Saygın Can Oğuz 26 Haziran 2009 Paylaş 26 Haziran 2009 Adam arkadaşının latex-kauçuk ürünler yapan fabrikasını geziyordu... Bir ara bir otomatik makinenin başına geldi ve makineden su seslerin geldiğini duydu ; - Pısssst ....PAT !.....pıssst ..PAT !.....pıssst....PAT !.......... Merak edip sordu bu makinenin ne yaptığını ve neden bu seslerin geldiğini.. Arkadaşı cevapladı : - Bu makine biberon emziği yapıyor...pısst sesi kalıba gelen latexin şişirilip emzik formu aldığını , pat sesi de ucuna açılan deliğin sesini belirtir... Geziye devam edip başka bir makinenin başına geldiler. Bu makineden da benzeri sesler geliyordu ama sıralamaları farklıydı ; - Pısssst...Pısssst...Pıssssst....Pısssst ...PAT !..... Adam gene meraklanıp sordu ; - Peki bu ne makinesi ? - Bu bir prezervatif makinesidir.. - Ama neden 4 Pısst tan sonra 1 PAT sesi geliyor... Arkadaşı yanıtladı ; - Her 4 prezervatiften sonra 1 tanesinin ucunu deliyoruz da ondan.. Adam şaşkınlıkla ve biraz da kızarak sordu.. - Ama neden..? Bu yaptığınız hiç hoş değil.. Arkadaşı cevap verdi.. - Öyle ama.. O zaman da emzik işi fazla para getirmiyor... Yorum bağlantısı
Fatih Mehmet Uslu 29 Haziran 2009 Paylaş 29 Haziran 2009 Kamyon şoförünün biri kasayı fazla yüklediğinden köprünün birinin altından geçerken köprüye takılmış.Trafik kilitlenmiş tabii.Derken bi trafik polisi yaklaşmış kamyonunda oturan adama,söze bir yerden girmek için kamyoncuya; -demek köprüye sıkıştın ? demiş.zaten canı burnunda olan kamyoncu sinirle; -yok demiş köprüyü taşıyodum mazotum bitti. Yorum bağlantısı
Hüseyin Solum 1 Temmuz 2009 Paylaş 1 Temmuz 2009 > 80'lik ihtiyar 20 yaşındaki kıza aşık olur ve evlenirler. > > Küçük kasabada büyük olay yaratan evlilik memnun mesut devam ederken, > > bir yıl sonra ihtiyar karısını doğum yapmak üzere hastaneye getirir. > > Herkes şaşkınlık içindedir. > > Derken hemşire gelip adamı tebrik eder; > > "Bu mükemmel bir şey! Bu yaşta bunu nasıl başardınız? > > "Eee" der ihtiyar... > > "Motoru sıcak tutacaksın kızım!" > > Ertesi yıl ihtiyarın 20'lik karısı tekrar hamile kalır. > > Ve aynı hastaneye gelirler. > > Hemşire yine büyük bir şaşkınlık içinde... > > "Tebrik ederim, bu olağanüstü bir şey!" > > Deyince ihtiyar kıs, kıs güler, > > "Sana söyledim.Motoru sıcak tutacaksın !.. > > Bir sonraki yıl ihtiyarin karisi yine hamiledir. > > Ve karısı doğumhanede iken gelen hemşire ihtiyara; > > "Vay be ne erkekmişsin!" der. > > İhtiyar, "Motoru sıcak tutacaksın" diye cevap verince; > > Hemşire dayanamaz ve atılır: > > "Eh artık yağı değiştirsen iyi olacak. Bu defa ki zenci!" Bizim Uluslararası TEMEL Temel İtalya'da Fiat fabrikasında çalışan bir işçi... O zamanki Sovyet lideri Krusçev resmi bir ziyaret için İtalya'ya gelmiş.Programda Fiat tesisleri de var. Fabrikanın tezg Yorum bağlantısı
Hüseyin Solum 1 Temmuz 2009 Paylaş 1 Temmuz 2009 > > Adam markete girer ve bir kova, 10 kg.lık bir boya, bir kaz > > ile iki tavuk alır. Satıcı aldığı malzemeleri dükkanın > > dışına kadar taşımasına yardim eder. Adam bunlari eve kadar > > nasıl taşıyacağını kara düşünürken yanına bir kadın yanaşır > > ve bir adres sorar. > > > > Adam cevaplar; > > - "Orayı biliyorum yürüyerek gidebiliriz, benim evime çok > > yakin ama bu yükleri nasıl taşıyacağımı düşünüyorum." > > - "Çok kolay," der kadın. "Boyayı kovanın içine koy ve bir > > elinle tut; iki tavuğu da koltuk altlarına yerleştir, diğer > > elinle de kazı tut" der. > > Adam kadının dediği gibi yapar. Eve doğru yürürlerken adam; > > > > - Şurası biraz kestirme oradan daha çabuk varırız. > > - Olmaz !!! der kadın. "Ya o tenhada beni duvara dayayıp > > eteğimi kaldırıp bana tecavüz edersen? > > - "Yapma kadın, bu kadar yüküm var. Allah askına bunları > > bırakıp bu dedigini nasıl yaparım saçmalama." > > > > kadın; > > - kazı yere koyarsın, kovayı üstüne kapatır boyayı da > > kovanın üstüne koyarsın. Adam sorar : > > > > - "Peki Tavuklar Ne Olacak ? > > > > "-Tavukları ben tutarım > > Yorum bağlantısı
