Orhan Afacan 25 Nisan 2014 Paylaş 25 Nisan 2014 TORUNUM BUGÜN 18 MARTSevgili torunum: bak yarın 18 Marttır.On sekiz Mart ne! Bilmen ‘’Var Olman’’ için şarttır.Otur şöyle yanıma birazcık anlatayım.Dünü, günü, yarını birbirine katayımKuruluşa gidelim biz ilk önce özetleOlacakları olmadan sen, çok güzel gözetle.Bir çınar çıktı 1290 da SöğüttenGüç aldı Edabali’nin verdiği öğütten-Dallandı, budaklandı, güçlendi, köklendiSonra İstanbul’a fetih için yüklendi.Böylece Fetih hadisiyle muhatap olduFetihle, haçlı daha çok kin, ıstırap doldu‘’Cihan Devleti’’ oldu kaç asır ecdadımız.Hasta Adam’a çıktı daha sonra adımız.1453 ten 1915’eGelibolu’yu verdiler Cehennemi bir ateşeDenizden, karadan havadan tam muhasaraHayatı bırak, ölüme bulunmuyor ara.Dedesiyle, babasıyla yan yana torunlarCanlarını alan oyuncakları, kurşunlar.Siperi, zırhı oldu yığılan boş kovanlarMehter marşı söylerdi mermilerle, avanlar..Ölümü bile yendi imanı, cesareti.Vatan aşkıyla bitti hayata esareti.Çocuk canıyla yaptı en güzel ticareti.‘O’du Kutlu asker “”diye resulün işareti.Makberi değil O’nun Çanakkale Cenneti.Başındaki gül, Selvi Resule şahadeti18 Martta yeni bir çağ girilmediNe yaptılarsa da Çanakkale geçilmedi.***Ağlama ki kalmasın şehitlikte gözyaşınÇanakkale ruhuyla sen ahirete taşın.Vatanı, hilali sözde değil özünle sevEmeğinin teriyle yıkanan, yüzünle sev.Aklın gözden dökülsün, dizde bağın çözülsün.Ruhun tenden sökülsün belin, başın bükülsün.İhramla, cüppeyle değil, kefen giyerek gez‘’Cephedeyim, şehit oldum ben’’ diyerek gez.Vatan, bayrak aşkını tüm hücrelerinde sez“”Ömrünün Doktorası “”hazırlayacağın tez.Ecdadımız anlamış ,çok iyi biliyordu.Madde de, manada lazım bir güçlü ordu.ORHAN AFACAN 3 Yorum bağlantısı
Orhan Afacan 25 Nisan 2014 Paylaş 25 Nisan 2014 Paralı, zararlı ne bicim heves ?Ciğere nikotin, Havaya duman.Sigara içmekle atılır mı stres.?“Şirk koşuyor”haramdan çare uman.Ne kanser, ne verem ne doğal afetNe trafik adlı güncel canavar.Sağlıksız bir hayat, kötü akıbetKeyifle içtiğin sigarada var.Özenti, merak derken içe, içeZamanla olunur bir tiryakisiParası ayrılır ekmekten önceAğızda kokusu, parmakta isi.Sigara yakımı gurur bir nevi.Dumanı havaya hoş üfürürsün.Sigara yıkımı maddi, manevi.Çok şeyi kül edip sen süpürürsün.İki dudağında seyri bir sihir.Özgürlük, ,cesaret, güven mi verir.?Nefes, nefes içe çekilen zehir.Psikolojik bağımlılık hep gerir.Uyurken içilmez beyin şartlıdır.Uyanınca ağızda biberonSigara kokusuz ağız tatlıdır.Uyku; sigaraya dilerim sondur.ORHAN AFACAN 1 Yorum bağlantısı
