Hakan Muratlı 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 selamlar dostlar bugün gazetede okudum aynen aktarıyorum. Zorunlu trafik sigortası yenileyenler büyük zamlarla karşılaşıyor. Üst üste yapılan düzenlemeler vatandaşa zam olarak döndü. Trafik sigortalarında 1 Haziran’da başlayan yeni dönem, primlerin tavan yapmasına neden oldu. Yapılan düzenleme ile ’eşdeğer parça’ kullanımıyla yapılan onarımlar ve kazalardaki aracın değer kaybından doğan zararlar da artık sigorta kapsamına alındı. Sigorta kapsamındaki genişletme ise primlere direkt yansıdı. Düzenlemeden sonra zorunlu trafik sigortası 2 yılda 10 kat zamlanmış oldu. Yani 2013’de 100 liraya sigorta yaptıran vatandaş 2015’e gelindiğinde 1000 liraya ulaşan ücretlerle karşılaşıyor. Geçtiğimiz yıl 498 liraya zorunlu trafik sigortası yaptıran vatandaş bu yıl 1386 liraya sigorta yaptırmak zorunda kalıyor.Örneğin, geçtiğimiz yıl 485 lira olan 1975 model aracın sigortası yapılan düzenlemelerden sonra 1386 liraya ulaştı. Aynı araç 2012’de ise 185 liraya trafik sigortası yaptırabiliyordu.Hatırlanacağı gibi iki yıl önce aracın kayıtlı olduğu şehir, araç sahibinin yaşı ve sigorta geçmişine göre trafik sigortası yapılmaya başlandı. Bu düzenleme ile primler yüzde 50’ye yakın artmıştı. Yorum bağlantısı
Hasan Varnalı 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 evet aynen bu şekilde ama genellikle yeni satışlar yüksek çıkıyor yenilemeler de fiyatlar güzel. Yorum bağlantısı
Misafir 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 (düzenlendi) Sektörün trafik poliçelerindeki zararını da yazsalardı o zaman gazetedeki bu yazının haber değeri ortadan kalkardı. 2014 yılında zarar 885 milyon TL ve bir önceki yıla gore zarar %35 arttı. Son 7 yılda 7 milyar TL'ye yakın zarar olan bir sektörde zam haberi yapmak sadece tüketici konumundak,sigortalıları galeyana getirmek demek. Saygılarımla. 3 Ağustos 2015 tarihinde Evren İskent tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Saygın Can Oğuz 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Tutanak uygulması iyi güzel de suistimale açık olduğundan bu zarar da büyük oluyor. Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 selamlar dostlar bugün gazetede okudum aynen aktarıyorum. Zorunlu trafik sigortası yenileyenler büyük zamlarla karşılaşıyor. Üst üste yapılan düzenlemeler vatandaşa zam olarak döndü. Trafik sigortalarında 1 Haziran’da başlayan yeni dönem, primlerin tavan yapmasına neden oldu. Yapılan düzenleme ile ’eşdeğer parça’ kullanımıyla yapılan onarımlar ve kazalardaki aracın değer kaybından doğan zararlar da artık sigorta kapsamına alındı. Sigorta kapsamındaki genişletme ise primlere direkt yansıdı. Düzenlemeden sonra zorunlu trafik sigortası 2 yılda 10 kat zamlanmış oldu. Yani 2013’de 100 liraya sigorta yaptıran vatandaş 2015’e gelindiğinde 1000 liraya ulaşan ücretlerle karşılaşıyor. Geçtiğimiz yıl 498 liraya zorunlu trafik sigortası yaptıran vatandaş bu yıl 1386 liraya sigorta yaptırmak zorunda kalıyor. Örneğin, geçtiğimiz yıl 485 lira olan 1975 model aracın sigortası yapılan düzenlemelerden sonra 1386 liraya ulaştı. Aynı araç 2012’de ise 185 liraya trafik sigortası yaptırabiliyordu. Hatırlanacağı gibi iki yıl önce aracın kayıtlı olduğu şehir, araç sahibinin yaşı ve sigorta geçmişine göre trafik sigortası yapılmaya başlandı. Bu düzenleme ile primler yüzde 50’ye yakın artmıştı. Hakan bey haberi yapan gazetenin ismini de verseydeniz keşke. Spesifik 2 tane rakam yazınca fiyatlar 10 katına çıkmış gibi görünüyor böyle bir durum söz konusu değil, fiyatların yükseldiği ve 1 haziranda özellikle tüketici lehine yeni düzenlemelerin getirildiği doğrudur ancak fiyat artışı haberdeki rakamlar kadar değil. İşin içinde bir sigortacı olarak söylüyorum haber gerçeği yansıtmaktan çok uzak. Yorum bağlantısı