Levent Erdoğan 24 Temmuz 2009 Paylaş 24 Temmuz 2009 Adamin birisi sehirlerarasi yolcu tasimaciliginda kullanmak üzere Ford minibüs satin alir. Ilk sefere çikacagi gün çok heyecanlidir. Yolculari tepelemeye doldurur ve yola çikar. Fakat minibüsü öyle hizli kullanmaktadir ki minibüsün en arka koltugunda oturan 60 yaslarinda bir ihtiyar amca soföre: -"Yavrum biraz yavas gitsene kaza yapacaksin." deyince soför heyecanla, -"Beybaba sen Ford minibüsü bilir misin?"der. Ihtiyar adam Hayir bilmiyorum" deyince soför " O zaman otur yerine bir daha isime karisma" der. Neyse seyahat bu sekilde devam eder.Ileride keskin bir virajdan 120 Km hizla dönünce uçuruma yuvarlanmaktan sonanda kurtulurlar.Bu arada minibüsteki yolculardan orta siralarda oturmakta olan orta yasli bir kadin: -"Soför bey rica ederim yavas git, evde çoluk çocugumuz bekliyor" deyince soför kadina "Abla sen Ford minibüsü bilir misin?" deyince kadin "hayir nereden bileyim" der. Soför bunun üzerine "O zaman sus, bana müdahale etme" der. Yola devam ederler.Artik minibüs öyle süratli gitmektedir ki herkesin yüregi agzinda soförün insafa gelmesini bekler. Soförün saginda oturan adam dayanamayip: -"Soför Bey, yavas gitsene canina mi susadin" deyince soför: -"Abi sen Ford minibüsü bilir misin?" deyince, adam: -"Evet ulan biliyorum ne olacak! der. Bunun üzerine soför heyecan içerisinde -"Iyi o zaman çabuk söyle bunun freni nerede ??? Yorum bağlantısı
Murat Dere 24 Temmuz 2009 Paylaş 24 Temmuz 2009 ben fıkra anlatmıyorum... anlatınca siliyorlar güzelim fıkralarımı. ne fıkralar gitti öyle birbirinden komik... Yorum bağlantısı
Hüseyin Solum 25 Temmuz 2009 Paylaş 25 Temmuz 2009 Sandaletler >> >>Bir adamla karısı Mısır'da eski bir çarşıda geziyorlarmış. Ayakkabı >>satılan bir dükk Yorum bağlantısı
Hüseyin Solum 5 Ağustos 2009 Paylaş 5 Ağustos 2009 (düzenlendi) Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş Evrim ne güzellikler yaratıyor! diye düşünüp mest oluyormuş. Birden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovalamaya başlamış Adam bütün gücüyle kaçıyormuş ama her arkasına bakışında ayının daha hızlı olduğunu fark ediyormuş. Dakikalarca süren bir kaçışın sonunda adamın ayağı yerdeki bir dala takılmış, ayı adamın üzerine atlamış, pençesini kaldırmış, tam vurmaya hazırlanırken adam - 'Allahım! diye bağırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, ormandaki nehir bile akmaz olmuş, bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık huzmesi adamın üzerine parlamış. Çok derinden gelen ilahi bir ses adama; - 'Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bağladın, sana bu durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım?' demiş. Adam utanç içinde:- 'Biliyorum bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksızlık, ama hiç olmazsa ayıyı dindar yapabilir misin?' demiş. - 'Peki' diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış her şey eski haline dönmüş. Ayı pençesini indirmiş, iki pençesini de göğe doğru çevirmiş ve konuşmaya başlamış; - 'Allahım, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun bana verdiğin nimetlere... 