Mehmet Kaya 23 Mart 2015 Paylaş 23 Mart 2015 Hakikaten... Kimdi oynayan ? O mu, ben mi?1-Kimin tutukuları tatmin oldu ? Benim mi oğlumun mu ? İçeri girdim oğlumun gözlerinden mutluluk gözyaşı gelirken kulağına fısıldadım: 2-" Bugün buraya gelmeseydik, nereye gitmek isterdin ?" "Babacığım, kipanın karşısında park var ya, orda zıplama yeri var. kemerle her yerinden lastik iplere bağlıyorlar yayların üstünde havaya zıplıyorsun ya... Geç değilse oraya gidelim mi? " 3-Hala benımle konuşabildiği ve onu dinleyebildiğim için şükrettim Allah'a.. "Haydi ! Beraber zıplayalım , gidiyoruz " ! ! ! 1- Şu anda bizler kendi yapamadıklarımızı çocuklarımızın yapması için onlara yükleniyoruz. 2- Onların neden zevk aldığı değil bizim neden zevk aldığımız konusunu bırakıp onlara çocukluklarını yaşatmak en güzeli. 3-Şükür 2 Yorum bağlantısı
Cem Dilmen 23 Mart 2015 Paylaş 23 Mart 2015 Elinize sağlık Caner Bey hakikaten hoş ve güncel mesajlar veren bir yazı olmuş... 1 Yorum bağlantısı
Misafir 23 Mart 2015 Paylaş 23 Mart 2015 Yüreğine sağlık abi yine tebessüm ve duygu dolu anlar yasattin okurken Yorum bağlantısı
Murat Dere 23 Mart 2015 Paylaş 23 Mart 2015 Zevkle okuyorum yazılarını Caner. Oğullarımız tanışsaydı çok iyi anlaşırlardı. 1 Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 24 Mart 2015 Yazar Paylaş 24 Mart 2015 teşekkür ederim hepinize ) Çağla çıksaydı ikram ederdim size:) Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 1 Nisan 2015 Yazar Paylaş 1 Nisan 2015 Sabah sabah kalkacan abdes mi alacam baba ? Geçecen onu... Zati ayak yıkamaya tilt olurum. Te göbeğime kadar ayağı kaldıracan da lavaboya atacan..la gtmden kemiğim cıkacak gibi tersine tersine , L harfi gibi nasıl kaldıracam?? ıkına ıkına bide... zati abdest aldım mı, dursun iki üç saat diye önce çişimi yaparım sonra abdest alırım. Abdesti de alnca " Dım " diye damlar gene donuma arta kalan... Peçete neym mı koysak ki dona düşmesin o son damla..? La donu kim takar hıyar, abdest gitti bi kerem ben donu neylerem ? Çaktırma canerim , haberin yokmuş gibi devam et sen... Yukardaki konuşma ve olaylar istisnasız her sabah yaşarım beyler bayanlar. bazen yatar uyurum bazen kalkarım. Hele paraya neym ihtiyacım varsa kesin kalkarım E ama namaz bu ama arkadaş..Asker arkadaşım değil ki? kalkıp kılmam lazım .Şart bi de. İlla kılacan. Yav farz mı bunu yapmam ya? ( evet farz ... ) O zaman bölüm iki başlıyor: Sen farzı kıl geç napcan sünneti? Onu peygamber kılardı, senin neren benzer ona? kıl farzını yat uyu...derim Halbuki koca peygamber bile 2 sünnet kılıyorsa , lan hıyar senin 1200 kılman lazım ...diyemem . Baktım boyle olmuyor , kendi kendimi yonetemeyecek kadar zavallıyım, bir tarikata kaydoluyum az eğitim alayım dedim. Şimdi burdaki mantık şu: Burada tavlama yapıyorlar. Demiri tavlarsan daha sert olur gibi düşün. Sen çiğ sütsün. Açıkta dursan bozulursun . Ama seni burada kaynatıyorlar. Sonra ister masanın üstüne koymuşlar ister güneşin alnına koysunlar hiç bişey koymuyor... Türlü türlü eziyetler, yüklenmeler , haksızlıklar yaşatıyorlar ..."Motor açılıyor" yani... Belki ilerde bunları da yazarım ama şu an yaşadığım tecrübeleri sizinle hem paylaşmak hemde yazıyı uzun tutmamak için kısa kesiyorum. Lakin şunu bilin, acaip güzel ve eğlenceli zaman geçiriyorum. Gelen insanlar da şahsa münhasır yaradılışta Zaten onlar da beni görünce gülüyor ( Hocam adam içki içmiş gelmiş diyorum, ulan zaten burda ayık adamın işi ne ? Yanlışını biliyor ki gelmiş sen kendine bak diyor..) Çakmakları saklamak lazım, tekkeyi uçuracaktı herif.. Sonuç ? Sonuç