İçeriğe Yönlendir

Fıkralar


Cihaner Öztürk

Recommended Posts

Mahmut Yıldız

Bir profesör, yüksek lisans öğrencilerine pazarlama kavramlarını anlatıyordu:

1. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz ve yanına giderek.

"Çok zenginim. Evlen benimle!" dediniz. Bu, doğrudan ,pazarlamadır.

2. Bir grup arkadaşınızla katıldığınız partide büyüleyici bir kız gördünüz. Arkadaşlarınızdan biri kızın yanına gitti ve sizi işaret ederek kıza

"O çok zengin. Evlen onunla!" dedi. Bu, reklamdır.

3. Katıldığınız partide büyüleyici bir kız gördünüz ve yanına gidip telefon numarasını aldınız. Ertesi gün arayıp "Çok zenginim. Evlen benimle!" dediniz. Bu, tele-pazarlamadır.

4. Katıldığınız partide büyüleyici bir kız gördünüz. Kalkıp kravatınızı düzelttiniz, ona doğru yürüyüp içkisini tazelediniz, arabanın kapısını açtınız, çantasını düşürünce eğilip aldınız, küçük bir gezinti teklif ettiniz ve sonra "Bu arada ben çok zenginim. Benimle evlenir misin?" dediniz. Bu, halkla ilişkilerdir.

5. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz. Yanınıza geldi ve

"Duyduğuma göre çok zenginmişsiniz. Benimle evlenir misiniz?" dedi. Bu, marka bilinirliğidir.

6. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz. Yanına yaklaşıp

"Ben çok zenginim. Evlen benimle!" dediniz. Suratınıza okkalı bir tokat yapıştırdı. Bu, müşteri geri bildirimidir.

7. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz. Yanına yaklaşıp "Ben çok zenginim. Evlen benimle!" dediniz. O da sizi kocasıyla tanıştırdı. Bu, arz-talep uyuşmazlığıdır.

8. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz. Yanına yaklaştınız, ama siz bir şeyler söyleyemeden önce biri gelip ona "Ben çok zenginim. Benimle evlenir misin?" dedi ve kız onunla gitti.

Bu, sizin pazar payınıza göz koyan rekabettir.

9. Katıldığınız bir partide büyüleyici bir kız gördünüz. Yanına yaklaşıp "Ben çok zenginim, evlen benimle!" diyecekken karınız geldi. Bu, yeni pazarlara girememektir...

  • Beğen 7
Yorum bağlantısı
Hikmet Demirtaş
(düzenlendi)

İş başka arkadaşlık başka

Temel acele acele Dursun’un kapısını çalar. Dursun sorar:

-”Uşağum ne bu telaşın ?”

Temel:

-”Sana ağrı kesici yerine zehir vermişim ”

Dursun:

-”Eyvahh! Ne olacak şimdi?”

Temel:

-”Ne mi olacak. Zehir daha pahalı 5 milyon daha vereceksin”

EDİT; eksik satır

tarihinde Hikmet Demirtaş tarafından düzenlendi
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Şehit Mustafa Yaman

Mustafa bi gelsin de o zaman bombayı gör :p

Ohoo. Bu fıkralar eskidi artık.

Ben de anlatayım bari: Maliyecinin biri.. :D:p

Yorum bağlantısı
  • 2 hafta sonra...
Hikmet Demirtaş

.

“Bir davada tanıklık etmesi için kürsüye yaşlı bir teyzeyi çağırırlar.

Kadın yerine oturur ve davalının avukatı kadına yaklaşır...

- Bayan Jones... Beni tanıyor musunuz?

Yaşlı teyze cevap verir :

- Ah evet Bay Williams sizi çocukluğunuzdan beri tanıyorum. Siz taa o zamanlar bile aileniz için tam bir baş belasıydınız. Sürekli yalan söylüyorsunuz, karınızı komşunuzla aldatıyorsunuz, en yakınım dediğiniz insanların arkasından konuşuyorsunuz, 2 dolar fazla kazanmak için herkesi satarsınız...

Davalının avukatı başta olmak üzere bütün salon şok olur. Adam ne yapacağını bilemez bir halde kadına tekrar sorar :

- Peki Bayan Jones, ya karşı tarafın avukatını tanıyor musunuz?

Kadın yine cevaplar :

- Elbette tanıyorum. Çocukluğumda ona dadılık yapmıştım.. Tembel, ödlek ve alkolik adamın tekidir.. Etrafında bir tek dostu yoktur ve herkes onun hala geceleri altına kaçırdığını söylüyor..

Yine herkes şokta.. Bütün salonu bir uğultu kaplar.. Hakim kürsüye tak tak tak vurup herkesi susturur ve her iki tarafın avukatını da kürsüye çağırır ve ikisine de eğilmelerini söyleyerek kulaklarına şunu fısıldar...

- Eğer bu kadına beni tanıyıp tanımadığını sorarsanız ikinizi de harcarım...”

sevgilerle

  • Beğen 10
Yorum bağlantısı
Barış Kalkan
(düzenlendi)

:))

güzel fıkra hikmet abi :)

tarihinde Barış Kalkan tarafından düzenlendi
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya

Hikmet Abi çok güzeldi. Çok güldüm. Bu fıkra aslında Türk fıkrası gibi olmuş :D

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mahmut Şahin

güldürüşlüymüş. kadın her yerde kadın işte.

Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız

Çok güzel fıkra, elinize sağlık.

Bir tane de benden:

Adam açtığı dava için tanık aramak için "Tanıklar Kahvesi"ne gitmiş. İçerisi okey oynayan adamlarla doluymuş. Demiş ki:

-Bana alacak verecek davasında tanıklık edecek adam lazım

İçeriden biri ortadan taşı çekmiş;

-Daha vermedi mi şerefsiz? demiş.

Adam, yok borçlu olan benim deyince başka biri okeyi vurmuş:

-Kaç kere öedeyeceksin

  • Beğen 4
Yorum bağlantısı
  • 3 hafta sonra...
Murat Dere

Benzer konular birleştirildi..

İyi yapıldı, aferin sana. Başın göğe ermiştir artık. :crazy:

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Ersen Tapan

İyi yapıldı, aferin sana. Başın göğe ermiştir artık. :crazy:

:tongue2:

Yorum bağlantısı
Abdurrahman Balaban

1-Her erkekte bulunur

2-Uzunu vardır kısası vardır

3-Evlenince eşi de kullanır

Bilin bakalım nedir?

Yorum bağlantısı
Murat Dere

1-Her erkekte bulunur

2-Uzunu vardır kısası vardır

3-Evlenince eşi de kullanır

Bilin bakalım nedir?

Keşke altına tersten "soyadı" yazsaymışsın. ;)

  • Beğen 5
Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...