Okan Tansel 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Sigortacı arkadaşlar tepkili zara ediliyor. diyende var dorudur lakin sapla samanı ayırmak gerekli yıllardır süistimal var ve hala var vuruk aracı alıp perte çıkarıp kasko değeri bedeli alanlar var ,yan sanayi ürün takıp nerdeyse orjinalden pahalı fiyat yazanlar var 100 TL işçilik olan yere 1000 TL yazanlar var sektör önce eksper ve sanayici anlaşmasının önüne geçip kontrol etmeli yoksa hakkıyla yapan batar helaliyle sigortasını ödüyenler madur olur. 5 Yorum bağlantısı
Misafir 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Sigortacı arkadaşlar tepkili zara ediliyor. diyende var dorudur lakin sapla samanı ayırmak gerekli yıllardır süistimal var ve hala var vuruk aracı alıp perte çıkarıp kasko değeri bedeli alanlar var ,yan sanayi ürün takıp nerdeyse orjinalden pahalı fiyat yazanlar var 100 TL işçilik olan yere 1000 TL yazanlar var sektör önce eksper ve sanayici anlaşmasının önüne geçip kontrol etmeli yoksa hakkıyla yapan batar helaliyle sigortasını ödüyenler madur olur. Konu trafik sigortası Okan Bey. Yansanayi takıp orjinal yazılması gibi bir problem değil. Hatta trafik sigortasında doğal olarak sadece maddi hasarlar düşünülüyor. Oysa ki, tüm yaralanmalar, tedaviler, vefatlar bu poliçenin kapsamında. Suistimaller olabilir ancak bu suistimaller kısmında şirketerin ciddi tedbirleri ile yapabilecekleri sınırlı, zaten o tedbirlerin birçoğu kasko için alınmaya çalışılıyor. Devlete tedavi gderleri için ayrılan%20 karşılığın primlere yansımasından, kaza sayısındaki artışa, tutanakla hasar ödenmesi sonucu ehliyetsiz ve alkolsüz sürücü kalmaması dolayısıyla rücü şansının giderek azalmasından, sektördeki fiyat duyarlılığı nedeniyle en ucuz olana yönelme kaygısına kadar tüm şartlar zararı tetikliyor. Şu anda zorunlu police olmasa belki de Türkiye'de birçok şirket trafik satışını durdurur. Bu aksiyon, diger sigorta ürünlerinde de indirime yol açar belki. Ancak şirketlerin bu siortayı satması kanunen bir zorunluluk ve bu zararı telafi edebilmemeleri için geçmişdöneme gore kendilerine sunulan tek argüman, serbest prim belirleme yetkisi. Saygılarımla. Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Kazalar azalmadıkça fiyatlar düşmez... Hiç kimse ilelebet zararla çalışmaz.. Henüz trafik sigortasından kar eden şirket yok malesef.. 1 Yorum bağlantısı
Misafir 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Neremiz doğru ki; Bana tanıdığım bir usta söylemişti; Yukarıda da söylendiği gibi, ustaya gittiğinizde elden yaptırırsanız 300-400 tl tutacak bir onarımı sigortadan yaptırırsanız aynı işlem için usta 1.000 tl gibi bir rakam cebe atıyor. Vatandaş olarak ben, trafik sigortasında, teminatlar aynı olduğu için ve nasıl olsa karşı tarafın zararını tanzim ediyor diye son derece haklı olarak en ucuz teklifi veren şirkete yöneliyorum. Hatta siz de öyle yapın. Çoluk çocuğumun rızkını neden aynı kapsam için fazla fiyat veren şirkete vereyim. Yorum bağlantısı
Ünal Doğar 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Kardan kasıt ne bal gibi de kar ediyorlar, kimse zararına iş yapmaz.Zam için kılıf arıyorlar. Yorum bağlantısı
