Skor Tablosu

Twingoda hararet göstergesi yok bildiğiniz gibi, hortum arası bir müşür eklemek istemedim. Her kelepçe bir zayıf nokta oluyor bence. Değişik şeyler denedikten sonra, arduino ile bir gösterge yapmayı denemeye karar verdim. Bayağıdır kod vs görmediğim için alışması zor oldu ama, aracın hararet sensöründen gelen voltaj sinyaline göre harareti gösterebilecek birşey yapmayı başardım. 5110 Lcd, arduino nano buzzer vs ile bir gösterge yaptım. Aracın hararetini derece olarak değilde yatay eksende bir bar olarak gösterdim. 100 dereceya kadar hararet tam ortada oluyor, 105 dereceye buzzer ile kesik ses 110 dereceye kesmeden ses uyarısı koydum. Ayrıca bir ntc vasıtası ile araç içi sıcaklığıda ekrana yazdırdım. LDR sayesinde de ekran ışığının gündüz yanmamasını sağladım. Buda açılış logosu Çalışmasıyla alakalı daha uzun bir video paylaşabilirim ileride.

Pamuk Prenses'e sormuşlar... "İlk seferde öpülünce nasıl hemen uyandın ? " demişler... "Uyanmasaydım öpmeye devam ediceklerdi" demiş... Bu yüzden ülkemizde ve dünyada artık insanların uyanması lazım... diyorum ben...

Vicdanen rahatsız olduğum için, tahta neden pahalı sorusunun cevabını bildiğim kadarı ile yanıtlamaya çalışayım. 1-Ülkemizde odun hammadesi iki yoldan temin ediliyor. Ülke içindeki ormanlardan üretim yada ülke dışından ithalat. Ülkemizde odun hammaddesi sanılanın aksine en çok yonga levha endüstrisinde kullanılıyor. Sektördeki firmalar son yıllarda oldukça büyük kapasite arttırımları yaparak dünyaya sunta, suntalam, MDF v.b. gibi yonga levhadan üretilmiş ürünler satmaktalar. Bu sektör her geçen gün büyümekte, hammadde ihtiyacı artmaktadır. Firmalar fabrikalarına odun hammaddesi temin edebilmek için devlet ormanlarından üretilen ve açık arttırma ile satışa sunulan tüm parti ürünleri depolardan adeta havada kaparak satın almaktadırlar. Şöyle örnek vereyim. Mesela sizin çek yat imalatı yapan bir atölyeniz var ve imalat yapabilmek için 2. sınıf kaliteli kayın veya çam tomruğa ihtiyacınız var. Devetin orman deposuna gidip ihaleye katılıyorsuz. ( Artık buda elektronik ortama taşındıya neyse ) Siz zannediyorsunuz ki beş altı tane mobilyacı ihaleye katılacak ve fiyat fazla yükselmeden malınızı alıp gideceksiniz. Garip bir olay gerçekleşiyor. Yonga levha üreten büyük bir şirket, odun, lif, kağıtlık ürünlerin tümüne yüksek ücret odeyerek satın alıyor, aldığı yetmiyor, mobilyacının kullanacağı uzun , kısa , kalın ince fark etmez tüm ürün gürüplarını silip süpürüyor. Aldığı bu ürünleride cips haline çevirip aslında çok güzel bir masa olacak tomruğu suntaya kullanıyor. İkinci ihalede elinde malı kalmayan çek yat imalatçısı çok daha agresif davranıp fiyat yükseltiyor. Yükseliyor, yükseliyor ve yine yükseliyor. Nereye kadar ? Taaa ki yurt dışından dolar ile gelen tomruk, yerli üretim tomruktan ucuz kalana dek. 2- Ormancılık sektörü emek yoğun ve iş kazalarında madencilik ile birlikte en tehlikeli sektörlerden birisi. Kanunlarımız gereği köylüye iş veriliyor, yada dikili ihale ediliyor. Her ne şekilde üretim yaparsanız yapın, afganlı kaçak bir işçinin bile bugün sektördeki yövmiyesi 300 tl den başlıyor. Traktörün mazotu, lastiğe dal battı ıvır zıvır herşey masraf. 3-Son olarak kaynak kıt, sonsuz değil. Bir plastik fabrikasında hammadeyi temin edip düğmeye basarsanız fabrika 24 saat çalışıyor. Ormancılık doğaya açık bir işletme. Bazen yağmur yağar malınızı ormandan çıkartamazsınız, bazen kar yağar üç ay ormana giremezsiniz. işçiler parayı az bulur hep sorun hep sıkıntı. Bir çırpıda aklıma gelenler bunlar ancak unutmayın ki, her malın bir de ikamesi vardır. Tahta çok pahalılanırsa ustalar çatıyı demirden yapar. Ancak demir o kadar pahalı ki odun hammaddesi onun yanında ucuz kalıyor. Kuyruğunu ısıran yılan gibi kısır döngü. Allah hepimize sabırlar versin .

