Misafir 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Sanırım hata ettim. Kendi fikrimi kendime saklamalıydım. Beğendime tıkladım ama yukardaki cümle hariç. Her görüşünüz değerli benim için. kendi adıma mahrum kalmak istemem. Saygılarımla. Yorum bağlantısı
Eren Gökmen 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 (düzenlendi) Abi su anda geldigimiz durum, ne olursa olsun facebookta 2 gruba ayrilip yazismak oldugu icin, seni bir gruba dahil etmisler:) bastan beri hepimiz ayni seyi savunuyoruz ama anlasamiyoruz nedense. Bu ülkede herseyi beceririz de bi birlik olmayi beceremiyoruz. Biz birbirimizi yerken sapiklar , katiller, teröristler, hortumcular, hizsizlar, serefsizler.... yapiyorlar yapacagini. 28 Ocak 2016 tarihinde Eren Gökmen tarafından düzenlendi 1 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Geçen sene ülkede 26 milyon kutu antidepresan satılmış. belki ilfgisi vardır bilemiyorum ama .... 2 Yorum bağlantısı
Mustafa Karabulut 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Büyükşehirlerde yaşanan cinsel suçlara ait haberler çok çabuk bir şekilde basına servis ediliyor, esas sorun diğer illerde üstü örtülmeye çalışılan ama adliyelerde neredeyse koyacak dolap bulunmayan cinsel suç dosyalarındadır. Bu tarz suçlar sadece büyükşehirlerde yaşanmamakta, ülkenin her tarafında yaşanmaya devam etmektedir. Aklınıza gelmeyecek düzeyde ensest, çocuk tacizi ve tecavüzü suçları ummadığınız il ve ilçelerde yaşanmakta ve basına yansımamaktadır. uzun lafın kısası dünya öyle bir durumdadır ki, tek eksik İsrafil (as) sur'a üflememiş olmasıdır. 6 Yorum bağlantısı
Mithat Tuğrul 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 bir doktor arkadaşım der ki, "lan olm, bu ülkede herkesin antidepresan kullanması lazım." :pbende onu kızdırmak için "bana bi deli ilacı yazsana diyorum" Nereden baksak heryer sorunlu. İlaç şart Yorum bağlantısı
Ömer Uğurlu 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 ben on yıldır istnabul sokaklarında polislik yapıyorum, aklınıza gelmeyecek vicdanınız dayanmayacak konular gördüm, benim bu konularda dikkatimi çeken en önemli nokta, insanların başına gelen belalar çok küçük davranış değişikliği ile defedilebilecek konular, örneğin bi keresinde hiç unutmam genç bir anne gece yarısı kızına süt almak için 155 aramıştı, gittik konu ne dedik böyle böyle dedi tahmini on dk içinde sütü aldık ve eve tekrar döndük, kanunlarımıza göre her kes istediği her saatte her yerde gezebilir, ama unutmamak gerekir ki bu özgürlük sizi tam anlamıyla koruyacak değildir, devlet denen mekanızma dünyanın her yerinde tam anlamıyla çalışmaz ki bizde hiç çalışmıyor, ben polls olarak on senedir gece iş dışında gezmem, çıkmam çıkacak olursan da küçük tedbirler alırım, bu tedbirler kişilere göre değişir, kanunları uygulamaya gelince aramızda hukukçu arkadaşlarda vardır elbet bizden daha iyi bilirler ama benim gördüğüm devletin adaleti insan vicdanının adaletine çok uzak kalıyor, kendinize ne yakın polis merkezine gidin bakın ki denetimli serbstlikten yararlanan kaç kişi var, şuç işlemek veya istemeyerek başkasına zarar vermek farklı konulardır, bizm kanunumuz bunun ayırımını yapmıyor, yapmadığı içinde daha önceleri çok kez yakalanarak cezaevine giren bir psikopat topluma yeniden kazandırma adına ki bana göre çok saçma dışarı çıkınca zavallı birinin canını yakıyor, kanunlarımız biizm örf ve adetlerimize göre uygun değil, yaşça büyük olan abilerimiz bilir ki devletin uğramadığı uçra köşelerde toplum kendi kendini yönetirdi yani baba oğlunu yetiştirirken helal, doğruluk, dürüstlük, kavramları açısından yetiştiridi ki buda o çocuğunu suça bulaşmasını engellerdi, ama bu değerleri kaybettiğimiz ve kanunlarla da bu dengeyi sağlayamadığımız için öncelikle kendimizi kendimiz korumalıyız, az ve küçük önlemler büyük belaları def edebilir, 12 Yorum bağlantısı
