Skor Tablosu

Dolar 14.8'ken yurtdışından sipariş geçtiğim, geldiğinde 17.2 olduğunda sevinsem mi üzülsem mi bilemediğim 3.5" göğüs hoparlörü montajı yaptım. Yurtdışı forumlarda bu marka çok beğenilmiş, infinity ile devam ettim. Harman firması tarafından üretiliyormuş. Sadece göğüs hoparlörü değiştirdikten sonra anladım ki, bunca zaman ses duymuyormuşum. Çok iyi oldu. Her kuruşu helal. Tek ihtiyaç, cırcırlı bir L kol, T25 bits uç ve hoparlör kapağını kaldırmak için trim ayırıcı plastik. Tüm proses 30dk sürdü. Unutmadan, kablo kes biç yapılmak istenmiyorsa (ki ben istemedim) çevirici kablo seti de aldım beraberinde. Orjinal hoparlör ile İnfinity'lerin yanyana görüntüsü: Orjinal hoparlörler: Bu da araca takılmış hali:

Balkonumdan...

Ondan sonra trafik cezalarını gönderirken sürücünün yanındaki şahısların görüntüsünü kapatmaya başladılar. Fakat geçenlerde bir vatandaş aracta yan tarafına vantilatör mü her neyse bir eşya koymuş, fakat o ara trafik ihlali sebebiyle kameraya çekilmiş. Eve ceza makbuzunu gönderirken fotoğrafta yan tarafını kapatmışlar. Fakat bu sefer de eşi yanında kim vardı da kapatmışlar, benden habersiz hangi bayanı bindirdin arabaya diye kavga çıkartmış. Tv ye haber oldu 🤣

LPG takma... sigarayı bırak...

İstanbul trafiğinde bu kadar sık uyarının silahla karşılık bulması ihtimal.

Araç kameralarının önemi tartışılmaz. Forumda bu başlık altında yapılan paylaşımların uyarıcı/bilgilendirici rolleri de çok değerli. Youtube'da kaza videolarını izlemek de, burada yapılan bilgilendirici paylaşımları görmek de aslında her sürücü için birer tecrübe kaynağı. Yalnız son yıllarda hukuk sistemimize dahil olan ve hem Kişisel Verileri Koruma Kurumu hem de mahkemeler tarafından son derece katı/acımasız şekilde uygulanan kişisel verileri koruma kavramı bakımından dikkatli olunması gerekiyor. Yol kameraları aracılığıyla görsel kayıt alınmasının hukuka aykırı olup olmadığı bile tartışılan bir durum. Sonuçta kayda alındığından hiç haberi olmayan kimseler bu kameraların kayıtlarına giriyorlar. Şu an için yasaya uygun olduğu kabul edilen uygulama şekli şu: Trafikte başımıza gelebilecek olumsuz bir koşulu tespit amacıyla kamera kaydı yapmak mümkündür, ama kaydedilen verilerin sadece belirlenen amaçların. gerçekleştirilebilmesine elverişli olacak şekilde kullanılması, mesela bir kazaya uğradığınızda sadece kazaya ilişkin kısmın ilgili adli mercilere, sigorta şirketine vs sunulmasıyla sınırlı olarak kullanılması gerekmektedir. Youtube, sosyal medya, forum gibi yerlerde paylaşım yapılması durumunda 3. kişilerin tanınırlık bilinirliklerinin önlenmesi mesela plakaların buzlanması gerekmektedir. Çünkü verileri kaydedip depolamak ancak meşru bir menfaatin sağlanması için yapılması durumunda hukuka uygundur. Meşru menfaat de bir kaza anına ilişkin görüntülerin adli makamlara, sigorta şirketine sunulması ile sınırlıdır. Neticede yapılan kayıtlar diğer kişilerin hak ve özgürlük alanına girmektedir. Mesela burada araç kameramıza yansıdığı için görüntüsünü paylaştığımız "kavşağa hızlı giren Doblocu" görüntüsünde, doblocunun tanınması mümkünse kişisel hakkı ihlal edilmiş oluyor. Örneğin adamın eşi videoyu görüp, o gün orada olduğunu bana söylememiştin, ne işler çevirmeye İstanbul'a gittin" diyebilir. Bu durumda bizim yaptığımız paylaşım hem suç oluyor, hem de tazminat yükümlülüğü ile karşı karşıya kalabiliyoruz, bilginiz olsun. O nedenle yapılan paylaşımlarda 3. kişiler var ise yüzlerinin ve araçlar için de plakalarının buzlama gibi bir yöntemle kapatılarak paylaşılmasında fayda ve hatta zorunluluk olduğunu düşünüyorum.