Sıkıntılı fıstıkta baya ilerleme kaydettik, koltuk yayları takılıyor, ve kumaşı dikilirken alt yalıtım üstü halı döiendi, göğüs kaplandı, emniyet kemerleri yenilendi, kapı döşeme ve tavan döşemesi son aşamada tamamlandı. İnşallah eksikler giderilmeye devam ediyor

Arabayı sabah yıkadım akşam yağmur yağdı. Yağmur yağacak diye diye yıkamıyorum yağmıyor yıkıyorum ertesi günü pas geçmiyor

diyelim ki bir silindirde kompresyon düşük çıktı, oraya az yağ damlatılıp yeniden yapılır, yükselmiş ise bloğa segmana kadar girilecek demektir, yükselmedi ve yağ da eksiliyor ise, subap lastiği değişecek, en basiti

Uzun süreli bir birliktelik hissettiğim için buraya konusunu açıyorum. 184xxx KM Manuel Vites Station Wagon Çeki demirli... Masaj, Webasto var bişeyleri İlk görüşte ve ilk sürüşte kendisine bağladı.

Araç bayağıdır yatıyordu, bir gece araca ihtiyacım oldu araca bindiğimde tavan lambası çok sönüktü. Marşı uzattı ama çalıştı, her neyse yolda bir iki kez elektrikli direksiyon lambası yandı ve araç stop etti anlam veremedim. Dönüş yolunda herhangi bir sorun yaşamadım. Ertesi gün kontrol edeyim dedim yine zor çalıştı. Oto elektrikçiye götürdüm şarj dinamosunun iyi olduğunu akünün şarja ihtiyacı olduğunu söyledi. Akücüde şarja bıraktım. Ertesi gün aldım aküyü 1 gece sonra yine aynı. Arabada kaçak ölçtüm yok. Aküyü birde ben şarj edeyim far ampulü ile kapasite testi yapayım dedim. 1 gece şarja bıraktım 55w far ampulunu 40 saniye yakamadan akü voltajı 9 a düştü. En nihayetinde akünün ölü olduğunu anlamış oldum. Varta 52 amper akü aldım internetten 820 tl ye mal oldu.

Önce püsküllü halıları değiştireceksin. Sonra Ayağı kısa olan koltuk ve bazaları değiştireceksin. Sonra Perdeler.

Ben olsam 1.3 egea alırdım. Çünkü parça ve bakım maliyetleri uygun, yakıtı iyi, genişlik vs olarak da iyi. 301 kullandım, yalıtımı berbat, korna sesi içeriden çalıyor gibi gelir, ayrıca 301 in arka koltuk diz mesafesi iyi olsa da koltuk minderi kısa olduğu için uzun yolda rahatsız eder. Tecrübeyle sabit. Egeanın yol tutuşu bence en zayıf yönlerinden biri, süspansiyonları çok yumuşak çünkü, ancak çok zorlamayacak ve bunu bilerek kullanacak kişiyi üzmez. 1.6 dizel egea ile ilgili arabam başlığım vardı, detaylı bilgi yazmıştım ama konu bulma konusunda bilgisizim. Bulabilen varsa paylaşabilir. 1.6 egea ortalama 1 litre kadar fazla yakar 1.3 e göre, bir de manuel 1.6 egeaların debriyajları çok sert, baskı balata yeni değişse bile sert, iş yerinde de var hepsi kütük gibi. Ama 1.3 lineanınki gayet yumuşak. Sordum servise yapısı gereği dediler. Bana çok yorucu geliyor sert debriyaj ve sırf bu yüzden eleyebilirim.