5 Ağustos 2009 tarihinde H tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Çağatay Demir 5 Ağustos 2009 Paylaş 5 Ağustos 2009 Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş Evrim ne güzellikler yaratıyor! diye düşünüp mest oluyormuş. Birden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovalamaya başlamış Adam bütün gücüyle kaçıyormuş ama her arkasına bakışında ayının daha hızlı olduğunu fark ediyormuş. Dakikalarca süren bir kaçışın sonunda adamın ayağı yerdeki bir dala takılmış, ayı adamın üzerine atlamış, pençesini kaldırmış, tam vurmaya hazırlanırken adam - 'Allahım! diye bağırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, ormandaki nehir bile akmaz olmuş, bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık huzmesi adamın üzerine parlamış. Çok derinden gelen ilahi bir ses adama; - 'Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bağladın, sana bu durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım?' demiş. Adam utanç içinde:- 'Biliyorum bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksızlık, ama hiç olmazsa ayıyı dindar yapabilir misin?' demiş. - 'Peki' diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış her şey eski haline dönmüş. Ayı pençesini indirmiş, iki pençesini de göğe doğru çevirmiş ve konuşmaya başlamış; - 'Allahım, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun bana verdiğin nimetlere... Çok güzel Yorum bağlantısı
Halil Erdoğan 7 Ağustos 2009 Paylaş 7 Ağustos 2009 (düzenlendi) Temel bir yarışmaya katılıp kazanır, ve kendisine bir kitap hediye edilir. >> Kitabın adı düz mantıkdır. Temel hediyeyi alırken sorar >> -Bu kitapta ne yaziyo? >> -okuyunca ogrenirsin... >> -ben onunla ugrasamam, anlat bakıyım sen bana der. >> bak simdi; senin evinde akvaryum var mi mesela? -evet var... >> -o zaman icinde su da vardir? -evet var... >> -içinde su varsa balik da vardir.... >> -evet var... >> >> -balik varsa hayvanlari da seviyosundur sen? >> -evet.... >> -hayvanlari seviyosan insanlari da seversin heralde? >> -evet... >> -o zaman senin sevgilin de vardir? >> -evet var. >> -yasli gorunuyorsun o zaman senin karin vardir? -evet >> var. -e karin olduguna gore de, homoseksuel diilsindir? >> -evet. -bak gordun mu?... >> Temel cok etkilenir! kitabi alir koltugunun altina eve dogru >> giderken >> Dursun'u gorur... >> Dursun sorar; -Temel o ne? >> -duz mantik kitabi! >> -nasi bisey bu anlat bakiim... >> >> -bak simdi; sizin evde akvaryum var mi? >> -yook! >> -o zaman sen ib..esin.... 7 Ağustos 2009 tarihinde Halil Erdo?an tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Emre Özen 10 Ağustos 2009 Paylaş 10 Ağustos 2009 bir fıkrada benden olsun adamın birisi ücretli tuvalet işletmektedir ve karşı tuvelete müşteri çok gelir kendi yerine 3-5 müşteriden fazla gelmez diğer adam lavabodan çıkanlara çikolata kek gibi şeyler ikram eder ve böyle cezbeder insanları .. bizim ki düşünmeye başlar acaba ne yapsamda müşteri çeksem diye jetonlu sistem yapar her kabine ve jetonu atınca müzik çalıcaktır..ilk müşterisi merak eder ve gelir içeriden çıkar fermuarı çeker ve ohh bee der gayet rahat gözükmektedir adam sorar nasıl buldunuz yeni sistemi ne çaldı sizde der teşekkürler çok güzel sistem içeride soft bi müzik çalıyodu demiş 2. müşteri gelmiş bağırarak çıkmış sertçe kapamış fermuarı " yeahhh!! işte bu adamım" diye bağırmış adam sormuş ne çaldı diye içeride süper bi death metal çalıyordu demiş .. 3. müşteri gelmiş ve atmış jetonu sonra çıkmış nasıl sinirli etrafa küfürler saçıyormuş adam sormuş ne çaldı efendim rahatladınız mı ? adam cevap vermiş : "Ulan ben böyle tuvaletin tuvalet bekçisinin ta . . ........ içeride İstiklal Marşı çıktı ayakta s.........m ! " Yorum bağlantısı