Ramazan Altıntaş 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 motor alayım diye niyetlendim sigortacıma acaba ne kadar tutar sigortası diye sordum aldığım cevap 100 ile 450 lira arası oldu ve direk motor almaktan vazgeçtim. artık fiyatlar acayip fırladı 100 liranın altında fiyat bekleme ilk devrini aldığında dedi..... Yorum bağlantısı
Efe Özer 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Bu sene trafık sıgortasında orjınal parca takma zorunlulugu gelmıs dıye duydum dogrumudur? Yorum bağlantısı
Şahin Topaloğlu 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Sigorta konusunda Emmi sigortadan başka tanımam..... Sigorta yaptıracağım zaman il söylediğim kelime ÖP BENİ EMMİ...... 2 Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Bu sene trafık sıgortasında orjınal parca takma zorunlulugu gelmıs dıye duydum dogrumudur? 1 haziran yürülüğen giren yönetmeliğe göre, 3 yaşa kadar olan araçlarda orjinal parça takma zorunluluğu var. Kardan kasıt ne bal gibi de kar ediyorlar, kimse zararına iş yapmaz.Zam için kılıf arıyorlar. Ünal bey kesilen her poliçeden 30 TL si devletin güvence hesabına, poliçe priminin %12'si SGK payı olarak devlete, %....' sı acente komisyonu, en az %20 - 25'lik kısmı reasürans şirketine gidiyor, ayrıca devletin aldığı diğer vergileride üzerine koyabilirsiniz, yani kesilen poliçenin tamamının şirketin cebine girmesi gibi bir durum söz konusu olmamakla birlikte aşağıda verdiğim limitlerde teminatı sağlamaktadır. Ayrıca haberde geçen primler ticari araçlar veya hasar almış araçların primleri olduğu gibi zorunlu olan bu sigortayı üretiminde minimum düzeyde tutmak isteyen şirketlerin fiyatlarıda olabilir verilen rakamlar bir referans noktası değildir realite bu rakamların altındadır. Trafik poliçesi zorunlu bir poliçe olduğu için sigorta şirketleri bu poliçeyi düzenlemek zorundadır ve sektör bu işten zarar etmektedir. Araç Başına Maddi Teminat: 29,000 Kaza Başına Maddi Teminat: 58,000 Kişi Başına Tedavi Teminatı: 290,000 Kaza Başına Tedavi Teminatı: 1,450,000 Kişi Başına ÖlümSakatlık Teminatı: 290,000 Kaza Başına ÖlümSakatlık Teminatı: 1,450,000 1 Yorum bağlantısı
Hakan Muratlı 3 Ağustos 2015 Yazar Paylaş 3 Ağustos 2015 selamlar dostlar bugün gazetede okudum aynen aktarıyorum. Zorunlu trafik sigortası yenileyenler büyük zamlarla karşılaşıyor. Üst üste yapılan düzenlemeler vatandaşa zam olarak döndü. Trafik sigortalarında 1 Haziran’da başlayan yeni dönem, primlerin tavan yapmasına neden oldu. Yapılan düzenleme ile ’eşdeğer parça’ kullanımıyla yapılan onarımlar ve kazalardaki aracın değer kaybından doğan zararlar da artık sigorta kapsamına alındı. Sigorta kapsamındaki genişletme ise primlere direkt yansıdı. Düzenlemeden sonra zorunlu trafik sigortası 2 yılda 10 kat zamlanmış oldu. Yani 2013’de 100 liraya sigorta yaptıran vatandaş 2015’e gelindiğinde 1000 liraya ulaşan ücretlerle karşılaşıyor. Geçtiğimiz yıl 498 liraya zorunlu trafik sigortası yaptıran vatandaş bu yıl 1386 liraya sigorta yaptırmak zorunda kalıyor. Örneğin, geçtiğimiz yıl 485 lira olan 1975 model aracın sigortası yapılan düzenlemelerden sonra 1386 liraya ulaştı. Aynı araç 2012’de ise 185 liraya trafik sigortası yaptırabiliyordu. Hatırlanacağı gibi iki yıl önce aracın kayıtlı olduğu şehir, araç sahibinin yaşı ve sigorta geçmişine göre trafik sigortası yapılmaya başlandı. Bu düzenleme ile primler yüzde 50’ye yakın artmıştı. haber kaynağı : http://www.sozcu.com.tr/2015/ekonomi/trafik-sigortasi-10-kat-artti-899554/ 1 Yorum bağlantısı