şu: Artık sabahları yukardaki konuşma bitmedi ama profesyonelleşti. Üstelik her ezan okundugunda olmaya başladı. Eskiden ikindi neydi ya? duymazdım bile. işim gücüm yok bi de akşam mı kılacam ? " bırak allaseğsen" derdim. Şimdi şöyle: Ezan okunmadan uyanıyorum. - "yat olum daha 10 dakka var " diyo şerefsiz... - hoşgeldin babalık.. sen uyanıksın ?? ben niye uyuyum? - kendi kendinle konuşma uyu sen, delimisin nesin? - Vay ! Geçecen onu bi çekil.. - valla helal sana o kadar iş yapıyorsun ediyorsun bu yaşta gene de kalkabiliyorsun bravo valla.. ( gurur saldırısı ) - sittirtme belani çekil git.. - oho sen zaten kufur ediyosun senın namazın zaten kabul olmaz.Kılma yat !... ( kesin soyler bunu ) - anlaşıldı..., Euzubismilllahi... ( anında sesszilik olur..3-4 dakika sürer. hemen abdest almaya gider gelir ezanı beklemeye başlarım ) Oturdugum anda gelir gene... 3 saat namaz mı kılacan şimdi? kılınca yat zati yorgunsun ...dan bi başlar......, geceye kadar devam eder. Bu aralar bu numaraları yemediği için daha bel altı vurmaya başladı. Bende bu aralar diğer silahlarımı öğrenmeye başladım. Çünkü sadece namaz yetmiyor. Ezanlar arası zamanda da saldırıya ugruyorum artık. Sadaka, özür dileme, tevbe etme, olana şükretme, insanlara teşekkür etme gibi çeşit çeşit silahlar var bildiğiniz gibi, onları kullanmaya başladım. Söyleyin CNN 'e ,Körfez savaşı halt etmiş...! Burada yıllarca yetiştirip büyüttüğüm, canı ne isterse yedirip içirdiğim ve istihbarati son derece kuvvetli bir düşmanla savaş halındeyım. Kaleden top atışına kadar nükleer bombasına kadar herşeyı var. Beni benden iyi biliyor yeminlen.. Hani müttefikin kuvvetliyse anca yenersin. Yoksa Terrier gibi veya kaniş gibi gezdirir seni boynundaki tasmanla... 24 Yorum bağlantısı
Aydın Sert 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Valla Caner hocam ağzınıza, ellerinize sağlık. Aslında benim de nefsimle böyle bir mücadeleye ihtiyacım var. Hep diyorum tamam bu sefer kesin ama olmuyor bir türlü... Bir bahane lazım diyorum, bakıyorum 3-5 gün, o kadar... Evet bir şekilde başlamam lazım, hep bir musibet bekliyoruz. Yanlış yapıyoruz. Bakalım hayırlısı hakkımızda... 3 Yorum bağlantısı
Ayhan Asil 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Ellerinize sağlık hocam herzamanki gibi harika bir yazı olmuş, genelimizi betimlemişsiniz. 1 Yorum bağlantısı
Misafir 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 (düzenlendi) Şimdi şöyle: Ezan okunmadan uyanıyorum. - "yat olum daha 10 dakka var " diyo şerefsiz... - hoşgeldin babalık.. sen uyanıksın ?? ben niye uyuyum? - kendi kendinle konuşma uyu sen, delimisin nesin? - Vay ! Geçecen onu bi çekil.. - valla helal sana o kadar iş yapıyorsun ediyorsun bu yaşta gene de kalkabiliyorsun bravo valla.. ( gurur saldırısı ) - sittirtme belani çekil git.. - oho sen zaten kufur ediyosun senın namazın zaten kabul olmaz.Kılma yat !... ( kesin soyler bunu ) - anlaşıldı..., Euzubismilllahi... ( anında sesszilik olur..3-4 dakika sürer. hemen abdest almaya gider gelir ezanı beklemeye başlarım ) Oturdugum anda gelir gene... 3 saat namaz mı kılacan şimdi? kılınca yat zati yorgunsun ...dan bi başlar......, geceye kadar devam eder. Bu aralar bu numaraları yemediği için daha bel altı vurmaya başladı. Bende bu aralar diğer silahlarımı öğrenmeye başladım. Çünkü sadece namaz yetmiyor. Ezanlar arası zamanda da saldırıya ugruyorum artık. Sadaka, özür dileme, tevbe etme, olana şükretme, insanlara teşekkür etme gibi çeşit çeşit silahlar var bildiğiniz gibi, onları kullanmaya başladım. Söyleyin CNN 'e ,Körfez savaşı halt etmiş...! Burada yıllarca yetiştirip büyüttüğüm, canı ne isterse yedirip içirdiğim ve istihbarati son derece kuvvetli bir düşmanla savaş halındeyım. Kaleden top atışına kadar nükleer bombasına kadar herşeyı var. Beni benden iyi biliyor yeminlen.. Hani müttefikin kuvvetliyse anca yenersin. Yoksa Terrier gibi veya kaniş gibi gezdirir seni boynundaki tasmanla... Şimdi şöyleden öncesini yıllar önce aştım ama sonrasını yıllardır yaşıyorum. Rabbimin izni ile umarım bir gün tam olmasada şeytanın artık yanaşamayacağı ve zorlanacağı şekilde ortak olamaycakları haline getirip yeneceğim bu nefs belasını. Eline diline sağlık. 1 Nisan 2015 tarihinde Oktay Toker tarafından düzenlendi 2 Yorum bağlantısı
Serkan Karadağ 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Vay arkadaş, bu nefis herkese aynı numarayı yapıyormuş. 1 Yorum bağlantısı
Ertan Alptekin 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Gerçekten durumlar böyle. Tam niyetlenirken bir şey çıkarır, uğraştırır o namazı kıldırmamak için elinden geleni yapar. Şimdi de ikindi namazı için bekliyordum. Bunu okuyunca şeytanın beni bilgisayar başında beklettiğini düşündüm. Allah razı olsun abi, ağzına eline sağlık... 2 Yorum bağlantısı
Mustafa Çayır 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 baktım ki Caner abi yazmış yazıyı. dedim ki zaten çok güzel yazmıştır, önce beğendim. sonra okudum. boşuna beğenmemişim 1 Yorum bağlantısı
Emre Ünal2 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Caner Bey müsaade var ise bu yazınızı isim vermeden bir velinin çocuğu hakkındaki düşünceleri ve öğretmenlerin çıkarması gereken dersler anlamında "Öğretmenlik Uygulaması" dersinde isterim. 1 Yorum bağlantısı
Furkan Avcı 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Sabah namazına kalkar iken alarm çalıyorsa alarmı kapatmadan önce euzu besmele çekin, geri yatmassınız, abdest almaya giderken bi euzu besmele daha çekin, kahrolmaya başlayacak arkadaş hele bir de istikamete yöneldin mi, Arkadaşın işi bitmek üzeredir seninle az daha oynar seninle orayı da atlattın mı durmaz orda ne etsin seni.... 4 Yorum bağlantısı
Misafir 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 Elinize emeginize yüreğinizesağlık Caner bey... Nefisle ölmek yakışmaz bize derdi bir şair,Negüzel anlatmışsınız nefs-i savaştaki kılıç kalkanı... şairin dizeleriyle bitireyim bari... Saygılarımla... ,,Nefes kesilmeden nefsin sesini kesmek gerek...kesemezsen sesini nefsin ,nefesin yetmez son demde şahitlige ,gidersin öyle ama nefissiz degil ,,, Yorum bağlantısı
Cüneyt Demir 1 Nisan 2015 Paylaş 1 Nisan 2015 (düzenlendi) Anlatmak istediğinizi başarılı bir üslupla anlatmışsınız.Elinize sağlık.Edebi tecrübeniz ve nefsi terbiyeniz takdire şayan. 1 Nisan 2015 tarihinde Cüneyt Demir tarafından düzenlendi 1 Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 6 Nisan 2015 Yazar Paylaş 6 Nisan 2015 (düzenlendi) Hacı abi akşama senın parayı getiriyim mı ? - getir getir .. getir de ben evde olmam. - Napıyım ben komşuya mı bırakıyım ? - aman sakın ha.. onun borcu çok. oğlan everdi , yer benim parayı... - E napıyım ? - al şu anahtarı, camıye bırak. 32 numara. - 32..tamam hadi allasmalladık - hadi yiğenim ... Verdiği anahtar, ayakkabı kutusunun anahtarı.posta kutusu gibi kullanıyor. Hani Şu camiilerde olan ayakkabı kutusu... gidip koydum içine. kitledim.yedeği varmış amcamda zati.. Sonra şöyle bir dönüp baktım o dolaplara... Resulullahtan utandım.. Allah sanki beni yerin dibine geçirdi, rezil oldum ! Gittiğiniz zaman sizde bi bakın.. " Birbirimizin ayakkabısını çalmamak için " demirden çelikten kasalar icat etmişiz bilader ! Kilit yapmışız ! Ancak anahtarla açılıyor ! Duvarlarda Kamera sistemi var...! Dünyanın en güvenli yeri olması gereken yerde birbirmizin ayakkabısını çalmayalım çalarsak da kimin çaldıgı deşifre olsun polise teslim edelim diye kameralarla döşemişiz ! Buna gerek duymuşuz ! 