KALP ATIŞINI BELİRGİN HİSSEDENLER OKUSUN. ÖNEMLİ. Geçtiğimiz yıl korona olup olmadığımı tam anlayamadığım bir tarihte covid19 ilk aşısından çok öncesinden başlayan kalp atışını çok belirgin hissetme ile alakalı bir takım huzursuzluklar oldu. Temmuz 2020 tarihinde başlayan bu huzursuzluk bazen iki güne bir bazen bir haftada 3-4 gün olup diğer hafta ya çok az yada hiç yok dercesine devam etti. Bilhassa uyurken insanı uykuya dalmasına bile ciddi zorluk çıkartan bu durum araştırınca genç yaş da da azımsanmayacak derecede birçok insanda mevcut olduğunu gözlemledim. Birkaç kat merdiveni hızlıca çıkınca veya sizi kovalayan bir hayvandan koşup kaçınca kalbinizin küt küt atmasını ta ağzınızda hissediyormuş gibi bir vaziyet ve mükerrer sürekli her akşam yatağa girdiğinizde olduğunu düşününce insana oluşturduğu huzursuzluğu az çok anlayacağınızı düşünüyorum. Sanki sizi devamlı biri dürtüyormuş gibi ince ince darbeler dokunuyor gibi bir hisse kapılıyorsunuz. Elinizi kalbinize ve boyundaki nabız bölgesine dokununca adeta karşılık veriyormuş gibi çok net bariz kalp atışı hissediliyor. Normal gündelik yaşamda uyku halinde olmadığım zaman bile sessiz bir ortamda kulağımı verince hissiyat oluşuyordu ve yaşam kalitesini düşürüyordu. Hal böyle olunca muayene olayım diye yola çıkıp tamda doktorların grev yaptığı dönemde zor bela randevu aldım ve muayene oldum. Doktor bey kendisinden Allah razı olsun çok defa konuyu vurgulayıp huzursuzluğumu anlatmama rağmen üstüne basa basa hiçbir problemin yok kalbin gayet sağlıklı diye rahatlattı cihazla ölçtü ve ufak bir ilaç verdi ancak ilacı kullanmadım. Kafein içeren çay,kahve gibi içeceklerin de bu duruma sebep olduğunu belirtti ve bende çayı çok tükettiğimi söyleyince azaltmamı tavsiye etti ve stresten uzak durmak gerektiğine vurgu yaptı. Çok da olmasa azar azar azaltmaya başladım ancak hala bu huzursuzluk devam ediyor, bende bir yandan makaleler okuyorum araştırıyorum. Tabi makalelerde taşikdardi,ritim bozukluğu vs birçok hastalıktan bahsediliyor. Birgün bir makalede birisinin aynı durumdan muzdarip olduğunu ve tamamen MAGNEZYUM eksikliğinden kaynaklandığını ve magnezyum takviyesi aldıktan sonra bu problemin ortadan kalktığına dair yorumunu gördüm ve bu magnezyum elementinin de complex olan glisinat,taurat,malat,sitrat içerenini kullanmak gerektiğini yazmıştı. Allah kendisinden razı olsun. Sonrasında ise resimde yer alan takviye edici gıdayı denemeyi düşünerek sipariş verip kullanmaya başladım. Yaklaşık 45 gündür kullanıyorum. 2. kutuya geçtim. İlk 15 gün sonrasında atma hissi kalp bölgesinden kaybolmaya başladı ama boyun bölgesinde daha bir fazla hissetmeye başladım.30 güne doğru gelirken boyun bölgesinde de azalmaya başladı ve 30 günden sonra iyiden iyiye bu huzursuzluk bitmese de bitti denilecek duruma geldi. Rabbime hamdolsun böyle bir sıkıntıdan beni kurtardı. Takviye edici gıda olarak geçtiği için reçetelik bir durum yok. Bu durumdan bir özel hastaneye gidilse kabarık bir ücret ile çıkmamak mümkün değil. İlacın kutusu ilk aldığımda 75 ₺, 2. kez aldığımda 92 ₺. İçerisinde 60 adet kapsül var ve akşam yemeğinin hemen ardından bir bardak su ile günde 2 kapsül tükettim. Böyle bir problem yaşayanlara tavsiye ediyorum.