Misafir 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Konu ile belki tam iliskisi yok ama eski bekcilerimizi geri istiyorum galiba ben. Hem istihdam saglar hem de onlarin otturdugu dudugun verdigi guven duygusunu yeniden duymak istiyorum galiba. Saygilarimla. Yorum bağlantısı
Mehmet Acar 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Dünya hızlı bir şekilde anarşiye doğru yol almaktadır ki bu yaşananlar da onun sonucudur. Yoksa bugün evden çıkmasam yarın beni evimde ziyaret (!) edecek çok yavşak var bu dünyada ve sayıları da giderek artıyor. İletişim çağı da bu çöküşü hızlandırıyor maalesef. Yorum bağlantısı
Misafir 28 Ocak 2016 Paylaş 28 Ocak 2016 Ülkemizde sadece gece mi suç işleniyor ? Buyurun 2008 yılında İstanbul'un göbeğinde otobüs durağından gündüz vakti kaçırılıp tecavüz edilen bir genç kızın hikayesi... http://www.milliyet.com.tr/tecavuz-ettiler---/gundem/gundemdetay/27.05.2008/759768/default.htm Evde oturmak çözüm mü ? Buyurun buradan yakın... 23.00'da evinde oturan iki kadına zorla tecavüz girişimi... http://www.iha.com.tr/haber-zorla-girdigi-evdeki-iki-kadina-tecavuz-edecekti-13852/ Saat kaçta ve nerede olduğumuzu bırakalım... Sapık günün her saatinde, her yerde sapık. Suça yatkın olan insanları belki tamamen iyileştirmek mümkün değil, kabul ediyorum. Ama kanunlarının suçluya daha çok avantaj sağladığı ülkemizde, bu insanların kanun gücünden bir korkuları da yok. Net olarak cezalarımız çok ağırlaşmalı. Şeytana uydum diyene, dünyada cehennem yaşatılmalı... Konuya temel olan haberdeki kişiyi ele alalım. Ben bu suçu ilk kez işlediğine inanmıyorum. Muhtemelen daha önce de işledi ve belki de kurbanı toplumsal baskı ve korkuları nedeniyle şikayet bile edemedi. Birden fazla kez bu suçu işlediğini ve yanına kaldığını düşünün, onu suç işlemeye devam etmekten ne alıkoyacak ? Gündüz insanın karşısına %1 sapık çıkar, Gece %50 sapık çıkar. Yorum bağlantısı
Ahmet Kiriş 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 aynı şeyi bende bir çok defalar farklı muhabbet ortamlarında dile getirdim. kesinlikle mahalle ve sokaklarımızda eskisi gibi bekçilerimiz olmalı, o düdükler de asayiş berkemal diye 30 ar dakka arayla çalmalı. polis arkadaşlardan bazıları gelişen teknolojiyi, güvenlik kameralarını ve özel güvenlikçileri bahane etselerde ben bu güne dek hiç bir güvenlik kamerasının hırsızı gördüğünde düdük çalıp copla hırsızı kovaladığına şahit olamadım. Çocuktum. Canımız dondurma çekmişti yaz günü, Bizim evle dondurmacının arası 300 mt. civarı, Abimler "Sen git, yakalanırsan da babam seni dövmez" dediler. Evden parayı alıp sessizce sıvıştım. Kapıyı çekmemiş, kındırık bırakmıştım. Dondurmacıya vardım, tam kapatıyordu rahmetli Osman amca, Beni de çok severdi sağolsun. İlk sorusu; Ne işin var bu saatte dışarıda deyip bir temiz azarladı. Yalan söyledim. Annem istedi dondurmayı diye, Abinler niye gelmedi dedi. Nihayetinde dondurmayı aldım eve doğru gidiyordum. Bekçi Emmi düdüğü bir öttürdü, "Gel lan buraya" diye bir bağırdı.Durur muyum, bildiğin topuk, dondurma elimde koşuyorum. Sokağa girdim aceleyle eve girip kapıyı kapattım ama kalbimin atış sesini rahat duyuyorum. Bildiğin yusufluyordu. Bekçi emmi sabaha kadar defalarca dolaşmış sokakta, Ertesi gün babam bakkal dükkanımızı açtığında babama bahsetmiş sabah namaz vakti, "Sizin sokağa biri girdi gece, bulamadım" diye, dikkatli olun bu ara diye uyarmış. Keşke bekçi emmi dediğiniz gibi yine gelse de ben gece yarısı yine koşturmaya razıyım. Dipnot: Osman amca rahmetli, ertesi gün pazara giden annemi yolda görüp, "Bacı dondurmaya niye en ufağı yolladın gece yarısı, büyükleri yollasana" deyince, dayağı sağlam yediydim. 