7/24 kayıt yapan o kameralar HD kalitesinde kayıt yapıyor diye " ilerlediğimizi" zannediyoruz.. Monitore bakan gözlerimiz gerçekleri görmekden çok uzak...! Sonrada dünyayi feth etmeyi düşünüyoruz Osmanlı gibi ! Osmanlı bizim ecdadımız, hiç süphesiz... Onlar bizim dedelerimiz.. Lakin ilk fırsatta sormak isterdim onlara, aceba onlar bizi Torun olarak görüyor mu???? Birbirinin ayakkabısını camii de çalan bir millet 3 kıtaya hakim olamaz ! gerçeği görün ve kabul edin lütfen ! O ayakkabı kasalarına asla ayakkabımı koymam. Çalınırsa da çalınsın. Yalın ayak geri dönerim. Caner. 6 Nisan 2015 tarihinde Caner Kardeşseven tarafından düzenlendi 32 Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 6 Nisan 2015 Paylaş 6 Nisan 2015 Şimdiye kadar hiç kullanmadım..Hiç ayakkabım da çalınmadı. Ya ben şanslıyım ya ayakkabılarımda iş yok 2 Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 6 Nisan 2015 Yazar Paylaş 6 Nisan 2015 Şimdiye kadar hiç kullanmadım..Hiç ayakkabım da çalınmadı. Ya ben şanslıyım ya ayakkabılarımda iş yok bayramda git bakalım cillop gibi ayakkabılarla , koy acığa koy..yanına yedek coraplan git ama.. 2 Yorum bağlantısı
Aydın Sert 6 Nisan 2015 Paylaş 6 Nisan 2015 Maalesef... Biz bu ülkede eli, ayağı, her şeyi olan tekerlekli sandalyesi çalınan insanların dramını gördük 2 Yorum bağlantısı
Kadir Pulat 6 Nisan 2015 Paylaş 6 Nisan 2015 Hacı abi akşama senın parayı getiriyim mı ? - getir getir .. getir de ben evde olmam. - Napıyım ben komşuya mı bırakıyım ? - aman sakın ha.. onun borcu çok. oğlan everdi , yer benim parayı... - E napıyım ? - al şu anahtarı, camıye bırak. 32 numara. - 32..tamam hadi allasmalladık - hadi yiğenim ... Verdiği anahtar, ayakkabı kutusunun anahtarı.posta kutusu gibi kullanıyor. Hani Şu camiilerde olan ayakkabı kutusu... gidip koydum içine. kitledim.yedeği varmış amcamda zati.. Sonra şöyle bir dönüp baktım o dolaplara... Resulullahtan utandım.. Allah sanki beni yerin dibine geçirdi, rezil oldum ! Gittiğiniz zaman sizde bi bakın.. " Birbirimizin ayakkabısını çalmamak için " demirden çelikten kasalar icat etmişiz bilader ! Kilit yapmışız ! Ancak anahtarla açılıyor ! Duvarlarda Kamera sistemi var...! Dünyanın en güvenli yeri olması gereken yerde birbirmizin ayakkabısını çalmayalım çalarsak da kimin çaldıgı deşifre olsun polise teslim edelim diye kameralarla döşemişiz ! Buna gerek duymuşuz ! 7/24 kayıt yapan o kameralar HD kalitesinde kayıt yapıyor diye " ilerlediğimizi" zannediyoruz.. Monitore bakan gözlerimiz gerçekleri görmekden çok uzak...! Sonrada dünyayi feth etmeyi düşünüyoruz Osmanlı gibi ! Osmanlı bizim ecdadımız, hiç süphesiz... Onlar bizim dedelerimiz.. Lakin ilk fırsatta sormak isterdim onlara, aceba onlar bizi Torun olarak görüyor mu???? Birbirinin ayakkabısını camii de çalan bir millet 3 kıtaya hakim olamaz ! gerçeği görün ve kabul edin lütfen ! O ayakkabı kasalarına asla ayakkabımı koymam. Çalınırsa da çalınsın. Yalın ayak geri dönerim. Caner. yüzümüze vurulan acı gerçekler 2 Yorum bağlantısı
Ömer Çayırtepe 6 Nisan 2015 Paylaş 6 Nisan 2015 Osmanlı zamanındaki sadaka taşlarını düşünüyorum, bir de şimdiki halimizi düşünüyorum, aklım almıyor... 7 Yorum bağlantısı
Recommended Posts