Geçen yine birinin farları yanmıyordu. yan yana geldim, farlar yanmıyor dedim. nasıl yanıyor bilmiyorum dedi

Benim motoru 22 Martta aldım, yakıtı doldurdum (6.5 litre) 200km olmuş daha da yakıt almadım, 5 ayda bir alacağım galiba. Ortalama 2.2 lt/100 km

Led gündüz farları çıktığından beri çok karşılaşmaya başladım. Ledler açık olunca göstergelerde de ışık oluyor , yolda beyazlık görenler farların kapalı olduğunu anlamıyor. Bugün iki araçlar karşılaştım, birine uyarmak istedim , orta şeritte olmasına rağmen selektör attım , gazladı gitti, ışıklarda yetiştim farları arkasındayken birkaç kez kapatıp açtım, yine gazladı gitti, ileride yan yana geldik , adam sinirlenmiş, ne var diyor , farları açmamışın diyorum , sinir birden yerini mahçubiyete bırakıyor tabi. Sizce trafikte farları kapalı sürücüler uyarılmalı mı? Evetse nasıl?

Hazır yağmurlar bastırmışken önümüz yaz olsa da birtakım şeyler paylaşmak isterim. Yağmurlu havada arabanın kayması, yağmurlu havada fren mesafesi, kaygan yolda araba kullanmak, yağmurda patinaj gibi dertlerin çözümleri burada... Bilmek gerekiyor ki aracınız kuru asfaltta gösterdiği tepkiyi ıslak asfaltta göstermez. Öncelikle bunun farkında olarak sürüşe başlayın. Fren, gaz ve direksiyon tepkileri kuru zemine oranla daha bir hassas olacaktır. Her zaman güvendiğiniz fren pedalı, ıslak bir zeminde sizi tamamen terk edip gidebilir kimi durumlarda sizi ölüme götüren bir düşman bile olabilir. Yağmurlu havada direksiyona geçtiğiniz zaman aracınız çok güvenli değildir. "Ama benim lastiklerim x model, arabam böyle model ve full artı fulll" diyenler çıkabilir, topu topu bu araçlar bir teneke ve yere basan da 4 lastik. İlk çıkan arabadan günümüze kadar fizik kurallarını değiştiren bir araba üretilmedi ve üretilemez herhalde... Roket itme donanımı ile, kayan bir arabayı yola sokan bir sistem çıkmadıkça, arabalar ıslak zeminde hâlâ güvensiz.. Kayma sebepleri 1- Islak asfaltta arabanız sizin hatanız yüzünden kayar yüksek oranlarda, sert fren, ani direksiyon hareketleri, yüksek devir kullanımı, sert gaza basma, bakımlarını ihmal etme vb. kaymaya sebep olur ve saniyeler içerisinde gerçekleşir. Bazen yol durumundan kaynaklı olarak dümdüz yolda araba kendi kendine kaymaya başlayabilir. 2- Lastikler elbette en büyük etkendir ama kabak bir lastik ile kaymadan da gidebilirsiniz. Lastiklerinizin diş derinliklerinden ziyade lastiğinizin hamuru çok önemlidir. Sertleşmiş bir lastik isterse kralı olsun yine kaymaya meyillidir. Lastiklerinizin yeni ve özellikle ıslak zeminler için dizayn edilmiş olması sizin için büyük bir avantajdır. 3- Teknik problemler, farklı ebat ve marka lastik kullanımı, yönlü lastiklerin yanlış takılması, alt düzen ile ilgili problemler (çok önemlidir), ayarsız fren sistemi, patlak amortisörler, bitik helezonlar, arızalı bobin (silkeleme yaptırır). Kayma Çeşitleri 1- İlk Yağmur: Kuru asfalt üzerinde giderken yeni yağan bir yağmur çok tehlikeli olabilir. Yaz mevsiminin bitimine doğru uzun süreden sonra yağan yağmur, buz tutmuş yoldan daha tehlikelidir. Böyle bir durumla karşılaşırsanız hızınızı yarı yarıya hatta daha düşük hızlara çekmeniz gerekir. Bu şekil bir zeminde lastiklerinizin en iyisi olması bile işinize yaramaz günlerce kuru halde kalan yolda toz, mazot, yağ, hidrolik vb. gibi kalıntılar ciddi tehlike oluşturur. Yağmur başladığı an yola deterjan dökülmüş gibi bembeyaz bir hale geldiyse çok dikkatli olmanız gerekir. 