Biz de başladık robottan, bakalım koltuktu halıydı nereye kadar gidecek

12 sene kullanmış ve her türlü zorluğu çekmiş ve sonunda tamamen çözümü bulup yapmış ve sonra da pandemi vs durumlardan mecburen satmış biri olarak cevaplamak gerekirse, Ustasızlık yüzünden olması gereken değerleri görmemiş bir araçtır. Motor olarak pek problemi olmamakla birlikte, 90'lı yıllarda üretilen ve zamana kadar kullanılan bir araç olmasından dolayı elektrik elektronik sistemi kablolar vs gevremiş oluyor. Kablolamaları güzel kontrol edin derim. Daha sonra da üstün körü çözümler yüzünden şanzıman, transfer kutusu problemleri çok görülen bir araçtır, ben tamamen manuele çevirip gerçekten kullanılası bir araç yapmıştım. Şuan sattığım kişi, gerçekten! zorlu şartlarda kullanıyor, jeep'lerin, grand cherokelerin (tabiri caiz ise) cortladığı yerlerde hiç zorlanmadan ağır offroad koşullarında rahatlıkla yürüyor. Hatta şuan bronz takım takıyor eleman. Manuele çevirme işlemine gelen bir explorer daha var. Düzceden Denizli'ye yolladı, yakında yapmaya başlıyoruz. Gündelik kullanım derseniz dediğim problemleri olmayan bir araç bulmanız lazım. Parça problemi yok, toptan getiren nazımızın geçtiği satıcılar mevcut, kendim alacağım derseniz de amazon vs gibi platformlardan rahatlıkla parçalar bulunabiliyor. Başka aklınıza takılan birşey olursa çekinmeden sorabilirsiniz, elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım. Benim emektarın son hali böyleydi

hepsini aynı anda yapmak zorunda değilsin. Karadenizde 3 senede bir kat atarlar. İdareli gideceğiz mecbur. Umudu kaybetmeyin

gel senle çifçilik yaparız orda sen mühendis gözüyle detaylı analiz yapıp en doğru tekniği malzemeyi söylersin ben cahil kafayla düşünüp çalarlar bırakmaz tarlada derim kavga ederiz :d düğüne geldim ertesi gün döndüm inşallah bidahakine bende memnun olurum

teşekkür ederim Muhammet bey ama kodu paylaşmayı düşünmüyorum

Tansu bey, ormancılık sektörü için herşey güllük gülistanlık. Çöp bile para ediyor. (Bursa özelinde duyup bldiğim kadarı ile Yenişehirdeki şişe cam fabrikası, Tofaş ve Renault da tam kapasite ihracata çalışiyor) ancak dediğiniz gibi bu fabrikalarda çalışan ustalar, Almanyadaki Helmut gibi 1500 euro kazanamiyor. Hatta 500 euro da kazanamiyor. Nasıl oluyorsa Bursa da bu aralar bir çok maybah türedi . Evet para var ancak zenginlik tabana inmiyor.

Aldıracaklar sonunda bir Sx4

diğer büyük illeri bilmem ama istanbuldan çok sağlam göç gelecek anadoluya anadoludada fiyatlar artacak belli bir düzeyin üstünde şuan anadoluda yeterince artmadı istanbul kadar belkide bu sistem istanbulda bir ülkeyi sığdırmaktan kurtaracak

Arkadaşlar adam zaten inceleyip olaya noktayı koymuş.

araba euro 5 yerine euro 4 olacak. pek de fark etmez aslında. dpf saçma bir avrupa dayatması.

Bu LPG ne güzel bir şeymiş. Unutmuşum. 350 km 250 TL.

Uzun olacağını düşünmüyorum ama geniş. Aynalar da ufak, görüş açısı iyi değil yani Tabi birde algıda seçicilik var, birinde cilyo yazacak diğerinde mondeo yazıyor. Birinin mtorunun çalıştığı belli olamayacak (benzinli için) diğeri gaza fazla basınca kükrüyor Vesile ile, bunu anlatmak zor. Yoksa iki aracın genişlik farkı da 10 cm yoktur yani.

Üç kere spin atmışlığım vardır. Biri akıllara zarar hemen arkalara kışlık aldım.

yokuş aşağı yan döne döne kayıp gidebilir mesela yavaşlamak isteyince

Dpf delik ama kurum için oraya mazot püskürtme yapıyor sistem. Yanmayan mazot beyaz duman çıkarır

28 inch jantlı yüksek kadro boylu şehir bisikleti.

Çok anlatmaya gerek yok. En son elektrikçi 350 lira + bahşiş demişti. Her insan kendinin doktoru olmalı. Arabasının da ustası olmalı. Çözüm: 1,25 TL KDV dahil.

Geçmiş olsun abi. Ben şirket arabaları ve evdeki arabalarla yılda ortalama 3 4 kere muayeneye giderim. İlk defa nasılsınız diyen muayene çalışanı gördüm.