Ergin Ertuğrul 25 Nisan 2014 Paylaş 25 Nisan 2014 Sigaranın zararlı olduğunu içen de içmeyen de biliyor buradaki herkes yetişkin insanlar. Ama ben konunun amacından ziyade bu kısımı anlayamadım; “Şirk koşuyor”haramdan çare uman. Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya 25 Nisan 2014 Paylaş 25 Nisan 2014 TORUNUM BUGÜN 18 MART Sevgili torunum: bak yarın 18 Marttır. On sekiz Mart ne! Bilmen ‘’Var Olman’’ için şarttır. Otur şöyle yanıma birazcık anlatayım. Dünü, günü, yarını birbirine katayım Kuruluşa gidelim biz ilk önce özetle Olacakları olmadan sen, çok güzel gözetle. Bir çınar çıktı 1290 da Söğütten Güç aldı Edabali’nin verdiği öğütten- Dallandı, budaklandı, güçlendi, köklendi Sonra İstanbul’a fetih için yüklendi. Böylece Fetih hadisiyle muhatap oldu Fetihle, haçlı daha çok kin, ıstırap doldu ‘’Cihan Devleti’’ oldu kaç asır ecdadımız. Hasta Adam’a çıktı daha sonra adımız. 1453 ten 1915’e Gelibolu’yu verdiler Cehennemi bir ateşe Denizden, karadan havadan tam muhasara Hayatı bırak, ölüme bulunmuyor ara. Dedesiyle, babasıyla yan yana torunlar Canlarını alan oyuncakları, kurşunlar. Siperi, zırhı oldu yığılan boş kovanlar Mehter marşı söylerdi mermilerle, avanlar.. Ölümü bile yendi imanı, cesareti. Vatan aşkıyla bitti hayata esareti. Çocuk canıyla yaptı en güzel ticareti. ‘O’du Kutlu asker “”diye resulün işareti. Makberi değil O’nun Çanakkale Cenneti. Başındaki gül, Selvi Resule şahadeti 18 Martta yeni bir çağ girilmedi Ne yaptılarsa da Çanakkale geçilmedi. *** Ağlama ki kalmasın şehitlikte gözyaşın Çanakkale ruhuyla sen ahirete taşın. Vatanı, hilali sözde değil özünle sev Emeğinin teriyle yıkanan, yüzünle sev. Aklın gözden dökülsün, dizde bağın çözülsün. Ruhun tenden sökülsün belin, başın bükülsün. İhramla, cüppeyle değil, kefen giyerek gez ‘’Cephedeyim, şehit oldum ben’’ diyerek gez. Vatan, bayrak aşkını tüm hücrelerinde sez “”Ömrünün Doktorası “”hazırlayacağın tez. Ecdadımız anlamış ,çok iyi biliyordu. Madde de, manada lazım bir güçlü ordu. ORHAN AFACAN Konunuz birleştirilmiştir. Yorum bağlantısı
Yalçın Dağlıoğlu 31 Mayıs 2014 Paylaş 31 Mayıs 2014 Arkadaşlar öncelikle konu kalabalığı yaptıysam hepinizden özür dilerim. Somadaki ölümler hepimizi derinden yaraladı, bende haberleri izlemekten öte elden bir şey gelmediği günlerde Soma Devlet Hastanesi duvarındaki yazı gözüme ilişti (BİR AVUÇ KÖMÜR İÇİN, BİR ÖMÜR VERENLERE) ve dilimden aşağıdaki naçizane kelimeler döküldü siz değerli dostlarımla paylaşmak istedim. SOrMA NE HALDEYİM!... SOrMA Ne haldeyim bilirmisin sen. Yırtık çorabımı ,cocuğumun defterini, kalemini. Kanımla, yeri geldiğinde canımla çıkardığım ama evimde olmayan kömürü Bilirmisin sen. Sen şimdi sıcak evinde sobaya benim kanımla çıkardığım kömürü atarken Bilirmisin ne halde öldüğümü veya ne halde yaşamaya çalıştığımı Sıcak evinde vah vahlarla iki gün sonra unutacaksınız beni ve benim gibi yüzleri, binleri Ama ya ben , Emekli olmuşum yoksulluk yakamı bırakmamış Çalışmışım ölmüşüm, çalışmamışım ölmüşüm Bana öl demişler öl, bu senin kaderin. Kader deyip sineye çekmişim Bakmışım musallada ben Susmuşum ölmüşüm, konuşmuşum ölmüşüm Bir avuç kömür için bir ömür vermişim. 11 Yorum bağlantısı
