Skor Tablosu

Bağlantılar yapıldıktan sonra akşam görünüm bu şekilde.

Yine gözüme eksik bir şeyler var gibi geliyordu. Kombini tamamlamak gerekiyordu.. LPG tankından yaptığım avandalık sandığının rengi hoş değildi. Neden olmasın dedim.... Bir eksik daha var diyor ama bulamıyordum. Ertesi dün şirkete geldiğimde, tırların dorsesine baktım Ahaaa dedim reflektör yok. Tamam yapılacak. Bundan aldım Havalarda soğumaya başlamıştı. Bu stickerlar ısıtılarak yapıştırılması gerekiyor yüzey tutunması için bunun için sıcak hava tabancası kullanıyorum. Zamanında kırmızı mercedesi olan bazı tanıdıklarımızın "ne gerek var böyle şeylere para harcıyorsun" demesine kulak asmadan almıştım. Şimdi güzel güzel kullanıyorum fena mı.

Yine bi gün bahçede oturuyorum. Demlemişim odun ateşinde semaver çayımı içiyorum. Bazı abilerin whatsapdan attığı garip garip fotoğraflara maruz kalıyorum. Römork da takılı, dedim ya çok koyu olmadı mı ? Her yer simsiyah içimiz karardı be.... Olaya biraz renk getirelim içimiz açılsın... Çamurlukların rengi ayrı olsun dedim. Depoya baktım kaliperleri boyadığım sarı renk vardı. Dedim olur mu olur... Plaka zorunluğu olmamasına rağmen, arkadan gelen insanın bilgilendirilmesi amacı ile plaka bastırmıştım. Onu da yapıştırdım. Jantlar boş kalmıştı, oraya gidecek olanda Renault jant kapakları olmalıyıdı.

Devam ediyorum Stop yerlerinin hoşuma gitmediğini yazmıştım. Yeniden metal çerçeve yapıp boyadım içine led stoplar aldım. Tesisatını çekip montajını tamamladım Tesisat için yeraltı elektik kablosu kullandım 5x1 siyah. Soket için yer yapıp soketi montajladım. Kablo çıkarılsın diyerömorka soket yaptım böylelikle, römorku çıkardığımda kabloyu da çıkarabiliyorum. iki tane erkek fiş alıp helezon kablo ile ara bağlantı kablosu yaptım. Kenar stoplar için parmak led tabir edilen şunlardan aldım turuncu renk.

Sancılı bir karar süreci sonrasında Megane baskılarına rağmen Taigo almış bulunmaktayım. Megane önde ilerlemesine rağmen, 15 ay üzeri bir kiralama yapamadığım için 24 ay olan Taigoya ibreyi kaydırmak zorunda kaldım. 2008 - mokka vb. muadiller karşıma çıksa da en uygun fiyat taigoydu. aracın onay sürecinde tesadüfen ikame araç olarak Megane geldi şirkete 1 haftalığına ve o arada kararımı sorgulama şansım oldu. Megane çok geniş bir araç olmasına karşı oturma pozisyonu olarak yine dizlerimi 90 derecede tutamadım otururken. şöyle tarif edeyim; ne yaparsam yapayım baldırım koltuğa değmiyordu. ayağımı düz uzattığım zaman da bu sefer direksiyona eğilmem gerekiyor ve kambur oturuyordum. (yaşım daha gençken hiç bunları dert etmezdim ancak son bir kaç aydır ciddi sorunlar yaşşıyorum) Neyse yüksek olsun bir şekilde diyerek Taigoyu teslim aldım. araçla ilgili detayları marka model tarafında yeni konu ile detaylandırırız merak edilenlere cevap olması açısından. kısaca; beklentimin çok üzerinde bir araç çıktı. belim de rahat bacaklarım da. destekleriniz için teşekkürler.

Hala orada mı pikap

Kısa devre olmadığı sürece sigorta atmaz.. Sebep oksitlenme sonucu ark yapmasıdır. Bu tür sürekli yanan ampulleri led yapmakta fayda var.. daha az akım çekeceği için bu tür sorunların önüne geçilir.. Kararmış yerler güzelce zımparalanır, temizlenir, kavrulan kablo değiştirilir. yeniden kullanılır bu. Komple satın alma. dünyanın parasıdır.