Şehir içi 250-300 km kadar tecrübe etme fırsatı buldum. Özellikle gaza yüklenince inceden bir siyah duman atıyor. Dizeller zaten yüklenince duman atar, ama bununki normalin üstündeydi. Yurt dışı forumlarını araştırdım, Çözümün birinci adımı için hava filtresini değiştirilmesini öneriliyor. Açıklaması yakıt hava karışımında yeterli havanın emilemiyor olması ve karışımın zengine düşüyor olması, bu nedenle siyah duman atması. Aracı alırken bakımlarının yeni yapıldığı ve 10 bin km rahat binebileceğim söylenmişti. Böyle şeylere normalde inanmam ama bu sefer saflığıma geldi sanırım Filtreyi dediştirip denemek aklıma yattı, özellikle kötü yan sanayi filtre kullananların da başına bu olayın geldiği bilgisine ulaştım. Bu nedenle MANN filtre takmayı uygun gördüm. Fiyatı biraz tuzlu ama kalite yüksek. Yine olsa yine MANN alırım. İlerde birinin işine yararsa parça kodu: Mann C 15 143/1 Youtube videoları sayesinde eski filtreyi çıkardım. Yorumu size bırakıyorum. Değişim sonrası test sürüşüne çıktım. -Özellikle 1200-2500 devir arası çok canlandı. -Asıl şikayet konum olan duman kesildi. -Artık zengin karışım yakmayacağıma göre yakıtta da bir miktar düşme olur diye düşünüyorum. İşlem sonrası huzurla dinlenmeye çekildik.

Direksiyon fabrika çıkışı Multi-function M olarak çıkmış. Bu durumda vites topuzu da benzer olmalı diye düşündüm. Üzerinde iç mekanla alakası olmayan ahşap bir vites topuzu vardı Bütünlük olması amacıyla ışıklı M vites topuzu ile değiştim. Gece sürüşlerine biraz daha keyif geldi. Işığın elektriğini çakmaklıktan aldım. O durumda parkları yakınca direk aktif oluyor. Bunu kullananlardan bazıları 4 lü düğmesinden elektrik almış. O durumda 4 lüyü yakınca vitesin aydınlatması da yanıp sönüyor. Bana bu daha mantıklı geldi. Montaj sonrası. İlk gece sürüşü

Evet, ayrica cok da yardimseverlerdir. Komsu hemen yardima gelir 😂

Tansu moralimi bozdun, bende babamın araziye imar geldi, askıya çıktı, bana bir parsel verecek de üzerine müstakil ev yapacağım diye hayal kuruyordum. Bu gidişle hiç bir şeye sahip olamayacağız... Yine gidesim geldi ülkeden...

Abi eksantrik zinciri mi bahsettiğin? Kayış sesine hiç benzemiyor hocam.

Valla yazılımla çok can yakar ama tabi tavsiye etmiyoruz 😁

Migrosta gördüm. Laufen yazlıkla seneyi geçirmektense goodyear 4mevsim(4 mevsim işi tırt biliyorum) alınır mı yoksa kış lastiği mi almalıyım direkt

peki ya mercimek?

İnşaat maliyeti % 300 Salça % 450 Yağ % 350 Motorin % 200 Fotokopi Kağıdı % 600 Gaz % 200 Elektrik % 100 Çokokrem % 150 Peynir % 200 Moyot yağı % 200 Trafik sigortası % 250 Enflasyon % 83,45 30x30 doğrama tahtası kadar tahtaya 30-40 lira lira istiyorlar

%25 bekliyorum İstiyorum değil, bekliyorum.

Bankalar vermiyor desem ne kazanacaklar dicektim ki kısıtlama dediğiniz engelleniyorlar sanırım.

Sava, laufen ve falken düşünülebilir forumda kullanıp tecrübe edenler vardı.

Küresel güçler/ aileler devletlere biçtikleri rollerin dışına çıkan ülkeleri cezslandırıp rollerine döndürmeye çalışıyorlar. Bunun adına covid19, çip krizi, Rusya ~Ukrayna savaşı yarın İran sonrasında Balkan devletlerinde ki savaşlar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Yunanistan derken ...... Kısaca buna yeni dünya düzeni diyip yutturmaya çalışıyorlar.

Ben de tam da aynısını yapıyorum. Kara jantların kapaklarını kaybetmesem çok iyi olacak.

225/45/17 biraz daha rahat bulunur fakat 4 adet 16 inç kara jant diye tabir edilen jant alıp buna 205 55 16 lastik takmak daha hesapliya gelir. Ben ayrı jantlarda yazlık 215 50 17 kışlık 205 55 16 kullanıyorum.

yazılımdan da dpf in iptal edilmesi gerekiyor

lakin araba mondeo yani ibreye bakılmasa 110 mu 210 mu belli olmaz

İyi ki kalmışsın. Yoksa yakında frensiz kalacakmışsın.

Hayırlı olsun....

Hayırlı olsun; sağlık ve huzurla tadını çıkarırsınız umarım

Başlangıç basit bir adımla oldu