Serhan Gürbüzol 31 Mayıs 2014 Paylaş 31 Mayıs 2014 Cuk diye oturmuş derler ya o misal olmuş gerçekten, yüreğinize sağlık...... Yorum bağlantısı
Serhat Böcek 1 Haziran 2014 Paylaş 1 Haziran 2014 Gerçekten çok güzel.Hz Mevlana'nın da dediği gibi "söz yürekten gelir dilden çıkar".Yüreğine sağlık. Yorum bağlantısı
Yalçın Dağlıoğlu 1 Haziran 2014 Paylaş 1 Haziran 2014 Yunus EMRE'nin dediği gibi ''Paylaştığın senindir,biriktirdiğin değil'' düşüncesiyle gönülden dile düşen düşünceleri söze döktüm ve gönlü güzel dostlarımla paylaşmak istedim. Tüm dostlarıma, ilgilerinden dolayı selam olsun. 1 Yorum bağlantısı
Mustafa Çiçek 1 Haziran 2014 Paylaş 1 Haziran 2014 Yunus EMRE'nin dediği gibi ''Paylaştığın senindir,biriktirdiğin değil'' düşüncesiyle gönülden dile düşen düşünceleri söze döktüm ve gönlü güzel dostlarımla paylaşmak istedim. Tüm dostlarıma, ilgilerinden dolayı selam olsun. Hocam yüreğime sağlık. Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya 1 Haziran 2014 Paylaş 1 Haziran 2014 Arkadaşlar öncelikle konu kalabalığı yaptıysam hepinizden özür dilerim. Somadaki ölümler hepimizi derinden yaraladı, bende haberleri izlemekten öte elden bir şey gelmediği günlerde Soma Devlet Hastanesi duvarındaki yazı gözüme ilişti (BİR AVUÇ KÖMÜR İÇİN, BİR ÖMÜR VERENLERE) ve dilimden aşağıdaki naçizane kelimeler döküldü siz değerli dostlarımla paylaşmak istedim. SOrMA NE HALDEYİM!... SOrMA Ne haldeyim bilirmisin sen. Yırtık çorabımı ,cocuğumun defterini, kalemini. Kanımla, yeri geldiğinde canımla çıkardığım ama evimde olmayan kömürü Bilirmisin sen. Sen şimdi sıcak evinde sobaya benim kanımla çıkardığım kömürü atarken Bilirmisin ne halde öldüğümü veya ne halde yaşamaya çalıştığımı Sıcak evinde vah vahlarla iki gün sonra unutacaksınız beni ve benim gibi yüzleri, binleri Ama ya ben , Emekli olmuşum yoksulluk yakamı bırakmamış Çalışmışım ölmüşüm, çalışmamışım ölmüşüm Bana öl demişler öl, bu senin kaderin. Kader deyip sineye çekmişim Bakmışım musallada ben Susmuşum ölmüşüm, konuşmuşum ölmüşüm Bir avuç kömür için bir ömür vermişim. Konunuz birleştirildi. Dilinize sağlık çok güzel olmuş. Yorum bağlantısı
Ali Karadağ 1 Haziran 2014 Paylaş 1 Haziran 2014 SANA BAKMAKGöğe bakmak gibi bir şeydi anlaşılanAçık mavi bir göğe, gündüz yıldızları olanSana bakmak gölde kayık olmaktıKış günü köy evinde soba olmaktı bir deYaz günü bir ağacın gölgesinde uyumakElma soymak gibiydi, kavun kokusuİçimdeki hastaneden taburcu olmakSana bakmak bana hep iyi geldiSanki saç örgüsüydün salkım söğütteSana bakmak güzel olan her şeydiSokak kedisine şefkat, baltalara merhametSana bakmak ağaçlardan yana olmak demektiBahçe mahkemesinde nergisin tanıklığıYoksul öğrencilere defterlerdi, kalemdiHeyecanını yitirmiş istasyondum belki deGelen hiçbir tren beklediğim değildiYalnızlığa sarılmaktan kurtuldumÇünkü yüzüne baktım çünkü yüzün ayIşıtıverdi birden içimdeki geceyiSana bakmak yastan çıkıp dörtnalaLunapark şenliğine geçmekti bir bakımaTeneffüs zili kadar sevimli derslerdi yüzünÇiçekten karneyle eve dönmektiBitmiş gibi konuştum, şaşkınlıktandırSana bakmak iyi değil, pekiyi. Abdulkadir BUDAK 1 Yorum bağlantısı