Ünal Doğar 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 (düzenlendi) Zarar etmeyecek şekilde her şirket politikasını belirler.Abi bize gelişi o esnaf ağzıyla bu işler olmaz.Ben zarar ettiklerine inanmıyorum bu benim düşüncem gerisi hikaye. Zarar etseler dünya çapında şirketler Türkiye'ye yatırım yapmazlar.Trafikten kaybediyorsa başka yerden çıkarıyordur zararını.İş zarar boyutuna girse dünya ölçekli şirketler hemen pazardan çıkarlar.Kimse kimsenin babasının oğlu değil sigorta şirketleri de yardım kuruluşu hiç değil. 3 Ağustos 2015 tarihinde Ünal Doğar tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Hakan Muratlı 3 Ağustos 2015 Yazar Paylaş 3 Ağustos 2015 (düzenlendi) mahmut yurt bey acentalar arası bu kadar farklar olması normalmi yani bunun bir standartı yokmu acentalar neye göre aynı araca farklı fiyat verebiliyorlar. arada oynayan rakamlar 3 5 deyilki çok isteyenin diğerine göre artısı nedir bir sigortacı olarak açıklarsanız çok memnun olurum 3 Ağustos 2015 tarihinde Hakan Muratlı tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Misafir 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Zarar etmeyecek şekilde her şirket politikasını belirler.Abi bize gelişi o esnaf ağzıyla bu işler olmaz.Ben zarar ettiklerine inanmıyorum bu benim düşüncem gerisi hikaye. Zarar etseler dünya çapında şirketler Türkiye'ye yatırım yapmazlar.Trafikten kaybediyorsa başka yerden çıkarıyordur zararını.İş zarar boyutuna girse dünya ölçekli şirketler hemen pazardan çıkarlar.Kimse kimsenin babasının oğlu değil sigorta şirketleri de yardım kuruluşu hiç değil. Dünya çapındaki şirketlerin birçoğu da zarar ediyor Türkiye'de. Senelerdir Türkiye'de tüm branşlarda zarar yazan sigorta şirketleri var yabancı sermayeli. Hala piyasadalar. bir kısmı da hala en ucuz fiyatları veriyor. Onlar piyasadan sizin düşündüğünüz gibi çıksalar şu anda trafik sigortası düzeyi çok daha üst seviyede olurdu. Global şirketlerin piyasaya girer girmez zararla çıkması diye birşey sözkonusu olmaz. Hepsi belli bir sure zararı gözönüne alıyorlar ancak bu sure uzadıkça oyuncuların sahneden çekilmesi az şirketin piyasada kalıp sektörün rekabetinin azalması anlamına gelir. Sigorta şirketleri toplam karlarını realize etmeye çalışsalarda; brans bazında karlılık çok önemlidir ve fiyatlamasında aktüerler vasıtası ile istatistik kullanan başka bir sektor yoktur. Sizin sigorta şirketlerine bakış açınızı değiştirmesek de bizim açımızdan yaşanılanları açıklamak en azından 14 senedir çalıştığım sektöre karşı bir borcum. Saygılarımla. Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 mahmut yurt bey acentalar arası bu kadar farklar olması normalmi yani bunun bir standartı yokmu acentalar neye göre aynı araca farklı fiyat verebiliyorlar. arada oynayan rakamlar 3 5 deyilki çok isteyenin diğerine göre artısı nedir bir sigortacı olarak açıklarsanız çok memnun olurum Acenteler arası değil ancak şirketler arası Trafik poliçe primlerinde farklılıklar çok yüksek boyutlarda olabilir. Trafikte hasarlı araçların hasar sayına ve hasarsızlığına göre 1-7 arasında basamaklar vardır. Aynı şirkette dahi 1. basamak hasarlı bir araç 10.000 TL çıkabilirken 7. kademe hasarsızlığı olan aynı araç 200 TL çıkabilir. Bu şirketin hangi araç grubundan ve hangi hasar basamağından üretim ve kar sağlayabilme olasılığına ve trafik branşından üretim yapıp/yapmama politikasına göre göre değişkenlik gösterir. Trafik sigortası haricindeki diğer sigortalarda kapasite ve sermaye yetersizliği yaşayan şirketler kolay ve anında rakamlara yansıyan bir üretim olan trafik sigortasına yönelebilir ve bunun için fiyatlarını düşürebilirler ancak illa sermayesi yetersiz yada kapasite problemi yaşayan şirketler fiyatı düşürecek veya üretim yapacak diye bir şart yok ülkemizde çok büyük firmalarda belirli dönemlerde içeriye düşük fiyat politikası ile trafik poliçesi almaktadır. Aslında teknik bir konu en sade bu şekilde anlatabildim, umarım anlatabilmişimdir. 