Yağ geç ısınır geç soğur bu nedenle elektrikli peteklerde yağ kullanılıyor. Arabada ısınan parçalara yağ daha yakın önce yağ ısınıy sonra su su zaten soğutmak için görevli. Önce yağ ısınacak sonra su, soğuyan su yağı soğutacak gibime geliyor.

sosis mi yazıyor konuda, ben mi yanlış anladım? bir vejeteryan olarak konuya yazmayayım öyle ise :P

Ha sen kalorifer mi açmıyorsun? Ben açıyorsun da ısınmıyor gibi anladım, niye konuşuyoruz o zaman.

Sucukla dene, İyi pişerse, pazar günü senin arabada sucukları yaparız.

Tasarım: Standart Focus’tan 3cm daha yüksek süspansiyona sahip. Ayrıca tekerlekler de daha büyük. Tavanda siyah tavan rayları ve plastik çamurluk korumaları mevcut. Spor görünüm için arkada krom çift eksoz var. Dingil mesafesi epey uzun( 270cm). Sınıfının en uzun dingil mesafelerinden biri. Ön ve arkada led farlar , stoplar standart. Arka koyu camlar hoş duruyor. 17 elmas kesim jantlar var. Ön sis farı alt kısımdan standart farların yanına konmuş. Çok canlı renkler pek yok vwler , cilo lar gibi ama gösterişli mavi bir renk var. İç Mekan: Bana biraz karanlık , kasvetli geldi ama büyük ekran( tablet) dikkat çekiyor iç mekanda. Bej renkler, renkli detaylar falan yok. Ancak sağlam ve iyi işçiliğe sahip bir iç mekan var gibi duruyor. Trimlerden pek ses gelecek gibi değil, genelde sağlam bir his veriyor. Sürücü tarafı tutamak hoşuma gitti. Bardaklıklar, eşya gözleri kullanışlı. Kapı gözleri kumaşla kaplı o da hoş olmuş. Orta ayna arkayı çok güzel gösteriyor.Otomatik karartma da güzel bir özellikmiş. Yan aynalar biraz küçük gibi, çift açılı da değil. Ön direkler biraz fazla kalın geldi bana ,görüşü kısıtlayabiliyor dönüşlerde, ön kelebek camı olmaması da görüşü azaltıyor. Arka diz mesafeyi çok iyi. Sınıfının en iyi diz mesafelerinden biri. Baş mesafesi de epey iyi. Şaft tüneli de küçük, arka ortaki yolcu da rahat. Bagaj 356 litre kapasite ile sınıfın küçüklerinden. Stepne kullanılması bagajı biraz daraltmış, bazı pazarlarda tamir kiti ile satılıyor onlarda bagaj 390 litre civarı. Benim için stepne gerekliydi. Şunu da ekleyeyim bagaj ağzı geniş, yükleme eşiği epey düşük yüklemesi rahat. Kapama kolları kullanışlı. İç mekan sessizliği bana iyi geldi. Yol sesi epey az, yüksek süratte hafif rüzgar sesi var. Benzinli motor zaten sessiz. Sürüş: Focus’un iddialı olduğu disiplin malum. Direksiyon sistemi çok güzel, şehir içinde hafif ve hassas. Yüksek süratte şerit değiştirmelerde , viraj almalarda yine harika. Virajda hafif dever varsa zaten kendiliğinden dönüyor virajı:) 3cm yükseklik farkı pek hissedilmiyor. Belki limitlerde fark edebilir. Arkada torsiyon çubuk kullanılmış , güçlü modellerde bağımsız süspansiyon da var. Bozuk yollarda faydası faydası vardır bağımsız süspansiyonun. Islak zeminde yol tutuş biraz zayıf çünkü Conti Eco6 lar pek iyi değil. Islak zeminde tutunmayı pek sevmiyor. Daha iyi bir lastiği hak ediyor. Manuel şanzıman güzel yolları biraz daha kısa olabilirdi. Geri vites mandalı iyi olmuş. Frenlerin dozlaması ve kuvveti fevkalade iyi. Motor: Motor 1.0 turbo , güvenirlik konusunda kötü bir imaja sahip, bir çok yerli ve yabancı sitede olumsuz yorumlar var. Hararet, kayış koparma sorunları biliniyor. 2014 yılında hararet sorunu çözüldüğü söyleniyor. 2019 model de triger zincirine geçilmiş. Önceki yağ içinde çalışan triger çok sorun çıkarmış. Özellikle yağı biraz geç değiştirenlerde daha fazla sorun olduğu biliniyor. Bu motorla ilgili sorunların büyük ölçüde çözüldüğünü düşünüyorum. Motor alt devirlerde yeterli tork ürettiği ve 6000 devire kadar güzel devirlendiği için keyifli bir makine. Uzun yolda normal kullanımda 5.3 litre/100 km ile yolculuk yaptım. 90-100 km ile gidilirse 4.5lara kadar düşebilir. Şehir içi( Balıkesir ) 5.5 civarı gezebildim. Bence kasa ağırlığına ( 1380kg) göre tüketim epey düşük. Güvenlik: Sağlam gövde, iyi frenler, iyi yol tutuşla güven veren bir araç. Ancak teknolojik güvenlik donanımları paket halinde opsiyon. Ben de bu donanımlar yok.

