Ayhan Sırtıkara 23 Ağustos 2012 Paylaş 23 Ağustos 2012 Volvonun sistemi bizde işe yaramaz. İstanbul'da o kadar ara bırakılırmı, illa bi ticari girer araya, ondan sonra seyret cümbüşü, Volvo ticarinin peşinde, o nereye volvo oraya Geçen sene, aynen dediğin gibi oldu, telefona bakayım dedim bir baktım araya ticari girmiş ve trafik duruyor soldayım, sağda yayalar. Mecburi bir çarpma oldu zincirleme ticaride ön arka dağıldı, niye araya girdin sağ taraf boştu dedim arkadaşa abi sen de çok süratliydin dedi, bir onu biliyorlar. O arada olmasa çok rahat dururdum. Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur 23 Ağustos 2012 Paylaş 23 Ağustos 2012 Volvonun sistemi bizde işe yaramaz. İstanbul'da o kadar ara bırakılırmı, illa bi ticari girer araya, ondan sonra seyret cümbüşü, Volvo ticarinin peşinde, o nereye volvo oraya katıldım + otomatik fren gibi, ben bu sistemi denemem şimdiden söyliyeyim Yorum bağlantısı
Şahin Topaloğlu 23 Ağustos 2012 Paylaş 23 Ağustos 2012 (düzenlendi) Yok arkadaş önümü görmeden rahat edemem ben. Sadece geceleri otobüsleri kullanırım. Ama takip mesafemi uzun tutarım.. 23 Ağustos 2012 tarihinde Şahin Topaloğlu tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Mustafa Tüfekçi 23 Ağustos 2012 Paylaş 23 Ağustos 2012 katıldım + otomatik fren gibi, ben bu sistemi denemem şimdiden söyliyeyim :D volvo bu sefer yine iyi test etmiş onların otomatik park testi daha fenaydı Yorum bağlantısı
Ali Eren 23 Ağustos 2012 Paylaş 23 Ağustos 2012 Yakıt tasarrufu için yapılabilecek en son şey bu olmalı. :i-ih: Yorum bağlantısı
İbrahim Cem Oğuz 25 Ağustos 2012 Paylaş 25 Ağustos 2012 Sefa abinin bahsettiği Volvo testini yıllar önce bir dergide okumuştum. Etkili mesafenin 6 metre olduğu ve yanılmıyorsam %20 tasarruflu olduğu söyleniyordu. Ama risklerden yukarıda bahsedilmiş zaten. Yapmayın Yorum bağlantısı
Fatih Ada 25 Ağustos 2012 Paylaş 25 Ağustos 2012 Bir ara eski Kangoo'nun fabrika verisi olan şehir dışı 4 litre kuramını yıkmak adına Rize'ye giderken ve gelirken denedim. Bir dünya ekonomi hareketim içinde en etkili olanı idi. Şehir dışı 3,2 litre'yi yakalamıştım. Bu şekilde kullanım, bir süre sonra sürücüde baş ağrısını başlatıyor, Otobüsün anaforunda sürüş ve egzos gazı nedeni ile. Nakliyeci bir arkadaşım (Yurtdışı çalışan tırları var) aynı yere giden tırların birbirini yakın takip ettiğini (rakamı atıyorum tam hatırlayamadım) en öndekinin 2000 TL yaktınığı diğerinin 1250 TL yaktığını söylemişti.. (oran buna yakın).. Yorum bağlantısı
O.Yücel Çetin 26 Ağustos 2012 Paylaş 26 Ağustos 2012 Nakliyeci bir arkadaşım (Yurtdışı çalışan tırları var) aynı yere giden tırların birbirini yakın takip ettiğini (rakamı atıyorum tam hatırlayamadım) en öndekinin 2000 TL yaktınığı diğerinin 1250 TL yaktığını söylemişti.. (oran buna yakın).. Arkadaki on numara yağ yakıyor olmasın, patrondan habersiz 1 Yorum bağlantısı
Oğuzhan Deniz 5 Ekim 2012 Paylaş 5 Ekim 2012 Bu akşam eve dönerken yine bir tırın arkasına takıldım. 70'e inip 90'a çıktığımız da oldu ama yolun büyük bir kısmını 80 km ile gittik. Sıkılmamak için arabanın içini diskoya çevirdim 90 km'lik yolculuğumu 4.7 lt/100 km benzin ortalaması ile bitirdim Daha nolcakki TSI motor çok başarılı. Bu değerlere birde düzgün çalışan LPG sistemi uygulanırsa, resmen yakmicak TSI lar. Yorum bağlantısı
Evren Erakçora 5 Ekim 2012 Paylaş 5 Ekim 2012 1500 devir altında genelde cut-off yapmazlar. Yorum bağlantısı
Evren Erakçora 5 Ekim 2012 Paylaş 5 Ekim 2012 1400 devirden sonra stop etmemek için gaz verir diye tahmin ediyorum. Fiesta da bana öyle geliyor 1400 devirin altında sanki gaz veriyor. Yorum bağlantısı