4 Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Konu ile belki tam iliskisi yok ama eski bekcilerimizi geri istiyorum galiba ben. Hem istihdam saglar hem de onlarin otturdugu dudugun verdigi guven duygusunu yeniden duymak istiyorum galiba. Saygilarimla. Kesinlikle.. Mahalle bekçileri hem herkesi tanıdığı için yabancıyı çok rahat ayırt edebiliyordu. Şimdi polise denk gelsen şurada oturuyorum diye bir binaya girsen arkasını araştırmaz.. Bekçiler geri dönse o düdükleri öttürmeye başlasalar belki de işler bu kadar kötü olmayacak.. Yorum bağlantısı
Guest Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Kesinlikle.. Mahalle bekçileri hem herkesi tanıdığı için yabancıyı çok rahat ayırt edebiliyordu. Şimdi polise denk gelsen şurada oturuyorum diye bir binaya girsen arkasını araştırmaz.. Bekçiler geri dönse o düdükleri öttürmeye başlasalar belki de işler bu kadar kötü olmayacak.. +1.4 1 Yorum bağlantısı
Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Kesinlikle.. Mahalle bekçileri hem herkesi tanıdığı için yabancıyı çok rahat ayırt edebiliyordu. Şimdi polise denk gelsen şurada oturuyorum diye bir binaya girsen arkasını araştırmaz.. Bekçiler geri dönse o düdükleri öttürmeye başlasalar belki de işler bu kadar kötü olmayacak.. Zamanımızda bekçiler mahalle eşrafını tanıyamaz ki abi.. Eskiden tüm mahallede 500 kişi ikamet ederdi. Artık 2 blokta 500 kişi ikamet ediyor. Metropollerde mahalle demek Binlerce kişi demek. Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Zamanımızda bekçiler mahalle eşrafını tanıyamaz ki abi.. Eskiden tüm mahallede 500 kişi ikamet ederdi. Artık 2 blokta 500 kişi ikamet ediyor. Metropollerde mahalle demek Binlerce kişi demek. Evet doğru ama sayılar artırılıp kendi aralarında istişare ederlerse yine epey bir yol katedilmiş olur. Yorum bağlantısı
Saygın Can Oğuz 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 + mahalle yapıları fazlası ile kozmopolit. Birçok mahallede bekçilerin bile güvenliği olmaz. Yorum bağlantısı
Ali Tatlısu 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Konu ile belki tam iliskisi yok ama eski bekcilerimizi geri istiyorum galiba ben. Hem istihdam saglar hem de onlarin otturdugu dudugun verdigi guven duygusunu yeniden duymak istiyorum galiba. Saygilarimla. eski bekçilerimizi istiyorsun da. bunlar yeni nesil uğursuzlar. alimallah bunlar bekçiyi bile............ ( çalarlar.) Yorum bağlantısı
V.Ceyhun Emir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Gece çıkmayalım, hatta gündüz de çıkmayalım. Ben gündüz de başa çıkamıyorum ki bu insanlarla! Trafiğe de çıkmayalım, engel olamıyoruz kural çiğneyenlere. Toplu taşıma da kullanmayalım, onun hali de malum. En iyisi gidelim buralardan, zaten istedikleri de bu değil mi? Yorum bağlantısı
Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Arkadaşlar, konuyu siyasete çekmemeniz rica olunur.. Yorum bağlantısı
Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Gereksiz bi konu olmuş bu. Zaten böyle bi konu hakkında herkes aynı fikirde olamaz. Yorum bağlantısı
Ali Tatlısu 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 3 gündür yorumları okuyorum. herkes 3 aşağı 5 yukarı aynı şeyi söylüyor. konunun özeti şu: devlet ve yasalar sizi korumaya yetmiyorsa (ki yetmiyor) sizi sizden fazla kimse koruyamaz. bunun içinde kendi tedbirinizi kendiniz almalısınız. zor mu? bu konunun özgürlükle , memleketimizle yada toplumumuzla bir alakası yok. malesef tüm dünyada ve hatta gelişmiş olarak görülen bir çok ülkede bu durum böyle. 2 Yorum bağlantısı
