yöneldim... hayır, olmayacak bu, git başka iş yap bu normal bir iş değil çünki...

 

Öğretmenlik hayat biçimidir ideladir rastgele seçilen bir meslek değildir, o yüzden herkes olamaz, insanın içinde olur, hayat şartları beni Öğretmen olmaya ittide vs. olamaz, mecburen yapılan bir iş değildir bu, özel insanların yapacağı şeydir, sadece bu insanlar öğretmen olmalı, bunlarıda bu tip insanlar yetiştirmeli ve seçmeli, yani Öğretmen Okulları bile böyle olmalı, Öğretmen yetiştiren Öğretmende aynı vasıfta hatta daha bilinçli olmalı insan seçebilmeli, psikoloji bilmeli, anlatabildimmi, bu olmadıktan sonra eğitimden birşey beklememek, adam gibi kültürlü eğitimli toplum yetişecek diyede hayal kurmamak lazım....

 

Bizim toplumun temel sıkıntısı eğitimsizlik cahillik empati yoksunluğu, İnsanlığı ve Devletini Vatanını düşünmemek, canlılara saygı sevgi duymamak, bunları verecek olanda Öğretmenlerdir, Aile demiyorum dikkat edin, Öğretmen olmadan Ailede işe yaramaz çünki ebeveynlerde yetişmemiştir çünki, Ailenin öne çıkması için önce Toplumun değişmesi gerekirki önce Aile diyebilelim, bizim sorunumuz temelde eğitim almamak kendimizi geliştirmemek kısaca, adam gibi birey olmadıktan sonrada hiçbirşey olmaz doğal olarak..... 

 

Son olarak Öğretmen okulları adam gibi olmalı, düzgün öğretmen yetişmeli fakat sayıları uzun bir süre kuşaklar değişene kadar az olacaktır, eleye eleye ardan çıkan insanları seçerek düzelecek sanırım, şu durumda bu toplumdan bu vasıfta insan çok az çıkar, atama bekleyenlerin yüzde 95 inin öğretmen vasfında olabileceğine bile ben inanmıyorum açıkcası, topluma bakınız hak vereceksiniz, böyle toplumlarda öğretmen çıkarmak zordur, bunu aşmaksa daha zor...

 

Toplumun hali ortada, bakınız etrafınıza çevrenizdekilere, ben 1 yada 2 kişi sayabiliyorum çevremde evet bu iyidir diyebileceğim, bu kadar sözden sonra dönüp aynaya baktığımda bazen kendimden utandığımda oluyor, varın siz düşünün artık, geldiğim toplum neydiki ben ne olayım diyorum kendi kendime, bu yaşıma geldim anca farkediyorum bazı şeyleri, bundan sonraki hayatım yaşam kavgası ailem dışında esas kendimle mücadele ile geçecek sanırım....

 

Hayatın amacınıda kendimce keşfettim sanırım, gerçi hep gözümüzün önünde duruyordu, Hayatın amacı bana göre kendini ruhunu geliştirmekten ibarettir, gerisi yaşadığın herşey mak mülk vs. hep boş, hayal alemindeyiz, tek gerçek var oda benim:

tarihinde Ali Cihangiroğlu tarafından düzenlendi
  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Ersev Kaya

"Öğretmen epilepsi hastasıymış ve bipolar bozukluğu olduğu için ilaç kullanıyormuş."

 

Bu durumda okul müdürünün öğretmenden sağlık raporu istemesi gerekmez mi?

Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...