Tahir İlter 5 Ekim 2012 Paylaş 5 Ekim 2012 TSI'ın başarısız bir noktasını yazayım. Sıkışık trafikte rampa aşağı, gaz vermeden, sadece frenle ilerlerken 20 km'ye kadar yakıtı resmen içiyor. Anlık yakıt 15-20 litrelerde dolanıyor. Hız 20'yi geçmeden sıfıra düşmüyor. Aynen dikkatimi çekmişti demek ki normalmiş. Yorum bağlantısı
Oğuzhan Demir 5 Ekim 2012 Paylaş 5 Ekim 2012 Bende tırla otobüs peşine takılırdım ama wifi için abimin canı sıkılmasın diye Takip olayı tehlikeli bence büyük araç kullanan biri olarak bende çok kasılırım takipte ayağı her frene attığımda gözüm aynada kalır. Bizim konvoylarda hep az yakan öndeki olur arkadaki daha fazla fren ve gaz kullandığından. Getirisi ne olursa olsun yakın takip tehlikelidir! Yorum bağlantısı
Hasan Aksüt 6 Ekim 2012 Paylaş 6 Ekim 2012 Bizim konvoylarda hep az yakan öndeki olur arkadaki daha fazla fren ve gaz kullandığından. İyi bir nokta. Ama sistem otomatik kontrol ederse, avantajı yüksek olacaktır. Bence güzel bir teknoloji ama bizim yollarımız ve kültürümüz için uygun değil. Sanırım takip mesafesini düşük tutmak için öndeki aracın ağır taşıt olması ve hız limitlerinin düşük olması hedeflenmiş. Çok iyi tanıdığım 1-2 usta şoför ile bile kontrolü paylaşabilir miyim? Hayır! Gerçi otoyollarda ve düşük hızlarda gideceğinden emin olsam uyuma şansı yaratıyor ama güvenmek lazım. Yorum bağlantısı
Engin Özarı 7 Ekim 2012 Paylaş 7 Ekim 2012 (düzenlendi) arkadaşlar merhaba, Bayramda sakaryadan istanbula giderken aklıma otobüs arkasından eskort yapmak geldi. Mantık olarak otobüs önümde giderken onun oluşturmuş olduğu hava kanalından faydalanılabileceğimi düşündüm.Biraz ütopik olabilir ama fiziksel olarak mümkün birsey olduğunu düşünüyorum.Mantık; önümdeki otobüs rüzgarı kesiyor ve arkasında bir hava kanalı oluşturuyor bu hava kanalı boşluğundan yararlanmak sadece benim düşüncem.Ayrıca otobüsler sabit 120 km/h hızla gidiyorlar ( hız sabitleyici ile) böylece sizde makül bir hızda ve düzgün bir hızda gitmiş oluyorsunuz.Benzin/mazot sarfiyatında etkisi olduğunu düşünüyorum.Sizin fikriniz nedir ? Ben şahsen hiç tavsiye etmem. Ani bir durumda retarderi çekipde frene yüklenirse , . taksiden çok daha kısa mesafede durur 7 Ekim 2012 tarihinde Engin Özarı tarafından düzenlendi 1 Yorum bağlantısı
Fatih Ada 7 Ekim 2012 Paylaş 7 Ekim 2012 tır mitini discovery de denemişlerdi.optimum uzaklık 1 metre idi:) yüzde 25 den fazla tasarruf vardı.avrupada filolarda bu var yukarda da yazmışlar zaten.1 metrenden öte logaritmik olarak düşüyor.hatta bir yerde türbülansın olduğu yerde iyice artıyor.Aynı zamanda bunu bisikletçiler kullanır.araçlarda yüksek hızlarda özellikle 75-80 den sonra havanın etksi ile alttan geçen zaten araç ağırlığı ciddi azalıyor.ama rüzgar direci logaritmik olarak artıyor.mesela 1 tonluk arabayı 100km hıza çıkarmak için 25 beygir bile yeterli iken bunu 200 e çıkarmak için 125 beygir anca yetiyor.hele 250 olması için atıyıorum 180 beygit 300 km ye çıkması için belkide 400-500 beygir sayılar afaki.salladım.ama maaleef enerjimizin çoğu rüzgar direncine gidiyor.şu az yakıt yakan araç yarışmalrında, yada güneş pili ile çalışanalrın sürtünmen katsayıları 0.5 ler mertebesinde sanırım. vah anam vah yazıkki bizi bu konuda konuşmak zorunda bırakan insanlara.bu yakıtı bu fiyatta sattıranlara...halbuki doldur keyfini çıkara çıkara kullan ne bu gözümüz sürekli yol bilgisayrında.sürekli fiyat tabelelalrında.hayatta daha güzel şeylerde var... Yukarıda bahsetmiştim,nakliyeci arkadaşım bu şekilde kullandırıyor Gerçi bunun için çok uzağa gitmeye gerek yok,doğaya bakmak yeterli.. Kuşlarda bu sebeple (enerji kazanımı ile az enerji ile daha fazla yol katetmek için) V şeklinde uçarlar.. Bu şekilde rüzgar direnci minimize edilir.. Yorum bağlantısı
Recommended Posts