Tamam şimdi o çamurlukları siyaha boya. sadece depo sarı kalsın.. Geri kalan hepsi mükemmel olmuş.. Sarı çamurlukları sevmedim.

Frenle debriyaj ortak, direksiyon hidrolik ise ayrıdır. Yeni araçlarda hazne yoktur direksiyon için

Metal konnekör ısıya uygun değil. Ampül tam oturmamış ise bağlantı tam oluşmaz ısıya dönüşür çekilen akım. Olağan durum yani. Çözümü oejinsl güç lamba ve bağlantı yuvaları sıkılığı kontörlü. En iyisi tabi ki led ancak hata vermeyen ve ışık gücü uygun olan

Bende sabah 8 den akşam 6 ya kadar sahadayım. Eksozda el ısıtıp üst baş kurutuyoruz.

kaplumbağalara 500 sene neden yaşar

Hanım kullanıyor bende oradan biliyorum Eskiden arabaların hararet çok çıkmasın diye yokuşta kaloriferi sıcakta açardık ağustosta. 105 derece hava gelirdi mazgallardan sene 90 araba r12 içinde 5 kişi güzergah antalya hey gidi hey. Araba 60 hp. 1.4 egea ile yola mı gidilirciler beğendi bile.

o da bir radyatör, ufak mufak idare et, bugün camları açtım araba içi hamam

Yolda tezgah açmasın başka ihsan istemez

Yaz gelince de patlıcanları görürüz o zaman. Acı patlıcan yazın kırağı da olmaz 😬

baharda da erik koysun.

passatın, tucsonun, africa twinin ve emektar puntonun vergilerini ödedim bir hafifledim

İçinde ateş yanıyor onun kendine gel

Off, canım kabak tatlısı çekti.

işte o birikenlerle otopark işletmesini almışya apartmanın? jeep de de yok mesela. tam bir saçmalık.

Meşhur Viyadüğü geçinde adamın biri, 2 tane koca kabağı (reflektör yerine) yola koymuş bekliyordu. Trafiğe etkisi büyük. Sn. Tansu Bey fark etmediniz mi?

Ben Kadjar'da ölçmüştüm, grafikleri kayıt da etmiştim ama eski telefonda kaldı. Aklımda kalanlar: Yağ ile su paralel ısınıyordu ama biri önce ısınmaya başlıyor olabilir. Benim araba 82 derecede termostatı açınca su sıcaklığı sabit kalıyor. Normal sürüşte yağ sıcaklığı da belli bir yerden sonra artmıyor. Performanslı sürüşte su sabit kalsa da yağ ısınmaya devam ediyor ancak yine de aşırı ısınmıyor. Bu arada benim araçta yağ sıcaklığı 100 dereceyi geçmiyor diye aklımda kalmış. Normal sürüşte 85'lerde geziyordu ki bu sıcaklık yağ ömrü için de iyi. Reno boşuna 20 binde yağ değişimi dememiş.