1 Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 Dünya çapındaki şirketlerin birçoğu da zarar ediyor Türkiye'de. Senelerdir Türkiye'de tüm branşlarda zarar yazan sigorta şirketleri var yabancı sermayeli. Hala piyasadalar. bir kısmı da hala en ucuz fiyatları veriyor. Onlar piyasadan sizin düşündüğünüz gibi çıksalar şu anda trafik sigortası düzeyi çok daha üst seviyede olurdu. Global şirketlerin piyasaya girer girmez zararla çıkması diye birşey sözkonusu olmaz. Hepsi belli bir sure zararı gözönüne alıyorlar ancak bu sure uzadıkça oyuncuların sahneden çekilmesi az şirketin piyasada kalıp sektörün rekabetinin azalması anlamına gelir. Sigorta şirketleri toplam karlarını realize etmeye çalışsalarda; brans bazında karlılık çok önemlidir ve fiyatlamasında aktüerler vasıtası ile istatistik kullanan başka bir sektor yoktur. Sizin sigorta şirketlerine bakış açınızı değiştirmesek de bizim açımızdan yaşanılanları açıklamak en azından 14 senedir çalıştığım sektöre karşı bir borcum. Saygılarımla. Evren Bey, bende katılıyorum bende birşeyler eklemek isterim, sigortacılık finans sektörünün en üst seviyesindedir. Ne yazık ki ülkemizde bilinçsizlikten dolayı bankacılıktan sonra gelmektedir. Keşke bütün hesaplamalar Ünal Bey'in bahsettiği kadar basit ticari bir işlem olsa, kar etmiyorsam satmıyorum deyip çıksak. Ancak çok basit görünen Trafik poliçesinin karını veya zararını hesaplayabilmek için en az 5 yıllık bir sürenin geçmesi gerekiyor. Çünkü kesilen poliçe geriye dönük 10 yıl çalışıyor. Örneğin 2005 yılındaki ölümle sonuçlana bir kazanın hasar doyasını 2015 yılında sigortalı talep edebiliyor ve tazminat 2005 yılının limitlerine göre değil 2015 yılının limitlerine göre ödeniyor. Ayrıca açılan her dosyada hasar miktarı kadar nakit parayı karşılık olarak kanunen sigorta şirketi ayırmak zorunda. Sigortacılıkta işler ne yazık ki para / çokomel ilişkisi ile yürümüyor. Yorum bağlantısı
Hakan Muratlı 3 Ağustos 2015 Yazar Paylaş 3 Ağustos 2015 (düzenlendi) Acenteler arası değil ancak şirketler arası Trafik poliçe primlerinde farklılıklar çok yüksek boyutlarda olabilir. Trafikte hasarlı araçların hasar sayına ve hasarsızlığına göre 1-7 arasında basamaklar vardır. Aynı şirkette dahi 1. basamak hasarlı bir araç 10.000 TL çıkabilirken 7. kademe hasarsızlığı olan aynı araç 200 TL çıkabilir. Bu şirketin hangi araç grubundan ve hangi hasar basamağından üretim ve kar sağlayabilme olasılığına ve trafik branşından üretim yapıp/yapmama politikasına göre göre değişkenlik gösterir. Trafik sigortası haricindeki diğer sigortalarda kapasite ve sermaye yetersizliği yaşayan şirketler kolay ve anında rakamlara yansıyan bir üretim olan trafik sigortasına yönelebilir ve bunun için fiyatlarını düşürebilirler ancak illa sermayesi yetersiz yada kapasite problemi yaşayan şirketler fiyatı düşürecek veya üretim yapacak diye bir şart yok ülkemizde çok büyük firmalarda belirli dönemlerde içeriye düşük fiyat politikası ile trafik poliçesi almaktadır. Aslında teknik bir konu en sade bu şekilde anlatabildim, umarım anlatabilmişimdir. mahmut bey ben hasar durumunu kast etmiyorum örnek olarak hasarsız bir araç için bir firma 400 tl verirken diğer bir firma aynı hasarsız araç için 800 isteyebilirmi bunun bir alt üst limiti yokmu eğer yok ise ozaman aşşağı fiyat veren