Murat Dere 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Çocuktum. Canımız dondurma çekmişti yaz günü, Bizim evle dondurmacının arası 300 mt. civarı, Abimler "Sen git, yakalanırsan da babam seni dövmez" dediler. Evden parayı alıp sessizce sıvıştım. Kapıyı çekmemiş, kındırık bırakmıştım. Dondurmacıya vardım, tam kapatıyordu rahmetli Osman amca, Beni de çok severdi sağolsun. İlk sorusu; Ne işin var bu saatte dışarıda deyip bir temiz azarladı. Yalan söyledim. Annem istedi dondurmayı diye, Abinler niye gelmedi dedi. Nihayetinde dondurmayı aldım eve doğru gidiyordum. Bekçi Emmi düdüğü bir öttürdü, "Gel lan buraya" diye bir bağırdı.Durur muyum, bildiğin topuk, dondurma elimde koşuyorum. Sokağa girdim aceleyle eve girip kapıyı kapattım ama kalbimin atış sesini rahat duyuyorum. Bildiğin yusufluyordu. Bekçi emmi sabaha kadar defalarca dolaşmış sokakta, Ertesi gün babam bakkal dükkanımızı açtığında babama bahsetmiş sabah namaz vakti, "Sizin sokağa biri girdi gece, bulamadım" diye, dikkatli olun bu ara diye uyarmış. Keşke bekçi emmi dediğiniz gibi yine gelse de ben gece yarısı yine koşturmaya razıyım. Dipnot: Osman amca rahmetli, ertesi gün pazara giden annemi yolda görüp, "Bacı dondurmaya niye en ufağı yolladın gece yarısı, büyükleri yollasana" deyince, dayağı sağlam yediydim. Olm, konuya öyle "Çocuktum." diye girilir mi? Başlık "tecavüz" olup sen böyle başlayınca korktum bi an şerefsizim. Arkadaşlar, konuyu siyasete çekmemeniz rica olunur.. Çekersek n'olur abi? 5 Yorum bağlantısı
Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Olm, konuya öyle "Çocuktum." diye girilir mi? Başlık "tecavüz" olup sen böyle başlayınca korktum bi an şerefsizim. Çekersek n'olur abi? Rica ettim zaten abi.. Yorum bağlantısı
Ahmet Kiriş 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Olm, konuya öyle "Çocuktum." diye girilir mi? Başlık "tecavüz" olup sen böyle başlayınca korktum bi an şerefsizim. Çekersek n'olur abi? Abi, beni gece rüyasında gören altına s...... Yolda gören ne yapar düşün artık. Yorum bağlantısı
Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 (düzenlendi) Bu ülkede 2 karısını öldüren adamı evlilik programına çıkartıp şirin göstermeye bile çalıştılar, dejenerasyonun olabilecek en kötü noktasındayız..Bu ve bunun gibi örnekler tvlerde sanki normalmiş gibi, bu katiller kader kurbanıymış aslında suçu yokmuş, ne kadar şirin bir adammış gibi gibi.. benzetmelerle lanse edilirse bu toplumda daha çok sapıklar, tecavüzcüler, manyaklar ortaya çıkar. Bu toplumdan sizin hala umudunuz varsa, ilerde düzeliriz bu rezillikler normale döner, kaybettiğimiz değerleri yeniden kazanırız diyorsanız diyecek birşeyim yok ama benim zerre kadar beklentim yada umudum yok, gelecek konusunda çok karamsarım. Buda Banu Avar'ın bizim toplumumuz üzerinde kurgulanan toplumsal dejenerasyon projesini bilinç altımıza nasıl mesajlar verdiğini anlattığı kısa bir video izleyin haklı mı haksız mı siz karar verin. 29 Ocak 2016 tarihinde Doğuş Bağ tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Guest Misafir 29 Ocak 2016 Paylaş 29 Ocak 2016 Bu ülkede 2 karısını öldüren adamı evlilik programına çıkartıp şirin göstermeye bile çalıştılar, dejenerasyonun olabilecek en kötü noktasındayız..Bu ve bunun gibi örnekler tvlerde sanki normalmiş gibi, bu katiller kader kurbanıymış aslında suçu yokmuş, ne kadar şirin bir adammış gibi gibi.. benzetmelerle lanse edilirse bu toplumda daha çok sapıklar, tecavüzcüler, manyaklar ortaya çıkar. Bu toplumdan sizin hala umudunuz varsa, ilerde düzeliriz bu rezillikler normale döner, kaybettiğimiz değerleri yeniden kazanırız diyorsanız diyecek birşeyim yok ama benim zerre kadar beklentim yada umudum yok, gelecek konusunda çok karamsarım. ..Buda Banu Avar'ın bizim toplumumuz üzerinde kurgulanan toplumsal dejenerasyon projesini bilinç altımıza nasıl mesajlar verdiğini anlattığı kısa bir video izleyin haklı mı haksız mı siz karar verin. .. +1 Yorum bağlantısı
Recommended Posts