Yurdaer Elay 12 Ağustos 2009 Paylaş 12 Ağustos 2009 Temel’in Tekniği Japon' un biri Rize'de bir kahveye girmis ve herkese kafa tutmuş: “Var mı aranızda delikanlı? Varsa çıksın dışarı.” Temel kapıya doğru yürümüş: “Çıkıyorum ulan! Görelim bakalım erkekliğini.” Birkaç dakika sonra Temel ağzı burnu dağılmış bir vaziyette kahveye geri dönmüş... Peşinden de Japon kasılarak içeri girmiş ve kahvedekilere Temel’i göstererek: “Ona Toyokumi ustanın Katakori tekniğiyle vurdum.” Ertesi gün Japon yine gelmiş. Yine meydan okuma. Yine Temel’den rest… Ve birkaç dakika sonra kapıda yine ağzı burnu dağılmış bir Temel. Ve peşinden kasılarak yaptığı oyunu açıklayan Japon: “Ona Kuyotomi ustanın Kihotomi tekniğiyle vurdum.” Ertesi gün yine aynı hikaye. Dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmiş Temel ve hergün değişik bir stil kullanan Japon: “Ona Toyohama ustanın Kimanto tekniğiyle vurdum.” “Ona Tiyotoki ustanın Kohimato tekniğiyle vurdum.” Bu böyle bir hafta devam etmiş. Ve sekizinci gün Japon yine kahveye gelip yine herkese kafa tutmuş. Japon’un restini gören yine Temel olmuş tabii... Birkaç dakika sonra herkes yine suratı dağılmış bir Temel beklerken bu kez Japon ağız burun dağılmış, hoşaf, kanlar içinde kapıda belirmiş. Temel de hemen arkasından girmiş içeriye ve Japon’u göstererek: “Ona Toyotanın Krikosuyla vurdum” demiş... Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 20 Ağustos 2009 Paylaş 20 Ağustos 2009 Haram(sözüm meclisten dışarı) doğu anadoluya tayini çıkmış ve bir ilçede ev bakan arkadaşa ev sahibinin evdeki musluklarla ilgili açıklaması, - burası mutfak musluğu, kaçak - burası banyo musluğu, kaçak - burası lavabo, bu saate bağlı. arkadaş da gayriihtiyari; amca hepsi kaçağa bağlı da bu neden saate bağlı? diye sorduğunda aldığı cevap harika, yavrum biz burada otururken burada abdest alıyorduk, haram karışmasın... Gusül abdesti nolacak Yorum bağlantısı
Yurdaer Elay 20 Ağustos 2009 Paylaş 20 Ağustos 2009 Gusül abdesti nolacak Kazanda su kaynatıp teştin içinde yıkanıyolardır belki :lol2: Yorum bağlantısı
Levent Ayhan 21 Ağustos 2009 Paylaş 21 Ağustos 2009 Temel’in Tekniği Japon' un biri Rize'de bir kahveye girmis ve herkese kafa tutmuş: “Var mı aranızda delikanlı? Varsa çıksın dışarı.” Temel kapıya doğru yürümüş: “Çıkıyorum ulan! Görelim bakalım erkekliğini.” Birkaç dakika sonra Temel ağzı burnu dağılmış bir vaziyette kahveye geri dönmüş... Peşinden de Japon kasılarak içeri girmiş ve kahvedekilere Temel’i göstererek: “Ona Toyokumi ustanın Katakori tekniğiyle vurdum.” Ertesi gün Japon yine gelmiş. Yine meydan okuma. Yine Temel’den rest… Ve birkaç dakika sonra kapıda yine ağzı burnu dağılmış bir Temel. Ve peşinden kasılarak yaptığı oyunu açıklayan Japon: “Ona Kuyotomi ustanın Kihotomi tekniğiyle vurdum.” Ertesi gün yine aynı hikaye. Dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmiş Temel ve hergün değişik bir stil kullanan Japon: “Ona Toyohama ustanın Kimanto tekniğiyle vurdum.” “Ona Tiyotoki ustanın Kohimato tekniğiyle vurdum.” Bu böyle bir hafta devam etmiş. Ve sekizinci gün Japon yine kahveye gelip yine herkese kafa tutmuş. Japon’un restini gören yine Temel olmuş tabii... Birkaç dakika sonra herkes yine suratı dağılmış bir Temel beklerken bu kez Japon ağız burun dağılmış, hoşaf, kanlar içinde kapıda belirmiş. Temel de hemen arkasından girmiş içeriye ve Japon’u göstererek: “Ona Toyotanın Krikosuyla vurdum” demiş... harika.... gülmekten yarıldım sabah sabah Yorum bağlantısı