firmada diğer firmaların fiyatlarını bildiğinden 600 yada 700 yapmaması için bir neden yok buda zamanla kullanıcılara zam olarak yansımayacakmı. haberin devamında yazan Sigorta şirkteleri arasındaki rekabet aracını sigortalacak vatandaşların çok farklı fiyat politikalarıyla karşılaşmasına da neden oluyor. Aynı araç için şirktelerin tekif ettiği fiyatlar arasındaki fark beş kata kadar çıkabiliyor. Örneğin, bir firma araca 485 lira fiyat verirken, başka bir firma ise aynı araca 1386 lira 98 kuruş fiyat verdi. AYNI ŞİRKETTEN FARKLI FİYAT Vatandaşın kafasını karıştıran uygulama bununla da sınırlı kalmıyor. Aynı şirkete bağlı acentalar bile çok farklı fiyat tekliflernide bulunabiliyor. Aynı araç için, aynı sirfota şirketine bağlı bir acenta 808 lira 51 kuruş fiyat verirken, bir başka acenat 906 lira 4 kuruş fiyat teklif etti. 3 Ağustos 2015 tarihinde Hakan Muratlı tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 mahmut bey ben hasar durumunu kast etmiyorum örnek olarak hasarsız bir araç için bir firma 400 tl verirken diğer bir firma aynı hasarsız araç için 800 isteyebilirmi bunun bir alt üst limiti yokmu eğer yok ise ozaman aşşağı fiyat veren firmada diğer firmaların fiyatlarını bildiğinden 600 yada 700 yapmaması için bir neden yok buda zamanla kullanıcılara zam olarak yansımayacakmı. haberin devamında yazan Sigorta şirkteleri arasındaki rekabet aracını sigortalacak vatandaşların çok farklı fiyat politikalarıyla karşılaşmasına da neden oluyor. Aynı araç için şirktelerin tekif ettiği fiyatlar arasındaki fark beş kata kadar çıkabiliyor. Örneğin, bir firma araca 485 lira fiyat verirken, başka bir firma ise aynı araca 1386 lira 98 kuruş fiyat verdi. AYNI ŞİRKETTEN FARKLI FİYAT Vatandaşın kafasını karıştıran uygulama bununla da sınırlı kalmıyor. Aynı şirkete bağlı acentalar bile çok farklı fiyat tekliflernide bulunabiliyor. Aynı araç için, aynı sirfota şirketine bağlı bir acenta 808 lira 51 kuruş fiyat verirken, bir başka acenat 906 lira 4 kuruş fiyat teklif etti. Hakan bey, trafik sigortasının teminatları standart olup primi ise şirketler tarafından belirlenir. Bir alt limit ve üst limit var ancak bu aralık o kadar yüksek ki o yüzden şirketler istediği fiyatı bu aralıkta belirliyor. Şirketler arasında fiyat farklılıklarının olmasının birden fazla nedeni var. Trafik sigortası kullanıcının içeriğini iyi bildiği, zorunlu ve rahat satılabilir ve tamamen fiyat odaklı bir ürün. Eğer sigorta şirketi zararı düşünmeden sadece ciro yapmak üretim sıralamasında üst sıraya çıkmak veya müşteri poransiyelini arttırarak çapraz satış yapmak gibi vs... Hedefleri varsa fiyatını düşük tutarak bu hedefine kolaylıkla ulaşır. Bu anlattığım nedenlerden sadece bir tanesi daha onlarca neden var. Aslında fiyat farklılığı oldukça geniş ve karışık bir konu. Poliçe primleri her ay yeniden fiyatlandırılır. Size bahsettiğüm veya bahsedemediğim nedenlerden dolayı dip veya tavan fiyattan şirkerler primlerini açıklar. Ancak genele baktığımızda verilen fiyat, oluşan hasar miktarının fazlalığı, teminatların yüksej olması alınan vergi ve yasal kesintiler, organizasyın giderleri gibi nedenlerden şu anki fiyatlar ile sektör zarar etmektedir. Çoğu şirket bu büyük resme ve zarara baktığı için fiyatını yüksek tutarak zararı minimize etmeye çalışmakta bazı şirketler ise zararı göze alarak sadece ciro peşinden giderek hacimli iş yapmanın derdinde bu sonuçlarda arada uçurum olan fiyat farklılıklarını doğurmakta.Sonuçta bende aracım olduğu için trafik sigortamı yaptıryor ve primini ödüyorum. Ancak işin içinde olduğum için ödediğim miktarın bile kurtarır rakam olmadığını biliyorum. Bilgi olarak vereyim 4. Basamak 06 plaka aracım için 480 tl prim ödedim Şubat ayında. Yorum bağlantısı