Fatih Erol 8 Haziran 2014 Paylaş 8 Haziran 2014 (düzenlendi) ANKARA Bitmesin istediklerimin gölgesinde,Kır saçlarımı, kar yollarımı,Lal yüreğimi kapladığında,Bu kalabalık şehirde,Düğümlenmiş kahırlanmalarla yürürken,İçleniyorum...Hüzünsel bir mevsim ayazında,Basit kafiyeler dizdirir bu şehir adama,Karasallığından mütevellit değildir oysa,Mevsimine münhasır bir naifliktir olsa olsa,Hayat kavgasından başını kaldıramamış,Sevdalarını içine atıp adamlığına sığdırmış,Küsmüş belki herkese,Ve darlanmış yüreğimin sığmadığı bu şehir,Yaşama sevincimdir arada sırada...Düşünüp hiçleniyorum,Sana mı kaldı oğlum diyorum üzülmek,Sessiz, duygusu noksan bir güruh sanki,Kimse yazmıyor artık birbirine,Posta kutuları fatura sessizliğinde bir bekçi,İşte böyle mektupsuz zamanlarda,İçi dolup taşmış, asık yüzlü binlercesiyle aynıyız,Velakin hiçbiri İçini dökememiş belki benim gibiŞöyle buruşmamış tertemiz bir kağıda...Dar gelen yürek değildir oysa,Dar gelen,Koca bir şehirdir milyonların yanlızlığında,Bir ömürdür belki kimbilir,Kocaman yüreklerde yitip giden,Ankara'dır,Ve belki Ankara'dır,İnsana dar gelen arada sırada... Fatih EROL 8 Haziran 2014 tarihinde Fatih Erol tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Ali Karadağ 20 Haziran 2014 Paylaş 20 Haziran 2014 ADAM OLMAK Çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilsesen aklı başında kalabilirsen eğerherkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakırhem kendine güvenebilirsen eğerbekleyebilirsen usanmadanyalanla karşılık vermezsen yalanakendini evliya sanmadankin tutmayabilirsen kin tutanadüşlere kapılmadan düş kurabiliryolunu saptırmadan düşünebilirsen eğerne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinirikisine de vermeyebilirsen değersöylediğin gerçeği eğip büken düzenbazkandırabilir diye safları dert edinmezsenömür verdiğin işler bozulsa da yılmazkoyulabilirsen işe yenidendöküp ortaya varını yoğunubir yazı-turada yitirsen bileyitirdiklerini dolamaksızın dilebaştan tutabilirsen yolunuyüreğine sinirine dayan diyecekdirencinden başka şeyin kalmasa daherkesin bırakıp gittiği noktadasen dayanabilirsen tekherkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsenunutmayabilirsen halkı krallarla gezerkendost da düşman da incitemezse senine küçümser ne de büyültürsen çevreniher saatin her dakkasınaemeğini katarsan hakçasınaher şeyiyle dünya önüne serilirüstelik oğlum adam oldun demektir Rudyard KIPLING Çeviri: Bülent ECEVİT 2 Yorum bağlantısı
Recommended Posts