Xenon duyları ile uyumlu ledler de var artık.. Xenon alacasanız imkan varsa osram tavsiye ederim. Ampul tipi ne ?

Yok yüzde 100 düşüyor. Fred çakmaktaş gibi geziyoruz.

Soğuklar başladı güzel

C5'te yağ ve suyun ayrı sıcaklık göstergesi var.. Isı hiç düşmediği için düşüşü bilmiyorum ancak çıkarken hareket önce yağ göstergesinde oluyor. normal seviyeye ulaşana kadar yağ önde gidiyor..

Öyle değil. Ankarada cayır cayır kalorifer açıyorlar ve egzozları tütüyor. Mecbur açacaksın araçta çoluk çocuk var. Ancak sorun şu ısıtmayı açınca motor çalışıyor ve araç benzin harcıyor. Daha az yakıt harcamak için donuyor ama açmıyor temel mantık bu şekilde. Tam elektriklilerde fosil yakıt olmadığı için ısı pompası var haliyle bataryadan yiyor.

Şarjlı battaniye bunun için Bu arada, ısınmak istiyorsan ısınabiliyorsun da hibritin yakıt tasarrufu konusunda pek anlamı kalmıyor. Çok yakacak diye ısınmıyor Tansu

Geri geri git.

“Ferhunde Kasa” oh be yıllardır içimdeymiş bu espiri, attım kurtuldum 😃

kaplumbağa ağzından: ağbi geçen açık büfe ağlara dalmışım balık yiyiom, şortlu manyaaan biri üstüme atladı ağları falan kesiyor, nedir yani... artık oralara gitmeyelim ... demiş midir

Ya ne kibarsınız arkadaş. Harbiden pes. Tüm gün dışarda çalışıyoruz biz biyerimiz de ağrımıyor. Geçen yıl dopalgaz yakmadın evde 17 derecede oturuyordun ya da önceki yıl. Arabanın içinde mi üşüdün ayakkabı ile mont ile?

Dizel rolantide soğur. Verimli motor geç ve az ısınır bunu en iyi senin bilmen lazım.

Kesinlikle özellikle ıslakta performans çok önemli. Karı kaç kere göreceğiz malum. Zaten yavaş gidiyoruz. En fazla yolda kalır. Diğer türlü hızlı giderken kaza yapsak daha kötü

40 yaşındayım. 7 yaşından beri İstanbul'dayım. Trafiğin insanca ilerleyeceği ihtimali bende sıfır. Ben göremem. Muhtemelen benim çocuğum da göremez. Mümkünü yok. İş eğitimden de çıktı. Başka bir seviye bu.

Alişan bey bir sürücü olarak sizden ricam ne takarsanız takın karşıdan gelen aracın sürücüsünü rahatsız etmeyecek olan mümkünse pahalı fakat trafik kurallarına uygun olanı takın. Trafikte arkamdan gelen apaçilerin beyaz ışığından bıktım usandım. Inanin bu tip suruculer nedeniyle aracimin arkasina gece arkadan gelenin gözünü kör etmeye yetecek kuvvette en ucuz çakma zenonlardan taktirmayi planliyorum.

Bir hafta sonra Aracımız da aşağıdaki km ye gelmişti. Yine aynı markanın parlak siyah boyasını aldım. Ürün bu Yine fırça ve rulo kullanıyorum, bundaki amacım astar ve boya katmanlarının mümkün olduğunca kalın olmasını sağlamak. Zaten tineri de az kullanıyorum hem tek seferde kapatmamı sağlıyor hemde boya taşıma sonrası oluşacak çiziklere dayanıklı oluyor.