Efe Özer 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 1 haziran yürülüğen giren yönetmeliğe göre, 3 yaşa kadar olan araçlarda orjinal parça takma zorunluluğu var. Komedı ya 3 yasının ustundekı araclar hurda mı?Bari 10 yıl deselerdıde anlasaydık. Yorum bağlantısı
Mahmut Yurt 3 Ağustos 2015 Paylaş 3 Ağustos 2015 1 haziran yürülüğen giren yönetmeliğe göre, 3 yaşa kadar olan araçlarda orjinal parça takma zorunluluğu var. Komedı ya 3 yasının ustundekı araclar hurda mı?Bari 10 yıl deselerdıde anlasaydık. Yeni yönetmelikten önce şirketlerin orjinal parça takma zorunluluğu yoktu yan sanayi veya çıkma parça takılabilirken şimdi 3 yaşa kadar orjinal parça takılacak ayrıca 3 yaşın üzerindeki araçlar içinse artık sadece akreditasyon kuruluşundan akredite edilmiş parça takma zorunluluğu geldi. İşin Türkçesi 3 yaş üstü araçlarda OEM parçalar konusunda da bir standart geldi bu tüketicinin lehine bir durum. 3 yaşının üzerindeki araçlar tabiki hurda değil ancak birde şu açıdan bakın 10 yıllık aracınıza sıfır parça takılıyor, ekonomik olarak nerdeyse ömrünü yitirecek yorgun bir parçayı yenisi ile değiştiriyorsunuz. Avrupa'da bu tarz durumlarda parçalar yenilendiği için araç değer kazanır ancak ülkemizde ise malı ucuza almak isteyen simsarlar sayesinde bu araçlara öcü gözü ile bakılıyor ve fiyatları düşüyor bu yüzden yeni yönetmelikle tüketici, artık araçlardaki kaza sonucu oluşan, piyasa değer kaybını trafik sigortasından talep edebilir. Yorum bağlantısı
Hakan Muratlı 3 Ağustos 2015 Yazar Paylaş 3 Ağustos 2015 Hakan bey, trafik sigortasının teminatları standart olup primi ise şirketler tarafından belirlenir. Bir alt limit ve üst limit var ancak bu aralık o kadar yüksek ki o yüzden şirketler istediği fiyatı bu aralıkta belirliyor. Şirketler arasında fiyat farklılıklarının olmasının birden fazla nedeni var. Trafik sigortası kullanıcının içeriğini iyi bildiği, zorunlu ve rahat satılabilir ve tamamen fiyat odaklı bir ürün. Eğer sigorta şirketi zararı düşünmeden sadece ciro yapmak üretim sıralamasında üst sıraya çıkmak veya müşteri poransiyelini arttırarak çapraz satış yapmak gibi vs... Hedefleri varsa fiyatını düşük tutarak bu hedefine kolaylıkla ulaşır. Bu anlattığım nedenlerden sadece bir tanesi daha onlarca neden var. Aslında fiyat farklılığı oldukça geniş ve karışık bir konu. Poliçe primleri her ay yeniden fiyatlandırılır. Size bahsettiğüm veya bahsedemediğim nedenlerden dolayı dip veya tavan fiyattan şirkerler primlerini açıklar. Ancak genele baktığımızda verilen fiyat, oluşan hasar miktarının fazlalığı, teminatların yüksej olması alınan vergi ve yasal kesintiler, organizasyın giderleri gibi nedenlerden şu anki fiyatlar ile sektör zarar etmektedir. Çoğu şirket bu büyük resme ve zarara baktığı için fiyatını yüksek tutarak zararı minimize etmeye çalışmakta bazı şirketler ise zararı göze alarak sadece ciro peşinden giderek hacimli iş yapmanın derdinde bu sonuçlarda arada uçurum olan fiyat farklılıklarını doğurmakta.Sonuçta bende aracım olduğu için trafik sigortamı yaptıryor ve primini ödüyorum. Ancak işin içinde olduğum için ödediğim miktarın bile kurtarır rakam olmadığını biliyorum. Bilgi olarak vereyim 4. Basamak 06 plaka aracım için 480 tl prim ödedim Şubat ayında. bu durumda allah düşük fiyat verenlerden razı olsun ayaklarına taş dokundurmasın demek kalıyor 1 Yorum bağlantısı
Recommended Posts