Okyay Pay 10 Eylül 2009 Paylaş 10 Eylül 2009 Karı koca bir barda oturuyorlar. Önlerindeki ickileri yudumlarken bardan içeri hoş bir hatun girer.. Bizimkilerin yanına gelir, adama sarılarak öper. Karısına aldırmadan: - Nasılsın hayatım? Epey oldu görüşemedik? Diyerek başka bir masaya gidip oturur. Adamın karısı dayanamayarak sorar: - Kim bu kadın? Adam sakin bir sesle yanıtlar: - Senden saklayacak değilim. Metresim! Kadın çıldırır: - Ne bu ne cüret! Bu ne ahl Yorum bağlantısı
İlknur Öztürk 26 Eylül 2009 Paylaş 26 Eylül 2009 3 adam oturmuş eşlerine aldıkları hediyelerden bahsediyorlarmış birincisi demiş ki, "karıma öyle bir hediye aldım ki, 6 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor." diğer ikisi anlamamışlar. "ne aldın?" diye sormuşlar. "beyaz bir porsche aldım. çok mutlu oldu." diye cevap vermiş. ikinci adam demişki, "ben de geçen doğum gününde karıma 4 saniyede 0'dan 100'e çıkan bişey almıştım." hemen anlamışlar tabi ki: "heey, yoksa ferrari mi aldın?" adam gülümsemiş: "evet, kıpkırmızı bir ferrari aldım. gerçekten de ona çok yakıştı." demiş. bu sefer üçüncü adama sormuşlar: "peki sen ne aldın karına?" adam demiş ki: "ben öyle bişey aldım ki; sadece 2 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor." adamlar şaşırmışlar: "atıyorsun!" demişler, "öyle bir araba olmaz ki!" adam cevap vermiş:"araba aldığımı kim söyledi, terazi aldım" demiş. Yorum bağlantısı
Fahrettin Karakoç 17 Ekim 2009 Paylaş 17 Ekim 2009 KITLAMA ÇAY İÇMENİN ÖYKÜSÜ Doğu Anadolu'da, çay içilirken genellikle şeker çaya karıştırılmıyor, kıtlama yapılıyor... Bunun çıkışı ise çok ilginç… Eskiden İran'da çaya tatlandırıcı olarak hurma ve üzüm katılıyordu. İngilizler İran'a şeker satmaya kalktıklarında bunu başaramadılar. Sonra İranlı Mollalarla irtibat kurdular. İngilizler Mollaların vereceği fetva karşılığında kazancın % 10′nu teklif ettiler… Nitekim bir Cuma Namazı'nda (İran'da Cuma Namazları o bölgenin en büyük camisinde ve çok kalabalık olarak kılınıyor) Cuma Hutbesi'nde Mollalar şu vaazı verdi: "Siz Allah'ın nimeti olan hurma ve üzümü nasıl olur da çaya katarsınız! Bundan böyle çaya şeker katacaksınız!" Bu vaazdan sonra İranlılar çaya şeker katmaya başladılar.İşler yoluna girince İngilizler Mollalara verdiği % 10 payı satışların iyi gitmediği gerekçesiyle vermemeye başladı. Bunun üzerine Mollalar ikinci bir fetva verdi Cuma Hutbesi'nde: "G Yorum bağlantısı
Vural Sarı 17 Ekim 2009 Paylaş 17 Ekim 2009 Fahrettin Hocam güzel yorumlamış.Altına imzamı atıyorum. Yorum bağlantısı
Bahtiyar Aydoğdu 13 Kasım 2009 Paylaş 13 Kasım 2009 VESIKALIK FOTOGRAF Dursun iş için müracaatta bulunmuş. İşe alınması için bazı evraklarla birlikte 8 adet de vesikalık fotoğraf istemişler. Ancak Dursun vesikalık fotoğrafın ne olduğunu bilmiyormuş. Hemen akıl hocası Temelin yanına koşmuş. Durumu anlatmış. Temel: Bildiğim kadarıyla vesikalık fotoğraf belden yukarı çekilen fotoğraftır. Sen şuraya çukur kaz içine gir. Bende fotoğraf makinesi getireyim. Fotoğrafını çeker veririz demiş. Dursun başlamış çukur kazmaya, temel fotoğraf makinesi getirmeye gitmiş. Temel bir de gelmiş ne görsün. Dursun 8 tane çukur kazmış. Temel: Ula Dursun niye 8 çukur kazdın demiş. Dursun: 8 vesikalık lazım ya Temel: Ula salak ben zaten 8 tane fotoğraf makinesi getirmiştim Yorum bağlantısı
Recommended Posts