2- Rampa Aşağı İnerken Kayma: En tehlikeli kayma şeklidir. İnilen rampanın eğimi, hızınız ve yolun durumu sizi felakete sürükleyebilir. Arabanın kendi ağırlığı kayma olayının şiddetini arttıracak ve lastiklerin bir yerlerden yolu tutmasını engelleyecektir. Rampa aşağı inerken özellikle yolun durumuna bakıp yarı yarıya hızınızı düşürün. Yaz sıcağı sonrası erimiş ve mermer gibi dümdüz hale gelmiş bir asfaltta lastikleriniz hiçbir işe yaramaz ve süratiniz yüksekse, bir yerlere çıkmadan durmanız imkansızdır. 3- Düz Yolda Kayma: Aracınızla sadece gaza basıp 80-90 gibi bir süratle ve gayet normal bir şekilde ilerliyorsunuz o da ne? Araba yavaş yavaş kafasını sola, kıçını sağa vermeye başladı. Sebebi lastiklerden birinin anlık patinaja girmesi ve arabanın dengesini bozmasından kaynaklanır. Doğru hamleler ile aracı tekrar düzenine sokabilirsiniz. Bu tür kaymalar az önce belirttiğim gibi siyah asfaltta meydana gelir sıcak ve dişli asfaltta bu tip kaymayı yaşamazsınız. 4- Kızaklama: Ani bir fren yaptınız ve her zaman yavaşlayan araba hiç tepki göstermiyor mu? Araba aldı başını gidiyor ve öndeki arabaya vurmanız an meselesi ise yapabileceğiz tek şey aracın durması için dua etmek. Bu sebeple trafik ışıklarına gelmeden önce yolu bozar karayolları, tırtıklı bir zemin oluştururlar ki aracınızın lastikleri yeri tutsun ve dursun diye. Kavşaklara yaklaşmadan hızınızı düşürün ve yeşil yanıyor nasıl olsa basayım geçeyim diye düşünürseniz, öndeki araç durur ve gidip arkasından vurursunuz. Öndeki araç her zaman keyfi olarak durmaz, sizin görmediğiniz bir tehlikeyi fark edip frene basmış olabilir yani yağmurlu havalarda takip mesafesini iki katına çıkarıyoruz.. 5- Rampa Yukarı Kayma Yüksek devirde tam gaz verirseniz aracınız patinaja kalkar ve virajın içerindeyseniz araba savrulur. Aracınız önden çekişli ise tek kurtuluşunuz gaz vermektir, arkadan itişli ise hiç bir şeye basmamaktır. Böyle bir durumda aracınızda esp var ise ışığı yanıp söner.. 6- Su Birikintisi Sebebi ile Kayma: Yol düz, lastikler iyi, araba on numara ama yüksek süratle giderken bir su birikintisine girince, lastiklerin asfalt ile olan temasını kesip savrulabilirsiniz. Su birikintilerinin fazla olduğu yollarda süratli bir şekilde gitmeyin. Diyelim ki böyle bir durumla karşılaştınız, ne gaz ne fren, hiçbir şeye dokunmazsanız yüksek ihtimalle kurtulursunuz. Kayma Durumlarında Ne Yapmalıyız? Bunun cevabını vermek inanılmaz zordur ve o anki hız, yol koşulları, lastiklerin durumu, aracınızın teknik özellikleri ve en önemlisi sizin panik olmamanız her şeyi değiştirebilir. Genellikle insanlar refleks ve panik ile frene basarlar eğer güvenli ve yeni model bir aracınız varsa, fren pedalına sonuna kadar basıp abs ile beraber aracın kontrolünü ele alabilirsiniz. Bu yazdığım düz yollarda dikine kayma ile gerçekleşen durumlar içindir. Burada önemli olan nokta şudur; direksiyonu ani olarak çevirmeyin.. Panikle tam tur sağ ve sol yaparsanız aracınız asla toplamaz. Direksiyonu hafif bir şekilde yola doğru çevirmeye çalışın. Aracınızın kontrolünü ele aldığınız an durup kendinize gelin. Tam olarak yan şekilde kayan bir araçta fren pedalı, esp ve abs işe yaramaz. O anda yapılabilecek pek bir şey yoktur. Esp