Devam edelim Spiral ağzına takılı tel fırça bazı yerlerde zımpara bazı yerlerde taşlama kullanarak paslardan temizledim römorku Fakat stop yerleri bir türlü kafama yatmıyordu... Boya öncesi astar uyguladım Ürün bu. Rulo fırça kullandım ve her noktaya girdim

Yer yer paslanmalar baş göstermişti Elimizi çabuk tutup, paslardan kurtulup boyamamız gerekiyordu. Bu arada sipariş verdiğim krikolu destek tekeri (şeytan teker, fırıldak) de gelmişti. Çok mühim bir donanım olduğunu aslında olmazsa olmaz olduğunu şöyle anladık. Bahçeye parke taş getirmiştim ve römork yüklü iken araçtan çıkarmam geriyordu. Ortalama 500-600 kq ağırlığındaki römorka yüklendim ama yemedi. Beli sakalatlamamak adına fazla zorlamadım alta araç krikosu takolar filan derken ancak araçtan ayırdım. Yüklü veya ağır malzemeyi elle sökmek yerine bu krikolu ayak ile rahatça römoku çıkarabiliyorum, ayrıca römorku ferdi olarak bir yerden bir yere taşımak için sadece ittirmek yeterli oluyor. İnsanları gerçekten anlamıyorum, çokta kızıyorum, sahiplerini bulsam bir temiz döverim yani. Bu hayvancağızı benim bahçenin yakınlarına terk edip gitmişler. Bakamayacaksanız niye alıyorsunuz kardeşim, almayın hayvanın hayatını da rezil etmeyin. Bu tür ev hayvanları doğal yaşam alanlarında, yemek yiyip su içemezler hatta hayatta bile kalamazlar. Pazar günü gelip bahçenin kapısından içeri girdim beni karşıladı ve sanki benden yardım ister gibi karşıma gelip böyle baktı bana. Bahçede köpekler için mama vardı ama diğer köpekler yüzünden yiyememişti açtı, yağmur ertesi idi ve ıslaktı. Aldık hemen. ilk iş kuruladım, gözünde problem vardı, aradan ıslak mendik ile temizledim, mama verip suyunu içirdik. Karnı doymuş neşelenmişti ama gözündeki probleme gönlüm el vermemişti, bahçeyi de sahiplenmiş bizim yanımızdan hiç bir yere gitmiyordu. Veteriner olan kuzenimi aradım, resimlerini çekip yolladık, yarım saat sonra elinde bir damla ile geldi. Düzenli olarak bir hafta günde iki kez olacak şekilde damlatmamı söyledi öyle de yaptık. Bir haftanın sonunda gözleri iyileşmiş temizlenmiş sağlığı yerine gelmiş ve koşup oynayan şeker bir şeye dönüştü. Kimseye vermeye niyetim yoktu, hayatının sonuna kadar bizimle yaşayabilirdi. Birkaç gün sonra veteriner kuzenim kontrol için geldiğinde. Bana ver bunu dedi. Benden iyi bakacağı kesindi altı gitti her an yanında evde işyerinde arabasında. Geçen hafta ziyaretine gittim halinden çok memnundu.

Burasını biraz ihmal ettik. Malum akaryakıt durmuyor durdurululamıyor. Gelelim yapılanlara... Ön davlumbazları değiştirdim. Daha önceki arabalarım gibi zahmetli değil, tekeri söktükten sonra içdeki bazı cihavataları ve geçme yerlerin çıkarttığınız zaman kolayca dışarı alabiliyorsunuz. Tabi tekerin büyük ve çamurluğun geniş olması size çalışma alanında kolaylık sağlıyor. Hazır davlumbazlar sökülmüşken sis farının birinin camı kırıktı. Almıştım ama depoda duruyordu onu da değiştirelim dedim. Bu arkadaşlarda yardımcılarım...

Epilasyon yaparken geri geri araba sürersen olacağı bu.

İş bankası 20 bin lira faizsiz kredi veriyor. Anca yeter heralde

Kapaktaki şekle bakınca fren hidroliği olduğunu düşünüyorum. Direksiyon resmi oluyor normalde.