denen sisteme sahip araçlar ise bir tık daha güvenli. Esp viraj içerisinde kayma eğilimi gösteren arabanın gaz ve fren sistemine müdahale ederek aracı dengede tutmaya çalışır. Örneğin, ıslak zeminde önünüze çıkan bir cisim nedeni ile şerit değiştirebilirsiniz esp yardımı ile ve virajda aracınız kaymadı ama kesinlikle kayacak bir süratle girdiyseniz, frene basmadan gazı kökleyin. Aracınız önden çekişli ise kurtulursunuz. Arkadan itişli ise frene ve gaza basmadan virajı çıkmaya çalışın ve ani direksiyon hareketi yapmadan sımsıkı tutun. Aracınızda hangi sistem olursa olsun viraj içerisinde frene basmayın. "Hızlı girdim kesinlikle kayar" diye düşünüp frene basarsanız, kurtulma ihtimalinizi sıfıra indirirsiniz. Sağa doğru hızlı şekilde girdiğiniz virajda, aracınız önden çekişli ise gaza basıp direksiyonu hafif sol yaparak virajdan çıkabilirsiniz. Arka tarafın savurması, lastiklerden gelen daha önceden hiç duymadığınız sesler sizi panikletmesin. Özet Geçmek Gerekirse: - Lastikleriniz yeni, güvenilir bir marka ve uygun iklim koşullarına göre seçilmiş olmalı. - Takip mesafesini iki katına çıkarın. - Farlarınız sürekli olarak açık kalsın. - Yağmurlu havalarda süratinizi olabildiğince düşürün. - Rampa inişlerinde ve virajlarda süratinizi daha çok düşürün. - Virajlara içeriden girmeye çalışın. - Aracınızı devirli sürün ve ani gaz vermekten kaçının. Islak zeminde yapacağınız bir dip gaz ile geldiğiniz yöne dönersiniz. - Lastik havalarının tam değerlerinde olmasına kesinlikle dikkat edin. Yağmurlu havada araç kullanırken dikkat edilmesi gereken diğer unsurlar ise şöyledir; - Silecek lastiklerini kış başlamadan değiştirin ve aracınızın silecek suyu her zaman dolu olsun. - Su birikintilerine hızlı bir şekilde girmeniz, suyun bobine ya da bujilere kadar ulaşmasına sebep olabilir. Bunun sonucunda arabanız tekler ve stop eder. Yağmur altında kimse inip o sistemi kurutmaz ve öylece beklersiniz. Dizel araçlarda böyle bir problem olmaz. Ayrıyeten derin su birikintilerine yüksek süratle girmeniz, davlumbazlardan tutun, kablo tesisatına kadar fiziksel zarar verebilir. - Yağmur yağarken diğer araçların, özellikle ağır vasıta olanların dibine kadar girip takip etmeyin. - Islanan fren sistemi sebebiyle frenler bir anda tutmayabilir. Özellikle derin sulardan geçtikten sonra frene sonuna kadar bassanız bile araba akar gider. Bir süre temkinli gidin.. - Yağmur esnasında camlar buğu tutabilir. Görüşünüzü engelleyecek kadar camlar buğu tuttuysa klimayı soğuk şekilde çalıştırın. Camları aralıklı tutun ya da defrost işlemini başlatın.. - Farları kapatacak kadar olan su birikintisine girerseniz, aracınız ciddi zararlar görebilir. Hava filtresinden su çekerse motor anında stop eder ve tekrar çalıştırmaya kalktığınızda motor fiziksel olarak hasar görür. Normal bir binek araç, en fazla 20 cm su içerisinden geçebilir. Ani olarak böyle bir durumla karşılaşırsanız, hemen aracı stop edip bekleyin.. Siz önleminizi alın, ehliyeti dün alıp sol şeritten selektör yapa yapa gelen tiplere aldırış etmeyin. "Ya bak onun arabası gidiyor bizimki neden gitmesin." gazına gelmeyin. Ehliyeti ve arabayı yeni almış birinin peşinden ölüme gitmeyin... Her ne kadar zaman zaman deli olsam da iyi bilirim ki: "En iyi sürücü, en korkak olanıdır..." Allah kimseye kaza bela vermesin, sevgilerimle..

Ben de "Hamza'nın bir sonraki açacağı anket hangisi?" diye anket açacağım.

Merhaba arkadaşlar. Ankara'dan bi kaç yerden sordum. Paslı filan çıkma volantlara 2 Bin TL dediler. Bi de önemli bir parça olduğu için danıştığım herkes sıfır almamı tavsiye etti. Ben de Kayseri'den buldum ve aldım. Şu an kargoda. 3500 TL. Geçen sene 2300 TL imiş. Parça fiyatları acayip arttı. İnşallah bu hafta içi arabaya takılacak. İnşallah başka sorun çıkmaz.

vesile ile soğutma sisteminde temizlik vs denendiği günlerde su seviyesine her gün bakın, 2-3 gün /hafta sonra bir yerler patlayabilir, bu temizlikten değil, zayıf yerin açılma ihtimali ile oluşur

vesile ile yetkili serviste motor yağı katkısının plasebo etkisi testini yapmıştım, kötü tarafı şu, sonrasında ikna edemedik, illa ilave para ödemek iiçin ısrar etmişti etiketi çıkartılmış ufak cam suyu şişesine normal motor yağı koyup, çok özel ürün ama 150 dolardan satışa çıkacak, lansmanda 100 dolar demiştik, etkisi olmaz ise para almıyoruz diye.... tüketim bir düştü, sabah yarım marş çalışıyor, 2 ile çıktığım yokuşu 3ile çıkıyorum harika diye geri dönüş aldık. Bölge müdürü zor ikna etti, parayı almamak için ben de 20 dolar kazandım iddiaya girmiştik kıskanma lem

Pompalofobia - Gidik yakıt pompası korkusu işte budur ya

Benzin 6-7 TL iken 50 kuruş zam geliyordu, şimdi 30 TL 2-3 TL geliyor, matematiksel olarak bir fark yok. Zamları niye yüzde olarak değil kuruş olarak açıklıyorlar, esas burası garip. Eskiden göze az görünsün diyeydi galiba.

Cönlö dönömök ... Adam daha yeni takmış, az sabret iki kullansın hele. Senden aporlo esirgeyen mi var, patlatırsın gene. İki kullansın adam.

Kesinlikle. Vw kullanıcı zekasını da düşünüp kadranı gün ışığına göre yapmış. Hava kararınca gösterge zindan oluyor.

Far sensörü standart olmalı. Kapatılamamalı.

Bende birkaç yıldır var gündüz farı, onun ışığı ile kısa farları karıştıran araç kullanmasın zaten, bırakın ne hali varsa görsün.

gündüz ledleri, iç mekanda aydınlatmalı gösterge sonrası çoğaldılar, artık uyarmıyorum, çok uyardım faydasını görmedim.

2018 de aldığım 2016 model Opel İnsignia OPC aracımı bugün itibarı ile satmış durumdayım... Bir daha bu dolulukta bir araba alabileceğimi pek zannetmiyorum... Hayırlı olur inşallah... Şimdi kaldık gene hanımın arabaya...

marka listesinde eksik var @Hasan Karabekiroglu 😁 O tek başına markadır

Sana cama polisaj+yağmur kaydırıcı yazıyorum

Hmmm. Düşünceler düşünceler.... Oradan 3 gelse, nafakaya 5 gitse

Zam, 5-10 kuruş olurdu 50-60 kuruşa çıktı 200-300 kuruş oluyor şimdi. Vatandaş memnun oldukça daha çok memnun ediyorlar.. Memnuniyete devam.

Yoksa pompa gider. Demedi demeyin

Geçen gün belediye yolu kapatmış, mecburen terse girdim, karşıdaki korna el kol yapınca belediye yolu kapatmış ondan mecburen girdim dedim, doğru konuş diyor bana, bir şeyler daha söyledim yine papağan gibi aynı şeyleri tekrarlayınca bastım gittim. Bazılarının kafatasının içindeki organ gelişimini tamamlayamamış, belli bi medeniyet düzeyindeki iletişimi algılayamıyorlar.

Yok artık, öyle araba mı olur? Nereden kısacaklarını şaşırdılar.

Bence normali bu, sizinki küçük.

Büyük araçlar yanımızdan geçerken (karşıdan gelen) üzerimize sıçrattığı suya karşı hazırlıklı olmalı. Panik yapmadan silecekleri hızlı kademede kullanarak manevra yapmadan yolumuza devam etmeliyiz.

45 hava basıp z rot kırmadan tasarruf mu yapılır?

Tek çözüm; yavaş git.. klima deftost bilmemneni de aç

Güç yüzüğü ve elf peksimeti desem?

Yeni aracim hayirli ve ugurlu olsun o zamansa... https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-mazda-sahibinden-degisensiz-servis-bakimli-mx-5-roadster-2.0-160hp-1019438731/detay

Yok abi, bu sağda ve solda. Her iki tarafı da değiştim ama prosedür aynı olduğu için tek tarafı koydum

yahu 3 e 5e bakılmaz, vesile ile makbule geçmiştir belki

Kapı fitilleri içinden şeffaf akvaryum hortumu geçirmek de işe yarıyor.

Ben olsam almazdım. Mobil Super 3000 devam

Geçmiş olsun, 3 ayda bir tam kan taraması yaptırmak lazım, ne eksikse çıkıyor, aile hekimime hep kontrol ettiririm mesela....

Olabilir, dalgınlık, yorgunluk, malum ülkemizdeki geçim derdi... Kısacası insanlık hali unutulabilir... Uyarmaktan vazgeçmemek lazım... Ben genellikle yanına yaklaşıp korna çalıyorum, camı açmalarını istiyorum... Jest ve mimikler çok önemli... Ortalık zaten sorunlu insanlarla dolu, birazda dikkatli olmak lazım...

Hayırlı olsun Erkut Bey. Daha iyileri nasip olsun inşallah...

Sormadan, etmeden "sana araba aldım" demişliği vardır Çağlar abinin...

Bu sorun donanımsal maalesef. Ekrandan açıkça gözüküyor ki, GPU'nun kendisi crash oluyor. Umarım cihazın garantisi vardır.

Tünel çıkışlarına çok dikkat etmek lazım. Bana sağlam bir tecrübeye neden oldu.

demek benim hiç ağzımı açmamam lazım. Araba yeni olunca yakıt tasarrufu yapılamıyor mu?

city? civic? başlangıç modeli?

Takılır ve sorunsuz şekilde binilir. Ne kadar erken montaj o kadar tasarruf. Honda’ya LPG’siz her kilometre haram.